ANKARA'DA "Türkiye- Rusya İlişkileri" konulu bir forum düzenleniyor. O forumda Rus General Vladimirov konuşuyor...
Ama nasıl konuşuyor? Müthiş...
General diyor ki; "Rusya ve Türkiye'nin Cumhurbaşkanları, strateji açısından yeni bir dünya mimarisinin inşasına temel attı.
Yeni Dünya Düzenini beraber inşa ediyorlar." Bunu söyleyen Papua Yeni Gineli bir General olsa tamam...
Hep beraber gülelim... Ancak söz tüm dünyanın en güçlü üç devletten biri olarak kabul ettiği Rusya'nın bir Generalinden geliyorsa orada durmak lazım... Milyon defa düşünmek, geldiğimiz noktayı anlamak lazım.
Evet kaç senedir burada hep yazıyor, ekranlarda da anlatıyoruz. Türkiye dünyanın merkezi oluyor diye... Artık kilit ülkeyiz, herkes bizi yanına almak zorunda diye... Türkiye'yi böylesine stratejik noktaya tesadüfler getirmedi...
Evet stratejik olarak muazzam bir öneme sahip topraklarda yaşıyoruz. Ancak bundan 15 yıl öncesine kadar da durum aynıydı. Bu topraklar içinde bulunduğu konumu nedeniyle son derece önemliydi... Fakat işin bir de "Ama"sı vardı. Zira 15 yıl öncesine kadar bizi ciddiye alan yoktu. Çünkü zayıftık, sahipleriimiz ve iplerimiz dışarıdaydı.
"Türkiye ile Yeni Dünya Düzeni kuruyoruz" diyecek ne bir Rus, ne de başka bir ülke siyasetçisi vardı. O dönemde böyle biri çıksa, iki laf etse adama kahkahalarla gülerlerdi. Çünkü o dönemdeki siyasilerimizin "Amerika ne der" korkusu, birbirinin kıyafeti, bıyığı ile uğraşma, fişleme, boğazlama tutkusu, pencereden dışarıya bakacak mecal bırakmıyordu. 15 yıl öncesine kadar masalara garson bile yapılmayan Türkiye bugün Yeni Dünya Düzeni için kapalı kapılar ardında kurulan masalarda oturuyor. Hatta masaları deviriyor.
Bütün bunlar Başkan Erdoğan'ın her türlü saldırıya rağmen korkusuzca, kefen giyerek ortaya koyduğu başkaldırı ve stratejilerdir. Zaman zaman bedel de ödedik... Ancak Erdoğan kararlı stratejilerden taviz vermedi. Millet olarak kenetlendik... İş öyle hale geldi ki, televizyonlara çıkıp "Türk- Amerikan ilişkilerindeki gerginlik" konusunda "Karşımızda ÖNCE TÜRKİYE diyen bir Erdoğan" var diye hayıflanan CIA Başkanları ile tanıştık. Adamlar üzülmekte, sıkıntı yaşamakta haklıydı. 100 yıldır bu topraklarda "Sonra Türkiye" diyenlerle istedikleri gibi at koşturmuşlardı. Son 15 yıllık strateji bizi Rus Generalin de söylediği gibi Yeni Dünya Düzeni'nde söz sahibi yaptı. Çünkü artık Yeni Türkiye Düzeni vardı. Bizim muhalefetin göremediği, anlayamadığı en önemli nokta buydu. Ne bir stratejileri vardı, ne de yerli projeleri. O yüzden eski düzeni arayanların dışarıdan ellerine tutuşturdukları projelerle yürüdüler.
Hatta yerel seçimlerde bile Kandil'le ittifak yaptıracak hale getirdiler. Yani yerel seçimde bile kendine ait stratejisi olmayan zavallı bir muhalefetle karşı karşıyayız. Bakın Başkan Edoğan, en az yüzde 54 oyla Beyoğlu'nda kazanması kesin olan mevcut belediye başkanı Ahmet Misbah Demircan'ı alıyor CHP'nin kazandığı Sarıyer'e aday yapmaya hazırlanıyor. Bu bir stratejidir. Kendine güvendir. Ahmet Misbah, Beyoğlu gibi her kesimden insanımızın yaşadığı bir semtte herkesi kucaklamayı başarabilmiş bir isimdir.
