Antalya’daki büyük yangında feryatları hafızalara kazınmıştı! Yeni evlerine kavuştular
Antalya’da 28 Temmuz 2021'de başlayan yangın 10'uncu gününde kontrol altına alınarak söndürülmüştü. Cumhuriyet tarihinin en büyük orman yangınında en çok zarar gören Kalemler Mahallesinde yanan evinin önünde “Böyle acı mı olur Allah'ım? Hiçbir şeyimiz kalmadı” diyerek feryat ettiği anları hafızalara kazınan Gülsüm Uysal, yapılan yeni evine taşındı.Aynı yangında evi kule dönen ve "Her gün sabah geliyorum evime ağlıyorum. Yok bir çare. Anne babamın, çocuklarımın hatırası bitti. İğnem bile çıkmadı" diyerek gündeme gelen Havva Güner ise yeniden yapılan 2 katlı evine kavuştu.
Yangından en çok etkilenen yerlerden Manavgat'ın Kalemler Mahallesi'nde, onlarca ev zarar gördü.
Mahallede Uysal ailesinin yaşadığı ev de yandı. Gülsüm Uysal, evinin önünde ağlayarak, "Böyle iş mi olur Allah'ım? Böyle acı mı olur Allah'ım? Daha yanıyor, kalmamış bir şey. Ne yapacağız? Hiçbir şeyimiz kalmadı. Nerede kalacağız? Dayanılır mı buna? Yavrumun çeyizleri, ciğerlerimin çeyizleri yandı" diyerek feryat etti.
Bursa Büyükşehir Belediyesi ve hayırseverler Uysal ailesi için harekete geçti. Gülsüm Uysal'ın evlilik hazırlığı yapan kızı Gamze için hazırladığı, yangında yanan çeyizi yenilenip, tamamlandı. Uysal ailesi de bu süre zarfında başka bir yerde hayatlarına devam etti.
Aile, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nca yapılan yeni evlerine yakın zamanda taşınıp, eşyalarını tamamlamaya başladı. Yeni evleriyle yeni hayatlarına başlayan aile, yaşadıkları korku dolu anları unutmaya çalışıyor.
"EVİMİ BIRAKIP GİDEMEDİM"
O gün yaşadıklarını unutamadığını söyleyen Gülsüm Uysal, "Yukarıda yangının çıktığını gördüm. Bir anda alevler, duman bastı. O günü unutmak mümkün değil, her an yaşıyoruz. Bugünümüze şükürler olsun. Her şeyimizi bıraktık, sadece üstümüzdeki kıyafetle çıktık. 15-20 dakika içerisinde bir anda köy alevlerin arasında kaldı. Dumandan gözlerimiz görmüyordu. Evimi bırakıp gidemedim. Eşim rahatsızlandı ve hastaneye götürdüler. Ben gitmedim, evimi bırakıp gidemedim" dedi.
"ÇOCUKLARIMIN BİR FOTOĞRAFI BİLE KALMADI"
Alevlerin arasında kalınca büyük korku yaşadıklarını belirten Uysal, "O sırada telefonla eşim bana durumun nasıl olduğunu sordu. Ona 'Yetiş hiçbir şeyimiz kalmadı' derken görüntüler çekilmiş. Çok şükür, bir senenin içerisinde evimiz yapıldı. Evimize girdik. Belediye başkanlarımızdan ve yardımseverlerimizden Allah razı olsun. Eşyalarımızı aldık, yuvamıza girdik. Ama o anlar mümkün değil, unutulmaz. Çocuklarımın bir fotoğrafı bile kalmadı" diye konuştu.
Yangında en fazla zarar gören mahallelerden bir tanesi de Aşağı Işıklar Mahallesi oldu. Yangında çok sayıda ev zarar görürken birçok hayvan da telef oldu.
Mahallede yaşayan Havva-Naci Güner çiftinin evleri de alevlere teslim oldu. Yaşlı çiftin 40 yıllık emekleri kısa sürede küle döndü. Güner çiftinin, yangından sadece küçükbaş hayvanları ve bir otomobili kurtarılabilmişti. Yangının soğutulmasının ardından mahalleye gelen Güner çifti, gördüğü manzara karşısında büyük üzüntü yaşamıştı. Sapasağlam bıraktıkları evlerini yanmış şekilde gören 71 yaşındaki Havva Güner gözyaşlarını tutamamıştı.
"İĞNEM BİLE ÇIKMADI"
Güner, "Yangından sonra belim ağrımaya başladı. Yangının ikinci günü alevler buraya yaklaşmaya başladı. Küçükbaş hayvanlarımızı kurtardık. Geri geldik eşimle, evimiz yanmış kara dumanın içinde. Her gün sabah geliyorum evime, ağlıyorum. Yok bir çare. Çeyizim, her şeyim çifter çifterdi. Beyaz eşyam, her şeyim yandı. Anne babamın, çocuklarımın hatırası bitti. İğnem bile çıkmadı" şeklinde konuşmuştu.
"SONRA BİR GELDİK, EVİN İÇERİSİ YANIYOR"
Yaşananların ardından harekete geçen TOKİ ekipleri, aileye aynı mahalle içerisinde 2 katlı 3 artı 1 bir ev yaptı. Aile, evine geçen kasım ayında kavuştu.
Evine kavuşan ve mutlu olduğu gözlenen Havva Güner, "Yangın anında bize çıkmamız söylendi. Biz de hayvanlarımızı traktöre atarak kurtardık. Sonra bir daha evimize geri dönemedik. Ben de nefes almakta zorlanıyordum. Sonra bir geldik evin içerisi yanıyor. Benim her şeyim çifter çifter bulunuyordu. Ben bir daha onları toplayamam. Bu yaştan sonra çalışamam, 73 yıllık birikimim gitti. En çok evime üzüldüm" sözlerine yer verdi.
"ALLAH DEVLETİMİZDEN MİLLETİMİZDEN RAZI OLSUN"
Hayatında daha önce böyle bir afet yaşamadığını belirten Güner, "Benim annem babam, 'Yangın ve su ne varsa alır' derdi. Biz bunu yaşadık. Şükür yeni evimize kavuştuk. Başka eve oturmak zor, oturduğumuz yerden çıkardılar. Bana bu ev yeter, Allah'ıma şükürler olsun. Ne yapayım eskisini bulamayacağım. Torunlarım ve eşim ile yaşıyorum. Allah devletimizden milletimizden razı olsun" açıklamasında bulundu.