İşte İlker Başbuğ’u yalanlayan kronoloji! |Video
İlker Başbuğ'un "FETÖ'nün siyasi ayağı" tartışmasına sebep olan gelişmeler 2009 yılının Haziran ayına dayanıyor. 23 Haziran 2009'da dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın "Değiştirme ihtiyacındaysan getirirsin, değiştiririz" çağrısının ardından süreç nasıl devam etti? Sabah Gazetesi editörü Kenan Kıran, Başbuğ'u yalanlayan siyasi süreci A Haber canlı yayınında anlattı. İşte Başbuğ'u yalanlayan siyasi süreç…
Genelkurmay Eski Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un; 26 Haziran 2009 tarihinde darbeci askerlerin de sivil mahkemede yargılanması yolunu açan yasanın Fetullahçı Terör Örgütü tarafından teklif edildiğine yönelik iddiasının tamamen gerçek dışı olduğu ortaya çıktı.
YASA TEKLİFİ DENİZ BAYKAL TARAFINDAN GÜNDEME GETİRİLDİ
Söz yasanın 23 Haziran 2009 tarihinde dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal tarafından da gündeme getirildiği, 26 Haziran 2009 tarihinde AK Parti, CHP ve MHP'nin oylarıyla darbecilerin yargılanmasını engelleyen Anayasa'nın geçici 15 maddesinin kaldırıldığı bildirildi.
BAYKAL: "ANAYASANIN 15. MADDESİ VAR. DEĞİŞTİRME İHTİYACINDAYSAN, GETİRİRSİN, DEĞİŞTİRİRİZ"
Deniz Baykal, 23 Haziran 2009 tarihinde AK Parti'ye çağrıda bulundu ve "Eğer, Türkiye'de 12 Eylül ile ilgili bir hesaplaşmayı, siyasi iktidar, gerekli, yararlı, doğru buluyorsa, elini tutan mı var? Onun gereğini yaparsın. 'Anayasanın 15. maddesi var.' Değiştirme ihtiyacındaysan, getirirsin, değiştiririz. Askeri darbeyle ilgili hukuki takibat, bir hesaplaşma, Türkiye'yi bir askeri darbe arayışına sürükleyen ortamı tasfiye etme arayışı içindeysen, getir onun da gereğini yapalım" ifadelerini kullandı.
"BU PARTİMİZİN RESMİ, KURUMSAL VE UZUN ZAMANDIR VAR OLAN TAVRI"
Deniz Baykal, 25 Haziran 2009 tarihinde ise; "İktidarın darbeyle hesaplaşmak gibi bir niyeti varsa ve önünde hangi engel bulunuyorsa, o engelin aşılması için yardımcı olacağımızı söylüyorum. Bu partimizin resmi, kurumsal ve uzun zamandır var olan tavrıdır" dedi.
DARBECİ ASKERLER SİVİL MAHKEMEDE YARGILANACAK
26 Haziran 2009 tarihinde oy birliğiyle geçen yasayla AB normlarına uygun olarak savaş ve sıkıyönetim dışında sivillerin, sivil mahkemelerde yargılanma yolu açıldı. Yasayla darbeci askerler sivil mahkemede yargılanacak.
OKAY: DARBECİLER SUÇÜSTÜ YAKALANDILARSA SİVİL MAHKEMEDE YARGILANMALI
CHP'nin Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay, 27 Haziran 2009 tarihinde yaptığı açıklamada; yasanın çıkmasına desteğini açıkladı ve "Mevcut uygulamada bir tane sivil sanık varsa sivil mahkemede yargılanıyorlar. Ergenekon davasını etkileyip etkilemeyeceğini bilmiyorum. Bana göre eğer 5 subay darbe girişiminde bulunuyor ve suçüstü yakalandılarsa sivil mahkemede yargılanmalılar" ifadelerini kullandı.
KÜÇÜKŞAHİN: ADALET BAKANI VE CHP GRUP BAŞKANVEKİLİ UZLAŞMAYA VARDI
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun danışmanı Şükrü Küçükşahin, 29 Haziran 2009 tarihinde Hürriyet Gazetesi'nde yer alan köşe yazısında; muhalefetin yasanın çıkmasından "Habersizdik" iddialarını yalanladı ve "Yasa tasarısı için Adalet Bakanı Sadullah Ergin, öğlen CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay'la görüştü, "9'uncu maddeyi çıkarın, tamam. Üzerinde konuşmayız dahi" denmesi üzerine uzlaşmaya varıldı" ifadelerini kullandı.
