Başkan Erdoğan’ın AB ve 4’lü zirve açıklamaları ne anlama geliyor? Uzman isim A Haber’de değerlendirdi
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, ABD’ye hareketi öncesi önemli mesajlar verdi. Başkan Erdoğan, Türkiye hakkında hazırlanan 2022 raporunu kabul eden Avrupa Parlamentosu hakkında da açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "AB'nin Türkiye'den kopuş hamleleri yaptığı bu dönem içerisinde değerlendirmelerimizi yaparız." dedi. Öte yandan Karabağ için 4'lü görüşme önerisinde bulunduklarını da açıklayan Erdoğan, "Putin, Aliyev, şahsım ve Paşinyan görüşmesi önerdik." ifadelerini kullandı. Başkan Erdoğan’ın AB ve 4’lü zirve açıklamaları ne anlama geliyor? Gelişmeleri A Haber canlı yayına katılan ANKASAM Başdanışmanı Prof. Dr. Cem Karadeli değerlendirdi.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, BM Genel Kurulu görüşmelerine katılmak üzere 16-20 Eylül tarihleri arasında ABD'ye ziyarette bulunma üzere yola çıktı. Uçağa binmeden önce İstanbul Atatürk Havalimanı'nda basın toplantısı düzenleyen Başkan Erdoğan, Türkiye hakkında hazırlanan 2022 raporunu kabul eden Avrupa Parlamentosu (AP) hakkında da açıklamalarda bulundu.
Avrupa Birliği'nin Türkiye'den kopmanın gayreti içerisinde olduğunu ifade eden Başkan Erdoğan, "AB'nin Türkiye'den kopuş hamleleri yaptığı bu dönem içerisinde değerlendirmelerimizi yaparız. Bu değerlendirmelerden sonra da AB'den gerekirse yolları ayırabiliriz." dedi.
Öte yandan Azerbaycan ve Ermenistan arasında son zamanda tırmanan gerginlikle ilgili Karabağ için 4'lü görüşme önerisinde bulunduklarını da açıklayan Başkan Erdoğan, "Putin, Aliyev, şahsım ve Paşinyan görüşmesi önerdik." ifadelerini kullandı. Peki Başkan Erdoğan'nın 4'lü zirve ve AB açıklamaları ne anlama geliyor?
ANKASAM Başdanışmanı Prof. Dr. Cem Karadeli:
"Bilindiği gibi Ermenistan kısa süre önce bir açıklama yaptı ve Putin, Ermenistan'a gelirse tutuklayacaklarını duyurdular. Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin böyle bir kararı var. Bu durumda bir 4'lü zirve önerimizin olduğunu belirtilmesi ve bunda Türkiye, Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya'nın bir masada olması son derece önemli. Aynı zamanda son derece ciddi sorunlar yaratacak bir durum. Putin'in masada olması bir sorun teşkil edebilir ancak Türkiye masada olmasını istiyor.
Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki 40 gün savaşlarında Ermenistan, Rusya'nın kendisini kurtaracağını düşünüyordu. Rusya bu olayın dışında kaldı ve Azerbaycan'ın haklı galibiyetini izlemiş oldu. Bundan dolayı Ermenistan, Rusya'dan bir medet umamıyor. Bunun yerine ABD ve Batı'ya oynamaya çalışıyor. Orada çok başarılı değil. Ermenistan kendine bir çıkış yolu arıyor. Ancak bu durumda bir çıkış yolu yok.
Burada bir 4'lü zirve olursa bu Rusya'nın da katılımıyla olacak çünkü Rusya o bölgedeki hem Sovyetler Birliği'nin devamı olan ülke olduğu için hem de bölgedeki en önemli siyasi ve askeri kuvvet olduğu için. Olayın garantörlük kısmında çok önemli bir rolü olacaktır. Burada 4'lü zirve önemli bir oluşum olacaktır.
AB MESEELESİ VE SKANDAL RAPOR
Avrupa Birliği'nin bu yıllık raporlarında bir durum ortaya çıkar ve biz bunu beğenmeyiz çok ciddi eleştiririz. Sonra biz bunu ertesi sene ortaya çıkacak rapora kadar unuturuz. Normal ilişkiler devam eder. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "AB ile gerekirse yolları ayırırız" mesajı konunun biraz değişeceğini gösteriyor.
Çünkü biz son zamanlarda Türkiye olarak AB'ye karşı çok ciddi adımlar attık. Bunu Batı'ya yönelik önemli adımlar olarak da düşünebiliriz. Yani sadece AB değil NATO çerçevesinde de çok iyi niyetli adımlar atıldı. Ama bunun karşılığında skandal bir rapor ortaya çıktı. İlişkileri gerecek bir rapor ve Türkiye'nin en üst ağızdan bir cevap vermesi açıkçası dengeyi kuracak. Bunlar sonra ki adımlarda 2 tarafında işi ciddiye almasını sağlayacak.
AB düşünüyor ki; Türkiye yıllardır üye olmaya çalışıyor dolayısıyla avantajı olduğunu hesap ediyor. İstediklerini söyleyebileceklerini ve yaptırabileceklerini sanıyorlardı. Türkiye yıllar içinde sözlü olarak tepkisini ortaya koydu ama bu uygulamada olmuyordu. Ancak bu kez farklı; artık herkes işine baksın noktasına bizi getiriyor."