Ömrünü tıbba ve eğitime vakfeden "Hocabey"in ölümünün üzerinden 11 yıl geçti
Yükseköğretim Kurulunun (YÖK) ilk başkanı ve eski Bilkent Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. İhsan Doğramacı'nın vefatının üzerinden 11 yıl geçti.
Yakın çevresinin "Hocabey" olarak adlandırdığı Doğramacı, uzun meslek yaşamı boyunca tıp ve yükseköğretim alanlarına katkılarıyla ülkeye hizmet etti.
İhsan Doğramacı, 3 Nisan 1915'te Irak'ın Erbil kentinde doğdu. Nüfuzlu bir Türkmen ailesinin oğlu olan Doğramacı'nın babası Doğramacızade Ali Paşa Erbil belediye başkanlığı yaptı, annesi İsmet hanım ise uzun yıllar Osmanlı Meclis-i Mebusanı'nda Kerkük mebusu görevinde bulundu.
Erbil'deki ilköğreniminin ardından Beyrut Amerikan Koleji'ni ve İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni bitiren Doğramacı, Ankara'da Profesör Albert Eckstein'in yanında pediatri uzmanı olduktan sonra ABD Harvard Üniversitesinde ve St. Louis'teki Washington Üniversitesinde araştırma görevlisi olarak çalıştı.
Ailesiyle 1947'de Ankara'ya yerleşen Doğramacı, Amerika'da incelediği kar amacı gütmeyen yükseköğretim kurumlarına benzer yapıdaki üniversitelerin Türkiye'de oluşturulmasını o yıllarda planlamaya başladı.
Genç çocuk hekimi olarak geldiği şehirde hızlı bir mesleki gelişme göstererek 1955'te pediatri profesörü unvanını alan Doğramacı, Ankara Üniversitesine bağlı Çocuk Sağlığı Enstitüsünü kurdu, enstitüye 1961'e kadar Türkiye'nin ilk hemşirelik, beslenme ve diyetetik, fizik tedavi ve rehabilitasyon, tıbbi teknoloji yüksekokullarını ekledi.
Aynı üniversitede ikinci bir tıp fakültesi olarak Hacettepe Tıp ve Sağlık Bilimleri Fakültesi ile Diş Hekimliği Yüksekokulunu kurma çalışmalarına başlayan Doğramacı, 1963-1967 arasında önce Ankara Üniversitesi Rektörlüğü, ardından ODTÜ Mütevelli Heyeti Başkanlığı görevlerinde bulundu.
Doğramacı, 1967'de Hacettepe Tıp Fakültesi ile Çocuk Sağlığı Enstitüsüne bağlı yüksekokulları birleştirerek Hacettepe Üniversitesi adıyla yeni bir üniversite oluşturdu ve 1975'e kadar bu üniversitenin rektörlüğünü yürüttü. Rektörlük süresi bittiğinde Paris Descartes Üniversitesine pediatri profesörü olarak atanma teklifini kabul etti.
YÖK KANUNU'NA KATKI VERDİ
Yükseköğretim sistemini düzenleyecek yeni bir yasanın hazırlıklarına danışmanlık yapmak üzere davet aldığı Türkiye'ye dönen Doğramacı'nın önerileri arasında Cumhurbaşkanlığına bağlı bir Yükseköğretim Kurulunun oluşturulması da bulunuyordu.
Yükseköğretim Kurulunun ilk başkanı olarak 1981'de atanan Doğramacı, bu görevi 1992'ye kadar sürdürdü. YÖK Başkanlığı döneminde Kayseri Erciyes Üniversitesi, Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi ve Eskişehir Anadolu Üniversitesinin kuruluşuna katkı verdi.
Doğramacı, 1981'de yürürlüğe giren, katkı verdiği YÖK Kanunu'na karşı çıkanların çok olduğuna işaret ederek, "Zaman gösterdi ki bu kuşkular yersizmiş." değerlendirmesini yapmıştı.
Türkiye'de yükseköğretimin gelişmesine öncülük ederken müziğin ve sanatın gelişmesine de büyük önem verdi.
