Genç akademisyen Aziz Sancar’la mesaisini anlattı: Haftanın 7 günü çalışıyor
Nobel Ödüllü Bilim İnsanı Prof. Dr. Aziz Sancar'ın ABD'deki laboratuvarında çalışmaya hak kazanan Dr. Yasemin Kübra Akyel, DNA Onarımı ve Sirkadiyen Ritim alanlarında çalışmalar yürütecek. Akyel, "Burada çalışmanın çok kıymetli olduğunun farkındayım ve laboratuvarda her günümü en verimli şekilde geçirmeye çalışıyorum. Aziz Hoca haftanın 7 günü çalışıyor, henüz laboratuvarda olmadığı bir gün veya saate denk gelmedim. Bu anlamda kendisi bizim için çok iyi bir örnek ve motivasyon kaynağı oluyor." dedi.
İstanbul Medipol Üniversitesi'nde Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalında Doktor Öğretim Üyesi olarak çalışan 30 yaşındaki Dr. Yasemin Kübra Akyel, TÜBİTAK tarafından 2022 yılında verilen Aziz Sancar Doktora Sonrası Araştırma Bursu'nu kazandı. Daha sonra Aziz Hoca ile görüştüklerini ve kendisinin de onay vermesi ile Sancar Laboratuvarı'na doktora sonrası araştırmaları için kabul edildi.
"AZİZ HOCANIN ÇALIŞMALARINI YAKINDAN TAKİP EDİYORDUM"
Sabah'ın haberine göre, Kendisini bu noktaya getiren süreci ve Aziz Sancar'la yürüttükleri çalışmaları anlatan Akyel, "Türkiye'deyken sirkadiyen ritim (vücudun biyolojik saati) ile kanser alanlarında çalışmalar yapıyordum ve Aziz Hoca'nın çalışmalarını yakından takip ediyordum. Doktora eğitimimi aldığım İstanbul Üniversitesindeki danışmanım Prof. Dr. Alper Okyar ve çalışma grubumuz ile sirkadiyen ritim ve ilaç farmakokinetiği alanlarında başarılı çalışmalar yaptık. Doktora tez çalışmam bir antikanserajan olan kapesitabinin farmakokinetiğindeki ilaç uygulama zamanına bağlı değişiklikler üzerineydi. Kanser tedavisinde klinik uygulamalarda fayda sağlayabilecek birçok veri elde ettik." dedi.
Dr. Yasemin Kübra Akyel, "Ayrıca doktora eğitimim sırasında Koç Üniversitesinde Prof. Dr. Halil Kavaklı'nın danışmanlığında sirkadiyen saat laboratuvarında araştırmacı olarak çalıştım. Burada sirkadiyen saati modüle eden ve kanser tedavisinde kullanılma potansiyeli olan moleküller ile çeşitli ilaç geliştirme çalışmalarında yer aldım. Bu çalışmalardan birinde M47 isimli bir molekülün tümörlü farelerde sağkalımı artırdığını gösterdik ve çalışmamız etki değeri yüksek bir dergi olan Nature Communications'ta yayınlandı. Bahsettiğim araştırma gruplarıyla çalışmış olmak bana büyük bir tecrübe ve bilgi birikimi kazandırdı. Türkiye'de yaptığım bu araştırmaların şu anda bulunduğum noktaya gelmeme önemli ölçüde katkı sağladığını düşünüyorum" diye konuştu.
İŞTE SANCAR LABORATUVARINDA YÜRÜTÜLEN ÇALIŞMANIN DETAYLARI
Şu anda çalıştığı Sancar Laboratuvarı'nda DNA onarımı ve sirkadiyen ritim alanlarında çalışmalar yürütüldüğünü dile getiren Akyel, "Aziz Hoca ve çalışma grubu tarafından sirkadiyen saatin nükleotid eksizyon onarımını düzenlediği ve gün içi zamana bağlı olarak DNA hasarının onarımının değişiklik gösterdiği keşfedilmişti. Ben de şu anda klinik uygulamalarda yarar sağlayabilecek tedavi rejimleri geliştirmek amacıyla antikanser ilaçlarla ilgili olarak sirkadiyen saat ve DNA onarımı bağlantısı üzerinde çalışıyorum. Birçok antikanser ilaç, tolere edilebilirliği kısıtlayan yan etkilere sahip. Bu nedenle sirkadiyen ritimler göz önüne alınarak optimum zamanda uygulama yapmak, tedavide en iyi yanıtı almak açısından önem taşıyor. Bu yaklaşım kanserde kronoterapi olarak adlandırılıyor. Bahsettiğim çalışmalar ile klinikte hastalara fayda sağlayabilecek veriler elde etmek istiyorum" ifadelerini kullandı.
"BİRÇOK TÜRK GENCİ GİBİ AZİZ HOCA'YI ROL MODEL ALIYORUM"
Birçok Türk genci gibi Aziz Hoca'yı rol model olarak gördüğünü söyleyen Akyel, "Hem bilimsel anlamda başarılarına hem de kişilik özelliklerine büyük bir hayranlık duyuyorum. Aziz Hoca'yı örnek alan gençler olarak her zaman çok çalışmamız lazım. Etki değeri yüksek çalışmalar yapıp başarılı olmak ancak düzenli ve yoğun çalışmalarla mümkün oluyor. Bizim alanımızdaki deneysel çalışmalarda zaman zaman başarısız sonuçlar da alınabiliyor. Bıkmadan, usanmadan tekrarlı ve devamlı bir şekilde çalışmaya devam etmemiz gerekiyor" şeklinde konuştu.
"AZİZ HOCANIN LABORATUVARDA OLMADIĞI BİR GÜN VE SAAT YOK"
Aziz Hoca ile çalışmanın büyük bir onur ve mutluluk olduğunu dile getiren Akyel, şunları söyledi: "Bunun dışında büyük bir sorumluluk duygusuna da sahibim. Burada çalışmanın çok kıymetli olduğunun farkındayım ve laboratuvarda her günümü en verimli şekilde geçirmeye çalışıyorum. Aziz Hoca haftanın 7 günü çalışıyor, henüz laboratuvarda olmadığı bir gün veya saate denk gelmedim. Bu anlamda kendisi bizim için çok iyi bir örnek ve motivasyon kaynağı oluyor. Bizden çalışma sonuçlarımızla alakalı sık sık rapor istiyor. Sonuçlarımızı tartışıp, bir sonraki çalışmaları planlıyoruz. Burada çok iyi işleyen bir düzen var. Laboratuvarda uzun saatler geçiriyoruz ama bunun karşılığının bilimsel anlamda alındığını görebiliyorum."
"TÜRKİYE'YE DÖNDÜĞÜMDE BAŞARILI ÖĞRENCİLER YETİŞTİRMEK İSTİYORUM"
Prof. Dr. Aziz Sancar'ın araştırma grubunun bir parçası olarak tecrübelerinden yararlanın kendisine büyük bir araştırma vizyonu kazandıracağına emin olduğunu ifade eden Akyel, şöyle devam etti: "Burada kazandığım donanım sayesinde yeni projeler üreterek başarılı çalışmalara imza atmayı, ülkeme faydalı olmayı arzu ediyorum. Antikanser ilaçlarla tedavide yan etkileri azaltarak tedaviden optimum faydayı almayı hedefleyen kronoterapi yaklaşımları üzerinde çalışmaya devam etmek istiyorum. Buradaki araştırmalarım sonrasında Türkiye'ye geri döndüğümde ise öğrendiklerimi paylaşmayı ve başarılı öğrenciler yetiştirmeyi istiyorum."