İŞTE İLKER BAŞBUĞ'U YALANLAYAN KRONOLOJİ
İlker Başbuğ tarafından gündeme getirilen, darbeci askerlerin de sivil mahkemede yargılanması yolunu açan yasanın çıkmasına yönelik kronoloji şöyle:
BAYKAL: ANAYASANIN 15. MADDESİ VAR. DEĞİŞTİRME İHTİYACINDAYSAN, GETİRİRSİN, DEĞİŞTİRİRİZ
23 HAZİRAN 2009: CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, partisinin TBMM grubunda, yaptığı konuşmada, şunları söyledi:
"Eğer, Türkiye'de 12 Eylül ile ilgili bir hesaplaşmayı, siyasi iktidar, gerekli, yararlı, doğru buluyorsa, elini tutan mı var? Onun gereğini yaparsın. 'Anayasanın 15. maddesi var.' Değiştirme ihtiyacındaysan, getirirsin, değiştiririz. 'Artık geçmişi kurcalamayalım' diyorsan, onu da bilelim. 'Bunu kaşımakta yarar yok, bitti' diyorsan, bunun senin demokrasi ve darbelerle mücadele anlayışına getireceği kısıtlamayı, sınırları da o zaman içine sindir, kabul et. '12 Eylül'ü bıraktık, ondan sonrakilerle meşgulüz' diyorsan, onları da getir, takip edelim. 'Hazırlandı, uygulanmadı, anılar (Özden Örnek günlükleri) yayınlandı, kendi aralarında konuştular, yaptılar, suç' diyorsan, onu da inceleyelim. Askeri darbeyle ilgili hukuki takibat, bir hesaplaşma, Türkiye'yi bir askeri darbe arayışına sürükleyen ortamı tasfiye etme arayışı içindeysen, getir onun da gereğini yapalım. O konuda da bir sıkıntı yok."
ERDOĞAN: GRUP BAŞKANVEKİLLERİ BİR ARAYA GELİRLER, O ZAMAN BUNU KARARLI BİR ŞEKİLDE ATARIZ
24 HAZİRAN 2009: Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Arnavutluk'a hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda konuyla ilgili gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Erdoğan, "Atacağımız her adımda samimiyet çok önemli. Bu samimi yaklaşım tarzını bizim sadece mikrofonlar uzatıldığı zaman verilen cevaplarla değil, bunu ciddi olarak grup başkanvekilleri bir araya gelirler, konuşurlar, böyle bir adım atılacaksa o zaman bunu kararlı bir şekilde atarız" dedi.
BAYKAL: ENGELİN AŞILMASI İÇİN YARDIMCI OLACAĞIMIZI SÖYLÜYORUM
25 HAZİRAN 2009: CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Baykal, "İktidarın darbeyle hesaplaşmak gibi bir niyeti varsa ve önünde hangi engel bulunuyorsa, o engelin aşılması için yardımcı olacağımızı söylüyorum. Bu partimizin resmi, kurumsal ve uzun zamandır var olan tavrıdır" dedi.
OKAY: DARBE VE DARBECİLERE İLİŞKİN BU YASAL DÜZENLEMENİN KALDIRILMASI GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ
25 HAZİRAN 2009: CHP, darbecilerin yargılanması için somut bir adım atarak, AKP'ye Anayasa'nın geçici 15. maddesinin kaldırılması teklifini götürdü.
CHP Grup başkanvekilleri Hakkı Suha Okay ve Kemal Kılıçdaroğlu, Anayasa'nın geçici 15. maddesinin değiştirilmesine ilişkin önerisini için AK Parti Grubu'nu ziyaret etti ve AK Parti grup başkanvekilleri Bekir Bozdağ ve Mustafa Elitaş'ı ziyaret etti. Görüşmenin ardından Hakkı Suha Okay ve Bekir Bozdağ, gazetecilere birlikte açıklama yaptı. Okay, Erdoğan'ın, grup başkanvekillerinin görüşmesini önerdiğini, bunu ciddi bir davet olarak kabul ettiklerini söyledi. Okay, Bozdağ ve Elitaş'ın, bu konuyu yetkili organlarına götüreceklerini, değerlendireceklerini söylediğini aktararak şunları söyledi:
"Kendilerine, bu anlayışlarından dolayı teşekkür ediyorum. Bundan sonraki süreçte dilerim hukuka, yasama tekniğine aykırı olan geçici 15. maddenin, diğer muhalefet partilerinin açıklamalarını da göz önünde tutarsak, kaldırılmasında yarar vardır. Darbeyi koruyan bir yasanın anayasamızda yer almasını, tüm toplum gibi, parlamentoda grubu bulunan siyasi partilerin de içine sindiremeyeceğini düşünüyorum. Darbe ve darbecilere ilişkin bu yasal düzenlemenin kaldırılması gerektiğini düşünüyoruz."
