Avrupa Parlamentosu seçimleri sonuçlandı | Aşırı sağ güçlendi! Faşizm ve savaş sinyali mi?
Avrupa Birliği ülkelerinde seçim günü geride kaldı. Kıta parlamentodaki sandalyelerin sahiplerini belirlemek için sandık başındaydı. Pusulalar sağ partilerin yükselişini işaret etti. Avrupa seçimlerinde neler yaşandı? AP seçimlerine "aşırı sağ" damgası nasıl vuruldu? Merak edilen gelişmeleri A Haber canlı yayınına katılan uluslararası ilişkiler uzmanı Dr. Tolga Sakman değerlendirdi.
Avrupa Parlamentosu seçimleri sona erdi. Birçok Avrupa Birliği üyesi ülkede aşırı sağın yükselişe geçmesi seçimin en çok dikkat çeken unsuru oldu. İtalya Başbakanı Giorgia Meloni oyların tahmini %28'ini alarak Brüksel'deki kilit rolünü pekiştirirken Fransa'da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron o kadar kötü bir performans sergiledi ki erken seçim çağrısı yapmak zorunda kaldı.
FRANSA VE İTALYA'DA ZAFERİN İLANI
Fransa'da aşırı sağcı Marine Le Pen Ulusal Birlik (RN) Partisi. Oyların yüzde 31'ini alarak ülkede erken seçimleri tetikledi. Merkez-sağ tandanslı Avrupa Halk Partisi (EPP) Parlamento'daki en büyük grup olmaya devam etti ve 2019'a kıyasla 13 sandalye kazandı. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde ülkesinde aşırı sağın açık farkla ilk sırada çıkması üzerine parlamentoyu feshederek erken genel seçim kararı aldı. İtalya'da Başbakan Giorgia Meloni ve İtalya'nın Kardeşleri (FDI) Partisi. Yüzde 26-30 bandında oy oranıyla birinciliği garantiledi.
YEŞİLLER ÇÖKÜŞTE
Yeşiller; Avusturya ve Almanya'da beklenenden çok daha kötü bir performans sergiledi Farklı üye devletlerdeki merkez sağ tandanslı Renew Europe (RE). 2019'a kıyasla AP'de 20 sandalye kaybetti. Almanya'da Sosyal Demokratlar; Şansölye Olaf Scholz'un partisi, EPP'nin ardından aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AFD) ile ikinci sırayı paylaştı.
CEVAP ARAYAN SORULAR
Avrupa seçimlerinden neler yaşandı? AP seçimlerine "aşırı sağ" damgası nasıl vuruldu? Aşırı sağın yükselişi savaş sinyali mi? Seçimlerin sonucunda faşizm mi hakim olacak? Avrupa Kıtası'nı nasıl bir gelecek bekliyor? Avrupa için dönüm noktası mı? Merak edilen gelişmeleri A Haber canlı yayınına katılan uluslararası ilişkiler uzmanı Dr. Tolga Sakman değerlendirdi.
PLANMIŞ TEPKİLER
Dr. Tolga Sakman: Avrupa'dan gelen sonuçlar bizi şaşırtmadı. Zaten bunlar beklen sonuçlardı. Avrupa'da bu sonuçlara hazırdı belki oranlar beklenenin dışında gelmiş olabilir. Belçika ve Fransa'da seçimlerle ilgili alınan kararlar şaşırdıkları için sonuçlara karşı verilmiş bir tepki değildir. Bu zaten beklenen bir sürecin sonucunda büyük ihtimalle planlanmış tepkiler. Macron'un sonuçtan sonra erken seçim kararı alması kendi gücünü konsolide etme çabasına gireceğini tahmin ediyorduk. Bunları çok ani çıkışlar olarak değerlendirmemek gerekir.
MACRON'UN TUZAKLARLA DOLU SEÇİM HESABI
Macron burada aşırı sağa karşı kendi etrafında insanların konsolide olmasını istiyor. Macron Avrupa Birliği'nin liberal partilerinden birini temsil ediyor. Avrupa'da sadece aşırı sağ değil başka yükselen değerler de var. Amerikan karşıtlığı, Rusya tehlikesi gibi durumlar aşırı sağın yükselmesine neden olabiliyor ama aynı zamanda belli bir grupta Avrupa değerlerini öne çıkaran bir ortamı da meydan getiriyor. Macron burada kendine bir alan açmaya çalışacak. Macron'un oyları yüzde 21'den 22'ye çıkmış oyları yükselmiş ancak Le Penn yüzde 15'ten yüzde 31'e çıkınca işler biraz karıştı.
AVRUPA'NIN YARISI SANDIĞA GİTMEDİ
Avrupa'da parlamentoda 2,5 partili bir sistem vardır. Merkez sağ ve sol burada buçukluk kısım değişimler gösterir. Bir süredir liberaller o kısmı temsil ediyordu işte o kesimi yavaş yavaş aşırı sağcılar alıyor. Burada merkez sağ ve merkez sağ kimle hareket edecek? İşte asıl mesele burada bu. Seçimlere çok düşük bir katılım var. Avrupa'nın neredeyse yarısı sandığa gitmemiş durumda. Şu andaki katılım aslında son 20 yılın da en yüksek katılımlarından biri de olabilir. Avrupa Parlamentosu, insanlar tarafından ciddi bir değer olarak görülmüyor. Parlamento Avrupa halkının isteğinden çok kendi bildiğini okuyor.
AŞIRI SAĞLARIN ÜLKESEL FARKLARI
Ülkelerin aslında kendi ulusal dertleri aslında aşırı sağda nereye yöneleceklerini belirliyor. Almanya, Hollanda, Fransa ve İtalya'da aşırı sağların hepsi aynı yerde durmuyor. Hepsinin öncelik verdiği konular başka oluyor. İtalya ve Fransa'da yaşanan konular birbirine benzer. Güvenlik ve göç konusunda aşırı sağın tavrı aşağı yukarı örtüşüyor. Ancak Rusya ile olan ilişkiler de ayrışma var. Aşırı sağcılar Rusya ile olan ilişkileri dengeli götürme noktasında tavır takınıyor.
AVRUPA SEÇİMLERİNDEN NELER YAŞANDI?
FRANSA: AŞIRI SAĞDAKİ MARİNE LE PEN'İN PARTİSİ ULUSAL BİRLİK (RN), 2019'DAKİ SON SEÇİMLERE KIYASLA 10 PUAN YÜKSELİŞLE YÜZDE 31,5 OY ALDI
ALMANYA: MUHAFAZAKAR CDU/CSU, 2019 SEÇİMLERİNE YAKIN OY ALARAK YÜZDE 30 İLE BİRİNCİ PARTİ OLDU
İTALYA: SANDIK ÇIKIŞ ANKETLERİNE GÖRE MELONİ'NİN PARTİSİ FDI YÜZDE 26-30 BANDINDA, BİRİNCİ PARTİ