2021 rakamlarına göre 8 milyon dosya adli yargıda
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Selçuk Üniversitesi’nin akademik yıl açılış törenine katıldı. Türkiye’de 8 milyon civarında dosyanın adli yargıda olduğuna dikkat çeken Bozdağ açıklamalarda bulundu.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "2021 rakamı üzerinden gidersek yaklaşık 8 milyon dosya adli yargıda görülmektedir, görülmüştür. Bunların önemli bir kısmı da karara çıkmış. Bir ülkede 23 bin civarında hakim ve savcı, yaklaşık 7 bin civarında mahkeme olur ve 8 milyon civarında da dosya görülür, bu dosyaların içerisinden 10 tane veya 5 tane dosya üzerinden Türkiye'de tartışma yürür, yargı bol dosyaya dönük eleştiriler üzerinden haksız bir şekilde değerlendirilse bu değerlendirme adil olur mu?" dedi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Selçuk Üniversitesi'nin akademik yıl açılış törenine katıldı. Türkiye'de 8 milyon civarında dosyanın adli yargıda olduğuna dikkat çeken Bozdağ, "Türkiye'deki yargıya dönük eleştirilere baktığınızda hemen hemen tamamı şu çerçeveye oturuyor; "Benim istediğim kararı verirse Ankara'da hakimler var, benim istemediğim kararı verirse sarayın hakimleri var. Ha benim istediğim gibi karar verirse hak ve adalet yerini bulmuş ama benim istemediğim gibi karar verirse zulüm zirveyi alır. Bu adil bir değerlendirme değildir. Bu değerlendirmenin kıstası, siyasi taraftarla karar uygun mudur, uygun değil midir değerlendirmesidir. Eğer Türkiye'de herhangi birimiz bir kararı değerlendirirken anayasa, kanun ve hukuk ve bunlara bağlı vicdani kanaatten elde edilen kararlara göre değil de siyasi taraftarlığınıza uygun olup olmadığına göre değerlendirirsek burada emin olun adil bir karar göremeyiz" diye konuştu.
'SİYASİ HESAPLARLA YARGI HERGÜN TARTIŞMA KONUSU YAPILIYOR'
Bekir Bozdağ, yargının sürekli olarak tartışılmasına da dikkat çekerek konuşmasını şöyle sürdürdü:
Türkiye'de adalete güven, yargı hizmetlerinden memnuniyet tartışmaları yapılırken yargının siyasi hesaplarla her gün tartışma konusu yapılması, her gün kararları nedeniyle bilip bilmeden ithamlara muhatap olması bu alandaki attığımız adımları maalesef gölgelemektedir. Yani bir memlekette her gün siyasiler veyahut da insanlar, hakimler-savcılar kararlar üzerinden televizyonlar, kanallar, gazeteler, yazarlar her gün konuşursak, dosyada ne var haberi yok, delil ne var haberi yok. Hakimin gerekçesi ne bilgisi yok. Savcının gerekçesi ne bilgisi yok. Ama hükmü tam. Bu karar yanlış ya da bu karar doğru. Bilmeden yanlış diye hüküm verenler, bilmeden doğru diye hüküm verenler hiçbir zaman adil ve dürüst olamaz.