ELİTAŞ: CHP'NİN TEKLİFİNİ YETKİLİ KURULLARIMIZDA DEĞERLENDİRECEĞİZ
25 HAZİRAN 2009: AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş: "CHP'nin Anayasa'nın 15. maddesinin kaldırılmasına ilişkin 'Şu anda ön şartımız yok. Demokrasinin önündeki engelleri kaldıracak her türlü girişime açığız. Darbe geleneğiyle gelmiş bir ülkede geçici 15. maddenin kaldırılması, darbe heveslileri için önemli bir işaret mesaj olacak. CHP'nin teklifini yetkili kurullarımızda değerlendireceğiz"
CİNDORUK: BU YASAYA KATILIYORUM
25 HAZİRAN 2009: Demokrat Parti Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, 12 Eylül müdahalesiyle ilgili yargılamaları engelleyen Anayasa'nın geçici 15. maddesinin kaldırılmasıyla ilgili tartışmalara katıldı. Cindoruk, "Prensip olarak bir Anayasa'da böyle bir yasağın bulunması yanlış. Bu öneriye katılıyorum" dedi.
DARBECİ ASKERLERİN SİVİL MAHKEMEDE YARGILANMA YOLU AÇILDI
26 HAZİRAN 2009: Meclis önceki gece sabaha karşı Türk Ceza Kanunu'nda reform niteliğinde iki değişikliğe imza attı. AB normlarına uygun olarak savaş ve sıkıyönetim dışında siviller, sivil mahkemelerde yargılanacak. İkinci değişiklikse, özetle darbeci askerlerin de sivil mahkemede yargılanması yolunu açtı.
OKAY: 5 SUBAY DARBE GİRİŞİMİNDE BULUNUYOR VE SUÇÜSTÜ YAKALANDIKLARINDA SİVİL MAHKEMEDE YARGILANMALIDIR
27 HAZİRAN 2009: Askeri personelin "darbe girişimlerinin" sivil mahkemelerde yargılanmasına ilişkin tartışmaları sonlandıran yasal düzenlemeyi siyasiler savundu.
Yasa için AK Parti ile uzlaşan CHP'nin Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay, şunları söyledi: "Mevcut uygulamada bir tane sivil sanık varsa sivil mahkemede yargılanıyorlar. Anayasa'nın 90'ıncı maddesinin uygulanmasıyla da bu mümkün… Ama kimi mahkemeler bunu uygularken hata yapıyor. Adalet Bakanı beni ziyaret ettiğinde, 'Türkiye tazminata mahkûm oluyor, bunu düzeltmek istiyoruz' dedi. Ergenekon davasını etkileyip etkilemeyeceğini bilmiyorum. Bana göre eğer 5 subay darbe girişiminde bulunuyor ve suçüstü yakalandılarsa sivil mahkemede yargılanmalılar."
SAV: GRUP BAŞKANVEKİLLERİ ANLAŞTI
28 HAZİRAN 2009: CHP Genel Sekreteri Önder Sav, asker kişilerin, barış zamanında Ağır Ceza mahkemelerinin yargı yetkisine giren bir suçu işlemeleri halinde bu mahkemeler tarafından yargılanmasına öngören düzenleme hakkında konuştu. Sav, ilgili kanun değişikliği için partiler arası yürütülen bir anlaşma olmadığını, ancak daha sonra bu konuda grup başkanvekillerinin anlaştığını söyledi.
BAYKAL: MECLİS'TE GECE YARISI DARBESİ
28 HAZİRAN 2009: CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, askere sivil yargılamanın yolunu açan düzenleme için, "Parlamentoda bir gece yarısı darbesiyle ülkenin çok önemli konularının, temel sorunlarının bir olup bittiyle nasıl halledilmek istendiğini herkes gördü" iddiasında bulundu.