Kazanacağı garanti olan yerden alıp riskli gibi görünen bir yere aday yapmayı planlamak da müthiş bir stratejinin, kazanma arzusunun en güzel örneğidir.
Ülkeyi yönetmek, siyaset yapmak risk almak demektir. Strateji risk almanın ta kendisidir. 6 oktan ikisinde "Devletçilik ve Milliyetçilik" diyen bir partinin, bu devleti parçalamak isteyenlerle ittifak toplantıları yapması ise olsa olsa ancak bir dış projedir. O yüzden bu ülkede asla iktidara gelemezler... Çünkü bu Millet, "Yeni dünya düzenini kuranlar arasında Ankara da var" diyen yabancı Generalleri ve Yeni Türkiye Düzeni'ni görmek istiyor. Çünkü bu Millet artık kendini dinliyor... Bir de TRT İstanbul Radyosu'nun santralinde çalan "Diriliş Ertuğrul" müziğini Muharrem Bey!..
Ama nasıl konuşuyor? Müthiş...
General diyor ki; "Rusya ve Türkiye'nin Cumhurbaşkanları, strateji açısından yeni bir dünya mimarisinin inşasına temel attı.
Yeni Dünya Düzenini beraber inşa ediyorlar." Bunu söyleyen Papua Yeni Gineli bir General olsa tamam...
Hep beraber gülelim... Ancak söz tüm dünyanın en güçlü üç devletten biri olarak kabul ettiği Rusya'nın bir Generalinden geliyorsa orada durmak lazım... Milyon defa düşünmek, geldiğimiz noktayı anlamak lazım.
Evet kaç senedir burada hep yazıyor, ekranlarda da anlatıyoruz. Türkiye dünyanın merkezi oluyor diye... Artık kilit ülkeyiz, herkes bizi yanına almak zorunda diye... Türkiye'yi böylesine stratejik noktaya tesadüfler getirmedi...
Evet stratejik olarak muazzam bir öneme sahip topraklarda yaşıyoruz. Ancak bundan 15 yıl öncesine kadar da durum aynıydı. Bu topraklar içinde bulunduğu konumu nedeniyle son derece önemliydi... Fakat işin bir de "Ama"sı vardı. Zira 15 yıl öncesine kadar bizi ciddiye alan yoktu. Çünkü zayıftık, sahipleriimiz ve iplerimiz dışarıdaydı.
"Türkiye ile Yeni Dünya Düzeni kuruyoruz" diyecek ne bir Rus, ne de başka bir ülke siyasetçisi vardı. O dönemde böyle biri çıksa, iki laf etse adama kahkahalarla gülerlerdi. Çünkü o dönemdeki siyasilerimizin "Amerika ne der" korkusu, birbirinin kıyafeti, bıyığı ile uğraşma, fişleme, boğazlama tutkusu, pencereden dışarıya bakacak mecal bırakmıyordu. 15 yıl öncesine kadar masalara garson bile yapılmayan Türkiye bugün Yeni Dünya Düzeni için kapalı kapılar ardında kurulan masalarda oturuyor. Hatta masaları deviriyor.
Bütün bunlar Başkan Erdoğan'ın her türlü saldırıya rağmen korkusuzca, kefen giyerek ortaya koyduğu başkaldırı ve stratejilerdir. Zaman zaman bedel de ödedik... Ancak Erdoğan kararlı stratejilerden taviz vermedi. Millet olarak kenetlendik... İş öyle hale geldi ki, televizyonlara çıkıp "Türk- Amerikan ilişkilerindeki gerginlik" konusunda "Karşımızda ÖNCE TÜRKİYE diyen bir Erdoğan" var diye hayıflanan CIA Başkanları ile tanıştık. Adamlar üzülmekte, sıkıntı yaşamakta haklıydı. 100 yıldır bu topraklarda "Sonra Türkiye" diyenlerle istedikleri gibi at koşturmuşlardı. Son 15 yıllık strateji bizi Rus Generalin de söylediği gibi Yeni Dünya Düzeni'nde söz sahibi yaptı. Çünkü artık Yeni Türkiye Düzeni vardı. Bizim muhalefetin göremediği, anlayamadığı en önemli nokta buydu. Ne bir stratejileri vardı, ne de yerli projeleri. O yüzden eski düzeni arayanların dışarıdan ellerine tutuşturdukları projelerle yürüdüler.
