Yozgat'ta Halime'nin sır intiharı! Ağabeyleri şüphelendi ifadesi alınan koca serbest bırakıldı
Yozgat’ta 2 çocuk annesi Halime Yüksel 14 Ağustos’ta kendisini karnından vurarak hayatına son verdi. Ağabeyleri Halime’nin yaşamayı sevdiğini, ölümünün şüpheli olduğunu iddia etti. Ailesi Halime'yi memleketi Urfa'ya götürerek defnetti. Halime'nin intihar ettiğine inanmayan ailesi, suç duyurusunda bulunarak olayın araştırılmasını istedi. Koca Mustafa Yüksel ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı.
Yozgat Şefaatli'de 2 çocuğu ve eşiyle yaşayan Halime Yüksel (21), 14 Ağustos sabahı bitişikteki kayınvalidesinin evinde 4 yaşındaki oğlu ve eşi ile kahvaltı yaptıktan sonra Kurban Bayramı'ndan kalan etleri kesmeye başladı. Saat 10.00 sıralarında kimseye bir şey söylemeden evine giden Halime Yüksel, yatak odasının kapısını kilitledikten sonra, o sırada kendi yatağında uyuyan 3 yaşındaki kızının yanında, eşinin ruhsatlı silahıyla kendisini karnından vurdu. Silah sesini duyan eşi Mustafa Yüksel (34), yatak odasının kapısını kırarak içeri girdiğinde çocuğunu ve kanlar içinde kalan eşini gördü. Hastaneye kaldırılan Yüksel, yaşamını yitirdi. Ailesi Halime'yi memleketi Urfa'ya götürerek defnetti. Halime'nin intihar ettiğine inanmayan ailesi, suç duyurusunda bulunarak olayın araştırılmasını istedi. Mustafa Yüksel ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı.
'KOCASI CENAZEYE GELMEDİ'
Kırıkkale'de yaşayan Halime'nin ağabeyi Hamit Aydemir, Hürriyet'e şunları anlattı:
"Kız kardeşim ölümünden kısa bir süre önce bizde kaldı çocuklarla. Gayet iyilerdi. Eşi almaya geldiğinde de gülerek gitti, hiçbir sıkıntıları yoktu. Evliliğinde bir sıkıntısı yoktu diye biliyoruz. Sadece 3-4 sene önce bir kavgaları olmuştu, kocası Halime'yi dövmüştü. Biz de kızı yanımıza aldık. Yaklaşık 2 ay bizde kaldı. Sonra araya büyükler girdi barıştılar, Halime evine gitti. Başka da bir şey duymadık sonra. Hayatı seven biriydi. Kardeşimin intihar etmek için bir nedeni yoktu. Facebook'a girerdi, Tik Tok çekerdi. Yerde sinek görse Tik Tok'a atardı. Eşini sadece morgun önünde gördük. Urfa'daki cenazeye gelmedi. Gelseydi içimde şüphe kalmazdı inanın. Ailesi başsağlığı da dilemedi. İntihar etmek isteyen kişi kendisini karnından mı vurur? Kafasından vurur, kalbinden vurur. 'Olay sabah oldu' dediler ama ben kardeşimi teşhis ettiğimde hiç kanı kalmamıştı, sapsarıydı. Sanki olay gece olmuştu. Kardeşimden 4 gün sonra da kanser tedavisi gören babamızı trafik kazasında kaybettik. Her şey üst üste geldi."
'BİZ MUTLUYDUK'
Halime'nin 6 yıllık eşi Mustafa Yüksel ise şöyle konuştu:
"2 gün hastanede yatmışım. Ben hastanede yatarken cenazeyi yapmışlar. Çöktüm üzüntüden. Psikolojim bozuldu. Kardeşlerim gitti cenazeye. Kurban Bayramı'nda ağabeyinin yanına götürmüştüm. Benim bıraktığım eşim değildi. Solgundu. Ne yaşadı, ne etti bilmiyorum. Tedirgindi. Bir şey saklıyormuş gibiydi. Huzursuzdu. Benim eşime olan güvenim tamdı. Eşim son 5-6 aydır telefonunu hiç ortalarda bırakmamaya başladı. Şifre koymaya başladı. Çocuklar internete giriyor diye koyduğunu söylemişti. Ne olduysa Kırıkkale'de oldu. Birileriyle mi tanıştı, birileri ona şantaj mı yaptı bilmiyorum. Telefonu inceleniyor ne olduysa orada çıkacak ortaya. Biz mutluyduk. Çocuklar yetim, ben yarım kaldım."