Doğramacı, 1984'te ülkedeki vakıf üniversitelerinin ilki olan Bilkent Üniversitesini kurdu ve üniversitenin mütevelli heyet başkanı oldu. Bilkent Üniversitesinin adına, vefatının ardından İhsan Doğramacı'nın da adı eklendi.
ULUSLARARASI BAŞARILARI
İhsan Doğramacı, 1946 yılında henüz 31 yaşındayken Dünya Sağlık Örgütünün kuruluşunda görev aldı. Türkiye'ye dönüşünün ardından Dünya Sağlık Örgütü kendisinden dünyanın çeşitli bölgelerinde yeni tıp ve sağlık bilimleri okullarının kuruluşu ile ilgili danışmanlık yapmasını istedi.
Kanada, Güney Amerika, Brezilya, Afrika ve Nijerya gibi ülkelerde tıp merkezlerinin kurulmasına öncülük eden Doğramacı, Dünya Sağlık Asamblesi Türk Delegasyonunun 6 yıl başkanı, Avrupa Bölgesi Ülkeleri Başkanı ve Asamblenin ikinci başkanı olarak görev yaptı, Dünya Sağlık Örgütü Yönetim Kurulu Üyeliğinin yanı sıra örgütün birçok danışma komitesinin üyeliklerinde bulundu.
Yönetim kurulu üyeliklerinin ardından 1958-2003 arasında UNICEF Milli Komitesi başkanlığını yürüten Doğramacı, 2003'ten sonra komitenin onursal başkanlığı görevine getirildi.
Çocuk sağlığı alanında hizmet veren ve önemli bir kuruluş olan Uluslararası Pediatri Kurumu başkanlığına 1968'de seçildi. Bu kurumda çeyrek yüzyıl boyunca başkan ve genel direktör olarak görev aldı, 1992'de kurumun yaşam boyu onursal başkanı oldu.
Paris'teki Uluslararası Çocuk Merkezinin danışma kurulu üyeliğini 1970'ten 1984'e kadar sürdüren Doğramacı, 1999'da feshedilen merkezi Ankara'ya taşıyarak 2006'ya kadar başkanlığını bizzat yürüttü.
Doğramacı'nın tıp ve sağlık alanında yazılmış çok sayıda bilimse makalesi, kitap bölümü ve kitabı bulunuyor.
26 ÜNİVERSİTEDEN FAHRİ DOKTORA ALDI
Çok sayıda ödül, madalya ve nişanın sahibi Doğramacı, aralarında ABD, Finlandiya, Fransa, İngiltere, İtalya, Japonya ve Mısır'ın bulunduğu 14 ülkedeki 26 üniversiteden fahri doktora aldı. Pek çok ülkenin ulusal akademilerine üye olan Doğramacı, dünya çapında 23 ulusal pediatri derneğinin de onursal üyesi oldu.
Avrupa Konseyinden 1998'de Viyana'da yapılan bir törenle Barış, Adalet ve Hoşgörü Ödülü'nü alan Doğramacı, Azerbaycan, Dominik Cumhuriyeti, Estonya, Finlandiya, Fransa, İran ve Polonya gibi birçok ülkenin devlet nişanlarıyla taltif edildi.
Mısır Parlamentosu ve başka pek çok ulusal kurum, Doğramacı'ya en değerli ödüllerini ve madalyalarını tevcih etti. Doğramacı, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Üstün Hizmet Madalyası, TÜBİTAK Hizmet Ödülü, Leon Bernard Vakfı Ödülü (Dünya Sağlık Örgütü), Christopherson Ödülü (Amerikan Pediatri Akademisi), Maurice Pate Ödülü (UNICEF) sahibiydi.
Prof. Dr. İhsan Doğramacı, 25 Şubat 2010'da, 95 yaşında vefat etti ve babasının anısına yaptırdığı Bilkent Doğramacızade Ali Paşa Camisi'nin bahçesindeki anıt mezara defnedildi.