Hatta yerel seçimlerde bile Kandil'le ittifak yaptıracak hale getirdiler. Yani yerel seçimde bile kendine ait stratejisi olmayan zavallı bir muhalefetle karşı karşıyayız. Bakın Başkan Edoğan, en az yüzde 54 oyla Beyoğlu'nda kazanması kesin olan mevcut belediye başkanı Ahmet Misbah Demircan'ı alıyor CHP'nin kazandığı Sarıyer'e aday yapmaya hazırlanıyor. Bu bir stratejidir. Kendine güvendir. Ahmet Misbah, Beyoğlu gibi her kesimden insanımızın yaşadığı bir semtte herkesi kucaklamayı başarabilmiş bir isimdir.
Kazanacağı garanti olan yerden alıp riskli gibi görünen bir yere aday yapmayı planlamak da müthiş bir stratejinin, kazanma arzusunun en güzel örneğidir.
Ülkeyi yönetmek, siyaset yapmak risk almak demektir. Strateji risk almanın ta kendisidir. 6 oktan ikisinde "Devletçilik ve Milliyetçilik" diyen bir partinin, bu devleti parçalamak isteyenlerle ittifak toplantıları yapması ise olsa olsa ancak bir dış projedir. O yüzden bu ülkede asla iktidara gelemezler... Çünkü bu Millet, "Yeni dünya düzenini kuranlar arasında Ankara da var" diyen yabancı Generalleri ve Yeni Türkiye Düzeni'ni görmek istiyor. Çünkü bu Millet artık kendini dinliyor... Bir de TRT İstanbul Radyosu'nun santralinde çalan "Diriliş Ertuğrul" müziğini Muharrem Bey!..
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Sonraki Haber
Daha Fazla Gör
- Son dakika video izle
- Son dakika haberleri
- A Haber analiz
- Gündem haberleri
- Ekonomi haberleri
- Otomobil haberleri
- Namaz vakitleri
- Hava durumu
- İstanbul Yol durumu
- Atv canlı yayın izle
- Spor haberleri
- Foto galeri
- Son dakika emekli haberleri
- Teknoloji haberleri
- A Haber programlar
- Sabah – Takvim yazarları oku
- Kuruluş Osman izle
- Gazete manşetleri
- Instagram dondurma
- Japonların zayıfla sırrı ortaya çıktı: Kilo vermek için her sabah 1 tane yetiyor
- Musluk suyu sağlığı tehdit ediyor mu? Bilim insanlarından önemli açıklamalar
- Metabolizmayı canlandıran kış diyeti: Soğuk havalarda fit kalmanın sırları
- Yapılan bu hata çayın lezzetini kaçırıyor: Tavşan kanı çay demlemenin altın sırları
- 2024 Efsane Cuma indirimleri başladı! Kampanyalar kaç gün sürecek: Şahane Cuma ne zaman bitiyor?
- 2025 Hac ek kayıt süreci sona eriyor! Başvuru nasıl yapılır, ücretler ne kadar?
- Hangi burçlar doğuştan lider? Bu 3 burçta liderlik ve zeka adeta genetik
- Beşiktaş - Maccabi Tel Aviv maçı nerede izlenir? TRT Spor frekans uydu ayarı nasıl yapılır?
- 29 Kasım 2024 Cuma Hutbesi | Maddi ve Manevi Tüketiş: Kumar
- O illere gidecek vatandaşlara acil kodlu uyarı
- MSB 1000 personel alımı KONTENJAN DAĞILIMI | Milli Savunma Bakanlığı memur alımı yapılacak branşlar ve kontenjanlar neler?
- AZ Alkmaar-GS maçı ne zaman, saat kaçta? Galatasaray UEFA Avrupa Ligi maçı hangi kanalda?