"Don't look up"… Yani "Yukarı bakma"… Çok etkileyici bir film.
Leonardo DiCaprio'nun başrolünü oynadığı filmde, insanoğlunun geldiği son nokta dahiyane bir senaryoyla gözler önüne seriliyor. Dünyaya kuyruklu yıldız düşmek üzere… Akademisyen DiCaprio ekranlardan bunu haykırıyor, "Dünyanın sonu geldi" diyor. Kimsenin umurunda değil.
Herkes selfie peşinde. ABD Başkanı bile düşecek kuyruklu yıldızı "Yukarı bakma" sloganıyla seçim kampanyasına dönüştürüyor, "Her şey güzel olacak" diyor. Filmin sonunda dünyaya 1 milyar atom bombası gücünde düşen kuyruklu yıldız, gerçeklikten kopan insanoğlunu ve yaşamı silip atıyor.
Gerçeklikten kopma anlamında bugün de Türkiye'de yığınların olduğunu görmekte zorlanmıyoruz.
Virüslerle dizyan edilen, akla hiç gelmeyecek Ukrayna - Rusya savaşı ile üzerine yağ sürülen Yeni Dünya Düzeni, bir kuyruklu yıldız gibi hemen üzerimizde ve geliyor. Dijital Çağ'a geçiş operasyonunda önce pandemi ile ekonomileri allak bullak ettiler. Ardından Rusya'yı gazlayıp savaşa sokarak dünyada dolar ve petrol fiyatlarına tavan yaptırdılar. Böylece enerji krizi patlatıldı, tüm ülkelerde enflasyonla birlikte ekonomik çöküşler hız kazandı.
Çöküş olmadan Yeni Dünya Düzeni asla kurulamaz. Unutmayın geçmişte VHS kaset dükkanları vardı, kuyruğa girerdik oralarda VHS film kiralamak için. Bir günde tarih oldular. Kodak diye bir film şirketi var. Fotoğraflar karta basılıyordu. 170 bin kişi çalışıyordu Kodak'ta. Dijital kameralar çıkınca iflas etti, bir günde kapanıverdi. Yakın bir zamanda bir günde petrolün de tarihe karıştığını göreceğiz. Bir günde elektrikli otomobillere dönüşen bir dünyaya tanıklık edeceğiz. Ortadoğu'nun, çölden petrol çıkaranların zavallıya döneceği günler çok yakın. Savaşların seyri de hızla değişecek. Dünya gıda savaşları için burnundan soluyan ülkelerle tanışacak. Gıda yeryüzünde 1 numaralı gündem maddesi olacak. ABD tarımı Brezilya'dan toprak kiralayarak yapıyor.
Çin, Rusya dahil birçok ülkede, İsrail ve Türkiye Afrika'da toprak kiralayarak tarım çalışmaları yapıyor.
The Economist 2019'da "Yeni nesil tarımın merkezi Afrika olacak. Geniş araziler verimli topraklar teknolojiyle birleşince, Afrika kıtası milyarlarca insanın tüm ihtiyacını karşılayabilir" diye yazdı. Evet bugün petrol denince nasıl gözler Ortadoğu'ya dikiliyorsa….
Petrol çöp olup tarihe karışınca gözler gıda için Afrika'ya çevrilecek. Afrika tüm dünyanın yakınlaşmak için birbirini ezdiği kıta olacak.
The Economist 2020'ye gelince… "Fransa'nın güç kaybettiği Afrika'nın yeni aslanı kim olacak. Afrika'da önemli bir güç olan ülke, gelecekte öne çıkacak" sorusunu yöneltti.
The Economist 2021'de "Afrika'da büyük güç olmak için ABD, Fransa, Türkiye, İngiltere ve Rusya öne çıkıyor" manşetini attı.
The Economist'in son sayısı ise tüm dünyaya duyuru yaptı. Nasıl mı? İşte şöyle; "Türkiye, Afrika'da çok önemli bir güç haline geliyor.
Türkiye'nin Afrika'daki büyükelçilik sayısı 43'e yükseldi. Türkiye; Libya, Nijerya, Senegal ve Togo gibi birçok Afrika ülkesiyle askeri alanda iş birliği anlaşmaları imzaladı. Türk SİHA'ları Etiyopya, Libya, Fas ve Tunus gibi ülkelerde görüldü, Nijerya ile Ruanda gibi ülkeler de bu silahları almak istiyor. Türkiye'de Afrika ülkelerine ait büyükelçilik sayısı 37'ye yükseldi.
14 binden fazla Afrikalı öğrenci Türkiye'de eğitim alırken, birçoğu gelecekte siyasette rol model olabilir.
Türkiye birçok Afrika ülkesine pandemi döneminde destek verdi. Türkiye Afrika'da çok önemli bir güç haline geliyor." Bizim muhalefet "Elektriğimiz kesik" şeklinde yalan haberlerle, algı ve reklam operasyonlarıyla Türkiye'yi meşgul etmeye, gerçeklikten koparmaya çalışırken, dünyada bambaşka şeyler oluyor. Olmaya da devam edecek. Hem de çok hızlı bir şekilde. Şükürler olsun Ankara'nın gözü dışarıda. Dünyaya kör değil!