Başkan Erdoğan'ın Körfez turu hangi ekonomik fırsatları sunacak?
Başkan Recep Erdoğan'ın Körfez ülkeleri ziyaretinde anlaşma haberleri gelmeye başladı. Ziyaretin ilk durağı olan Suudi Arabistan ile yatırım, savunma, enerji, ve iletişim alanında anlaşmalar imzalandı. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Suudi iş adamlarına "Türkiye'ye yatırım yapın" çağrısında bulundu. Suudi Arabistan ile ticaret hacmi hedefi 30 milyar dolar. Peki Körfez turu neleri değiştirecek? Körfez turunun ekonomik anlamda sonuçları neler olacak? Körfez ülkeleriyle ticaret hacminde nasıl bir artış bekleniyor? Gelişmeleri Orta Doğu Araştırmaları Merkezi ORSAM Körfez Çalışmaları Koordinatörü Gökhan Ereli değerlendirdi.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın Körfez ülkeleri turunun ilk durağı olan Suudi Arabistan'da yeni anlaşmalar imzalandı. Başkan Erdoğan ve Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman başkanlığında heyetler arası görüşmeler yapıldı. Türkiye ile Suudi Arabistan Krallığı arasında doğrudan yatırımın teşvik edilmesine ilişkin mutabakat zaptı, iki ülkenin savunma bakanlıkları arasında işbirliği ve enerji alanındaki anlaşmalara imza atıldı.
Körfez turu kapsamında Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu tarafından hayata geçirilmesi planlanan iş forumlarının ilki Cidde'de gerçekleştirildi. Suudi Arabistan-Türkiye İş Forumu her iki ülkenin iş dünyasından yoğun ilgi gördü. Etkinlikte konuşan Ticaret Bakanı Ömer Bolat Suudi iş adamlarına "Türkiye'ye yatırım" yapın çağrısında bulundu. Türkiye'de 1400'den fazla Suudi şirketi bulunduğunu belirten Bolat; "Biz daha fazla Suudi yatırımcı ve şirketi Türkiye'ye bekliyoruz." dedi.
Peki Körfez'de masada hangi anlaşmalar var? Erdoğan'ın körfez turunda hangi yeni anlaşmalara imza atılacak? Başkan Erdoğan'ın "Körfez Turu" ticaret hacmine nasıl yansıyacak? Suudi Arabistan, Katar ve BAE ziyareti nasıl sonuçlanır? Gelişmeleri Orta Doğu Araştırmaları Merkezi ORSAM Körfez Çalışmaları Koordinatörü Gökhan Ereli değerlendirdi.
Gökhan Ereli'nin canlı yayında öne çıkan sözleri:
"Genel bir değerlendirme yaparsak; son dönemde Türk dış politikasında bir dinamizm var. Seçim sonra yenilenen Kabine ile birlikte dış politikada önemli konulara geliniyor. NATO zirvesi gerçekleştirildi, Batı kurumları ile görüşmeler yapıldı. Bunların devamında ise Körfez ülkelerine ziyaretler yapılıyor. Bu ziyaretin ilk hedefinin Orta Doğu ve İslam ülkelerinin sorunları ile ilgilenmek olduğunu söylemek gerekir. Türk dış politikası açısından gerek Orta Doğu gerek İslam dünyası önemli bir yere sahip. Burada Türkiye ile Körfez ülkelerinin ilişkilerinin geliştirilmesi de hedefleniyor.
TİCARETTE HEDEF 30 MİLYAR DOLAR
Suudi Arabistan ile Türkiye arasında imzalanan anlaşmalar ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu'nun liderlik ettiği diğer görüşmeler oldu. İki ülke arasında karşılıklı ticaretin 30 milyar dolara çıkarma hedefi var. Doğrudan yatırım alanında, medya ve iletişim alanında, savunma iş birliği alanında Türkiye ve Suudi Arabistan ilişkilerinin gelişmesinin mümkün olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
SADECE PARA TAKASI ANLAŞMALARI YOK
DEİK'in düzenlediği iş forumunda 600 milyon dolarlık bir anlaşma imzalandı. Burada 16 kadar anlaşmanın imzalandığını gördük. Özellikle Suudi Arabistan, BAE ve Katar gibi ülkelerin Türkiye ile sadece swap anlaşmaları yapan yani para takası yapan ülkeler olduğunu söylemek doğru değil. Körfez ülkelerinin kendi ekonomik kaynaklarını çeşitlendirme gereği adımlar atılıyor. Suudi Arabistan'da yürütülen projelerde inşaat sektöründe buna ihtiyaçları var. İlişkiler sadece petrol anlamında ilerlemeyecek. Plastik, kimyasal, demir, çelik gibi sektörlerde bunlar artarak devam edecek.
BÖLGE İSTİKTARI İÇİN KRİTİK
Türkiye'nin bölgeye yapacağı yatırımlar var. Körfez ülkelerinden bahsederken ortada yanlış algılar var. Sanki tek taraflı yatırım akışı olacak gibi görünüyor ama burada Türkiye'nin yatırımları olacak. Bunlar bölge istikrarı açısından da çok önemli bir gelişme. ABD'nin bölgeden çekilmeye başladığı Rusya ve Ukrayna arasında savaşın olduğu Çin'in de yumuşak gücünü siyasi ve askeri güce dönüştürdüğü ortamda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın düzenlediği ziyaret tam anlamıyla yerinde ve Türkiye'nin dış politikasındaki dinamizmi göstermek açısından çok önemlidir.
KATAR İLE İTTİFAK FARKLI KONUMDA
Türkiye'nin Katar ile de çok farklı bir ilişki yönü var. Türkiye ile Körfez ülkeleri arasında konsolidasyonun sağlandığını görüyoruz. Katar ile ise burada farklı bire yere sahip. Türkiye ve Katar ittifakı son 15 yılda en önemli ittifaklardan biridir. Bu zamanda hem ekonomik olarak hem dış politika olarak hem de diğer konularda 2 ülke ciddi bir ortaklık gösterdi. Bugünkü ziyaretle beraber yatırım anlaşmalarının imzalanmasına ve ikili ticareti artırılmasına yönelik faaliyetlerin artacağını göreceğiz."