Eren Bülbül'ün ikizi Gizem Bülbül: Şehit düştüğü anı hissettim içime bir ateş düştü o an
Şehit edilen ikiz kardeşi Eren Bülbül’ün hayatını konu olan ‘Kesişme: İyi ki Varsın Eren’ filmini seyreden Gizem Bülbül, her sahnede duygu dolu anlar yaşadı. Bir kalemi paylaşamadıkları sahne esnasında gözyaşlarına hakim olamayan Gizem Bülbül “Eren’siz geçen 5 yıl, ömür gibi. Onsuz hayat en çok bana ağır geliyor. O benim ikizim, can yoldaşımdı” dedi.
Trabzon Maçka'da beş sene önce alçak teröristler tarafından şehit düşürülen 15 yaşındaki Eren Bülbül'ün ikizi Gizem Bülbül Eren'in hayatının anlatıldığı 'Kesişme: İyi ki Varsın Eren' filmini izledi.
HER SAHNEDE GÖZYAŞI DÖKTÜ
20 yıl önce Anne Ayşe Bülbül, Eren ve Gizem'i ikiz olarak dünyaya getirdi. 15 yaşına kadar Eren ile birlikte yaşayan ikiz kardeşi Gizem, film başladıktan itibaren oturduğu koltuğu sımsıkı tutarak, her sahnede gözyaşlarını tutamadı.
"5 KARDEŞ 1 DERS KALEMİNİ PAYLAŞMAK İÇİN TARTIŞIYORDUK"
Filmde, Eren ve Gizem'in de olduğu okula giden 5 kardeşin 1 kalemi paylaşamama sahnesi Gizem'i gözyaşlarına boğdu. Gizem, "Küçük yaştaydık. 5 kardeş okula gidiyorduk. Evde ders çalışırken sadece 1 kurşun kalemimiz vardı ve o kalemi paylaşmak için tartışıyorduk. O kalem için tartışırken rahmetli babam eve geldi ve bizim o halimizi gördüğünde Maçka merkeze gidip bize 1 tane daha kalem alıp getirmişti. O kadar mutlu olmuştuk ki, dünyalar bizim olmuştu. Filmde o yaşadığımız sahneleri gördüğümde eski anılarımız gözümün önüne geldi" dedi.
"SENİN DEĞERİNİ BİLİYORUM KARDEŞİM, SEN BİR TANESİN"
"Eren unutulmadığı için çok mutluyum" diyen Gizem Bülbül, sözlerine şöyle devam etti: "Bu filmle birlikte Eren, tüm dünyada anılıyor. Filmde en çok duygulanıp ağladım sahnelerden birisi ise 'Biri de çıkıp demiyor ki Eren iyi ki varsın' paylaşımının olduğu sahne. Hayattayken o paylaşımı yaptığında ona 'Senin değerini biliyorum kardeşim, sen bir tanesin' demiştim. Bir diğer en acı sahne ise evimizin önünde hainler tarafından Eren'in şehit edilmesiydi. Biz o gün evimize çıkamadık. Hastaneye gittiğimizde Eren dizinden vuruldu, ameliyat olacak dediler. Halbuki ikizim, canım, hayatını kaybetmişti. Bize, akşama doğru o acı haberi verdiler. O sahne yüreğimi bir kez daha burktu. Onu çok özledim."
"ONUNLA SADECE 15 YIL YAŞAYABİLDİK"
Gizem Bülbül, film sonrası duygularını şu sözlerle ifade etti: "Yaşadığımız hayatı filmde izlemek daha acı verdi. Eren sanki ekrandan bana bakıyor, beni çağırıyor gibiydi. Eskiden yaşadığımız o güzel günler, anlar gözümün önüne geldi. Onunla sadece 15 yıl yaşayabildik. Çok çile ve acı dolu günlerimiz oldu.
"ONUNLA YAŞAMAK ÇOK GÜZELDİ"
Eren paylaşmayı seven, cana yakın, çok çalışan kardeşimdi. Onunla her şeyimizi paylaşırdık. En çok da futbol oynardık. Onunla paslaşır, ona çelme atardım. Bazen Eren'le birlikte ineklerimizi beklerken yani çobanlık yaparken bir anda horon oynamaya başlardık. Güler oynardık, bağda bahçede çalışır, ineklerimizi beklerdik. Onunla yaşamak çok güzeldi."
"FİLMDE ŞEHİT DÜŞTÜĞÜ ANI HİSSETTİM İÇİME BİR ATEŞ DÜŞTÜ O AN "
Ne zaman Eren, o hainlerin hedefi olup, şahadete erince çocukluğumuzu elimizden aldılar. Eren'siz geçen 5 yıl bir ömür gibi oldu. Onsuz yaşamak en çok bana ağır geliyor. Çünkü ikizimdi, dert ortağımdı. O bana derdini anlatır, ben ona derdimi anlatırdım. Birlikte sorunları çözerdik. Filmde şehit düştüğü anı hissettim, sanki içime bir ateş düştü o an.
"HAYALİ GÜNEYDOĞU'DA ASKERLİK YAPMAKTI"
"Eren yaşasaydı en çok isteği şey Güneydoğu'da askerlik yapmak ve sevdiği ile evlenmekti" diyen Gizem Bülbül, şöyle konuştu: "İkizim olduğu için ona evlilik için öncelik vereceğimi söylemiştim. Eren şehit düşeli 5 yıl oldu. Onu aklımdan çıkaramıyorum. Eren'le birlikte tek fotoğrafımız var; abim Çağlar, Eren ve ben yaylada çayır topluyorken... Güle oynaya o ağır işleri abimle Eren yapardı, ben de onlara yardım ederdim. Hep söylüyoruz, iyi ki varsın Eren."