ERDOĞAN: ÇIKAN YASA DARBECİLERE KARŞI
28 HAZİRAN 2009: AK Parti Kocaeli İl Teşkilatı'nın 3. Olağan Kongresi'ne katılan Başbakan Tayyip Erdoğan, askerlerin sivil mahkemede yargılanmasının yolunu açan düzenleme için "Çıkan yasa darbecilere karşı" dedi. Erdoğan, "Bakın son 2 hafta, demokrasiyi muhafaza etme noktasında tutarlı tavır sergilediklerini zannettiğimiz için doğrusu duygulandık. Ancak şu görüldü, teyemmüm bozuldu. 2 hafta demokrat olabildiler. 2 hafta demokrasiyi savunabildiler" dedi.
ELİTAŞ: UYUMUYORLARDI; ŞİMDİ UYUMA NUMARASI YAPIYORLAR
29 HAZİRAN 2009: AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş: "Saat 20.00'de Başkanlık Divanı'nın arka odasında grup yöneticileri toplandı ve oylamadan 5 saat önce önerge CHP ile MHP yönetimine verildi. Ceza kanunu kitabı getirildi, açıldı. '250'nci madde nedir' diye bakıldı. Bunu tek tek incelediler. Hatta kanun metnini beğenmediler, aslını istediler. Bu maddeyle ilgili sonraki tavırları, tepkileri, uyuma numaraları da sulu bir şaka gibi. Uyumuyorlardı; şimdi uyuma numarası yapıyorlar."
KÜÇÜKŞAHİN: MUHALEFETİN NEDEN 'HABERSİZDİK' DEDİĞİNİ ANLAMAK GÜÇ
29 HAZİRAN 2009: Hürriyet Gazetesi yazarı Şükrü Küçükşahin:
"Darbe de dahil ağır cezalık suçları işleyen askerlerin sivil mahkemelerde yargılanmasıyla ilgili düzenlemede kafa karıştıran açıklamalar yapıldı. Detayları öğrenince zekice bir sözcük değişikliğiyle ulaşılan sonuç için muhalefetin neden "Habersizdik" dediğini anlamakta güçlük var.
(…)
Yolsuzluğa Karşı Devletler Topluluğu'na Türkiye de üye. Topluluk 30 Haziran'da yeni raporunu yayınlayacak ve Türkiye de bu tarihe kadar yükümlülüklerini yerine getirme sözü verdi. Bunu sağlayacak yasa tasarısı için Adalet Bakanı Sadullah Ergin, öğlen CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay'la görüştü, "9'uncu maddeyi çıkarın, tamam. Üzerinde konuşmayız dahi" denmesi üzerine uzlaşmaya varıldı.
Akşam 20.30'da ise Ergin yeniden Okay ve MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır görüşüp, "Önergelerimiz var" dedi. Önergeler sorulunca Ergin, "İlkiyle, siviller sivil yargıya, askerler askeri yargıya gidecek; askerin de mutabakatı var" dedi.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) bazı mahkumiyet kararları nedeniyle TSK bu konudaki olumlu görüşünü birkaç ay önce iletmişti.
(…)
Hakkı Suha Okay gibi bir hukukçunun, gerekçeyi gösterip, "Burada Dursun Çiçek adı yazmıyor" demesini anlamak da mümkün değil; çünkü 10 satırlık gerekçenin son 4 satırındaki, "Asker kişilerin BARIŞ zamanında ağır cezalık suç işlemesi halinde, ağır ceza mahkemelerinde yargılanmaları için bu önerge verilmiştir" ifade açık değil mi?
Ergin, Okay'a, gerekçeyle birlikte AİHM ile Anayasa Mahkemesi'nin bazı kararları ve askerin ilk önergeyle ilgili görüşünü içeren dosyayı da verdi. Okay dışında, gerekçeyi başka CHP'li hukukçu milletvekilleri de okuduktan sonra, düzenleme itirazsız TBMM'den geçti.
ASKER BU SUÇLARDA AĞIR CEZAYA GİDECEK
1 TEMMUZ 2009: Yasa değişikliğiyle, askerlere, hükümete karşı suçların yanı sıra 30 dolayında suç için de özel yetkili sivil ağır ceza mahkemelerinde yargılanma yolu açılacak. Bunlardan bazıları şöyle:
Şehri ele geçirme: Bir askeri kıtanın, üssün veya tesisin, bir liman veya şehrin komutasını ele geçirmek. Yabancı devlet hizmetinde çalışmak üzere vatandaşlardan asker yazmak. Devlet güvenliğiyle ilgili belgeleri yok etmek, bunlar üzerinde sahtecilik yapmak.
