CHP’ye kayyum polemiği! Kemal Kılıçdaroğlu’nun görev süresi bitti mi?
CHP'de olağan kurultay süresi aşıldığı için Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun görevinin sonlanıp sonlanmadığı tartışılıyor. Kılıçdaroğlu'nun görev süresinin 26 Temmuz'da dolduğunu ve istifa etmesini gerektiğini söyleyen eski CHP Genel Sekreteri Önder Sav, "Hukuk dolanılarak siyaset olmaz" ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu'nun “genel başkanlık” süresinin 26 Temmuz'da dolduğu ve yerine kayyum atanması gerektiği iddialarına cevap CHP Hukuk ve Seçim İşleri Başkanı Zeynel Emre'den geldi. Emre, "Bu iddialar doğru değil, partimizin zerre açığı yok. Yapılanlar Kılıçdaroğlu'nu ve CHP'yi yıpratma stratejisi" dedi. Peki Kılıçdaroğlu'nun “genel başkanlığı” düştü mü? CHP yönetiminin görev süresi bitti mi, partiye kayyum atanır mı? Önder Sav'ın iddiasının hukuki temeli var mı? Gelişmeleri A Haber canlı yayınına katılan hukukçu Pınar Hacıbektaşoğlu ve gazeteci Hakkı Özel değerlendirdi.
Eski CHP Genel Sekteri Önder Sav katıldığı bir programda Kemal Kılıçdaroğlu'nun görev süresinin dolduğunu belirtmiş ve hukuki olarak izlenmesi gereken yolu tarif etmişti. Önder Sav'a yanıt veren CHP'li Gürsel Tekin, hukuksal herhangi bir sorun olmadığını iddia etti.
Kılıçdaroğlu'nun "genel başkanlık" süresinin 26 Temmuz'da dolduğu ve yerine kayyum atanması gerektiği iddialarına cevap CHP Hukuk ve Seçim İşleri Başkanı Zeynel Emre'den geldi. Emre, "Bu iddialar doğru değil, partimizin zerre açığı yok. Yapılanlar Kılıçdaroğlu'nu ve CHP'yi yıpratma stratejisi. Bu kadar yıllık devlet, parlamento ve parti deneyimi olan bir genel başkanın böyle bir şeyi düşünmediğini falan mı topluma göstermek istiyorlar. Bu hukuki bir tartışma bile değil. Parti içi konuların ekranlarda tartışılması kadar partiye zarar verecek bir iş olmaz." dedi.
Peki Kemal Kılıçdaroğlu'nun görev süresi bitti mi? Kılıçdaroğlu'nun "genel başkanlığı" düştü mü? CHP yönetiminin görev süresi bitti mi, partiye kayyum atanır mı? Önder Sav'ın iddiasının hukuki temeli var mı, partiye kayyum atanır mı? Gelişmeleri A Haber canlı yayınına katılan hukukçu Pınar Hacıbektaşoğlu ve gazeteci Hakkı Özel değerlendirdi.
CHP'YE KAYYUM ATANIR MI?
Hukukçu Pınar Hacıbektaşoğlu: Bu konuyla ilgili bizim bir mevzuatımız var o da Siyasi Partiler Kanunu. Partilerde olağan genel kurulların, olağanüstü genel kurulların hangi dönemler içinde ve nasıl hangi usul ve esaslarda toplanması gerektiğine dair çok belli amir hükümler içerir. Bir parti genel kurulunun 2 yıldan önce ancak 3 yıldan fazla bir süreyi geçmeme şartıyla yapılması öngörülür. CHP'deki son genel kurulun 3 yıldan fazla olduğu aşikardır.
"GENEL BAŞKAN EKSİKLİĞİ YOK"
Bu esasen kanuna aykırıdır ancak bir yaptırım yok. Ama burada parti yönetiminin nasıl hareket edeceğine dair bir düzenleme var. Önder Sav'ın söylediği gibi CHP'de bir "genel başkanlık" eksikliği yok. Burada kayyum gerektirecek bir durum yok. Ancak parti yönetimi genel başkanın görev süresini aştığını ve bu nedenle bir olağanüstü kongreye gitmesi gerektiğini söyleyerek mahkeme sürecini başlatabilir. Bunu parti adına herhangi biri de yapabilir. Üyelerden beklenecek bir çoğunluk beklemeden Sulh Hukuk Mahkemesi'ne bir başvuru yapılabilir. Bu çağrıyı yönetecek ve partiyi kongreye götürecek bir kişi olabilir.
KOLTUĞA YAPIŞTI
Gazeteci Hakkı Özel: CHP'de bir "genel başkan" açığı yok ama epey bir zamandır lider açığı var. Dünyanın bütün uygar ülkelerinde genellikle partilerin liderleri belirli bir ideolojinin belirli bir fikrin partiye o sırada hakim olmasında fayda görülen ana akımın temsilcisi olurlar ve göreve gelirler. Buradaki fikri partiye taşırlar, parti bu söylemle seçime gider. Ya kazanır devam eder lider olan ülkeyi yönetir ya da halk bu eylemi veya kadroyu beğenmez o lider de istifa edip partiden gider. Dünya işler böyle oluyor, Türkiye'de de böyle olurdu. Ama Kılıçdaroğlu ile işler böyle değil. Hukuken tartışmalı zeminlere kadar giden koltuğa yapışma geleneği başladı. CHP lidersiz kaldı.
ÖNDER SAV POLİS ÇAĞIRDI
Kendi adamı bile kendisine o koltuğu sağlayan Önder Sav bile polis çağırmak zorunda kaldı. Yaşananlar tam olarak bu oluyor. Kayyum bizim anladığımız gibi belediyelere atanan kayyum gibi değil ama devlet müdahale etsin mahkemeler gelsin baksın şekline döndü. Kibarca çağrılar yapıldı, değişim istediler buna bir de İmamoğlu'nun üslubu, şahsi korkaklığı eklendi, acayip işler oldu siteler kurdular ama sonuç itibarıyla CHP'nin bir an önce mahalli seçimlere giderken hangi fikir ile gideceğinin belirli olması lazım. Yeni ekibin bir an önce belli olması lazım. Kılıçdaroğlu bunu bir türlü anlamıyor en sonunda işte polis çağırmak zorunda kaldılar.
ÖZGÜR ÖZEL'İN "DEVRİM ŞART" ÇIKIŞI
Aday olmak isteyen isimler var. Bunlardan birkaçı takiye aday. Bence Özgür Özel bu isimlerden birdir. 'Ben koltuğa getir bir süre sonra sana devrederim' anlayışı var gibi duruyor. Aslında bir cins hülle adayı. Burada asıl aday açık ve seçik şekilde Ekrem İmamoğlu'dur. Ama Ekrem İmamoğlu çekiniyor bunu ortaya çıkıp söyleyemiyor. Yiğitçe, erkekçe ve mertçe 'ben adayım' diyemiyor. CHP'de fikriyatsız bir ortam var ve son seçimlere böyle gittiler. Ortaklarından çekindikleri için ideoloji ortaya koyamıyorlar. "Değişim" diye site kurup "bu kadar insan girdi" diye parti yönetilir mi? Böyle bir lider seçimi olur mu? Esnaf odasına bile böyle başkan seçilmez. CHP'de ciddi bir lider eksikliği vardı.