Gizli belgeyi açıklama: Niteliği itibariyle gizli kalması gereken devlet bilgilerini temin etmek. Siyasal veya askeri casusluk amacıyla kullanmak, açıklamak.
Yasaklı bilgileri temin: Yetkili makamların açıklanmasını yasakladığı bilgileri temin etmek, bunları siyasal veya askeri casusluk amacıyla açıklamak.
Anayasa'yı ihlal: Cebir ve şiddet kullanarak TC Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya başka bir düzen getirmeye teşebbüs etmek. Cumhurbaşkanı'na suikast yapmak veya buna teşebbüs etmek. Cumhurbaşkanı'na fiili saldırıda bulunmak.
Meclis'e karşı suçlar: Cebir ve şiddet kullanarak TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs etmek. Cebir ve şiddet kullanarak hükümeti ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek.
Mafyaya çıkar sağlamak: Haksız ekonomik çıkar sağlamak amacıyla kurulmuş bir örgütün faaliyetine katılmak.
Devlete karşı tahrik: Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı savaş açması veya hasmane hareketlerde bulunması için yabancı devlet yetkililerini tahrik etmek veya işbirliği yapmak.
Silahlı isyan: Halkı, hükümete karşı silahlı bir isyana tahrik etmek.
Düşmana hizmet: Silahlı Kuvvetlere ait araçları, yolları, depoları ve tesisleri tahrip etmek.
İLKER BAŞBUĞ, MECLİS'İ FETÖCÜ OLMAKLA SUÇLADI
Genelkurmay Eski Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, bir özel televizyon kanalında, 26 Haziran 2009'daki kanun teklifini getiren siyasilerin FETÖ'nün siyasi ayağı olarak suçlamış ve "FETÖ'nün siyasi ayağı yok dersek gerçeği inkâr olur. Bunun yargının çıkarması ve siyasi iradenin ağırlığını koyması lazım.26 Haziran 2009'da yasalar torba yasa olarak gündeme getiriliyor. Bu TSK ile ilgili bir kanun teklifi. Bu yasa 25 Haziran'ı 26'sına bağlayan gece yarısı oluyor. Bu yasa ile kimsenin haberi yok biz bundan 26 Haziran sabahı 2009'daki toplantıda haberimiz oluyor.Bahsedilen yasa teklifi askeri şahıslar askeri mahalde işlediği suçlarda dahil özel yetkili mahkemelerde yargılanacak. Bu bir kere anayasaya aykırı… Bu kanun teklifini kim hazırladı tamamen FETÖ ile ilgili bu araştırılsın" iddiasında bulunmuştu.
"PARLAMENTONUN HUKUKUNU KORUMAK ÜZERE SÜRATLE DAVA AÇMALISINIZ"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İlker Başbuğ'un açıklamalarına tepki gösterdi.
FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin ardından askerî mahkemeleri tümden kaldırdıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
"Zaman zaman yanlış değerlendirmeleriyle kamuoyunun önüne çıkan eski bir genelkurmay başkanı, kendisini gayet iyi tanırım, bu düzenlemeyi bahane ederek Meclisimizi toptan itham eden birtakım açıklamalar yapmıştır. Şimdi ben özellikle kendi grubumuza sesleniyorum: Burada parlamentonun hukukunu korumak üzere süratle hepiniz dava açmalısınız. Çünkü Anayasa bunu buna amir ve Meclisin yasama yetkisini, dışardan birilerinin kalkıp da atıp tutmak suretiyle yere çalmaya hakkı yoktur. Maalesef bu açıklamalara CHP'den ve diğer partilerden kimi milletvekilleri de destek vermiştir. Daha önce aksi kararı aldıkları hâlde.. Bundan yaklaşık 11 yıl önce tüm partilerin desteğiyle çıkarılan bir düzenlemenin üzerinden FETÖ gölgesi düşürülmeye çalışılması en hafif tabiriyle Meclise saygısızlıktır."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletvekili arkadaşlarına "parlamentonun hukukunu korumaları, hukukun gereği neyse yapmaları" çağrısında bulundu. Meclisi ve milletvekillerini aşağılayarak yalnızca darbe ve vesayet zihniyetine hizmet edilebileceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu, boru göstermeye benzemez. Bu defa parlamento hukuku boruyla sindirilemez. Emekli bir askerin peşine düşüp Meclisi, milletvekillerini, yasama dokunulmazlığını izama yeltenenler herhâlde kendi geçmişlerinden utanıyorlar. Aksi takdirde böyle bir yanlışın içine düşmezlerdi" dedi.