Muhalefette yaprak dökümü! CHP ve İYİ Parti’de neler oluyor? İstifa ve koltuk savaşları…
28 Mayıs seçimlerinde büyük bir hezimete uğrayan muhalefet tel tel dökülüyor. İYİ Parti cephesinde önemli isimler Meral Akşener’i topa tutarak istifa ederken Kemal Kılıçdaroğlu’na ise manevi oğlu Ekrem İmamoğlu “değişim” adı altında bayrak açtı. Özgür Özel ise “sorumluluktan kaçmam” diyerek Kılıçdaroğlu’nun koltuğuna göz koydu. Peki muhalefet cephesinde neler oluyor? İYİ Parti ve CHP içerisinde yaşananlar ne anlama geliyor? Gelişmeleri A Haber canlı yayınına katılan iletişimci yazar Ali saydam ve gazeteci Murat Özer değerlendirdi.
Ali Saydam'ın canlı yayında öne çıkan sözleri:
"Seçim öncesi de dile getirdiğim gibi ben onlara zaten ilkesiz birlik cephesi diyordum. Türkiye'de enteresan bir durum var. Seçim öncesi deliler gibi Kılıçdaroğlu'nu destekleyen ve bu ittifakın demokratik bir yapı olduğunu söyleyenler şu anda Kılıçdaroğlu'na veryansın yapıyor. Sanki daha önce bunları hiç savunmamış gibi hareket ediyorlar. Geçmişte söyledikleri sözlerden de asla bahsetmiyorlar. Bu tutarsızlık Türkiye'de çok vahim bir durumda. Biz bunların böyle olacağını daha önceden söyledik.
Bunların ilkeleri yok stratejileri yok ortada sadece taktik var. Bunların tek taktikleri Erdoğan'ı devirmekti. Muhalefetteki sapır sapır dökümlerin nedeni de 2. bir tutarsızlığın örneğidir. Dünyanın neresinde olursa olsun bırakın 13 seçimi arka arkaya kaybetmeyi 1 seçim kaybeden lider istifa ediyor. Bunun siyasi hesabını hemen veriyor. Türkiye'de 13 kez kaybetmiş olan Kılıçdaroğlu hala direniyor. 'Hiçbir zaman aday olmadım' diyor. Bu tarz kıvırmaları bizim milletimiz pek zatın almaz. Herkeste biliyor ki o masayı oluşturmasının sebebi kendi adaylığının kabulünü sağlamak. Bunun için bir taktik yaptığını herkes gayet iyi biliyor.
Muhalefetteki dökülmenin kilit nedeni sorumluların sorumluluk üstlenmemesinden kaynaklanıyor. İşte dağılmanın sebebi tam olarak budur. Yani TBMM'de İstiklal Marşı'nı söylemek istemeyen bir grupla aynı yolu yürürseniz sonuç bu olur. Devlet Bahçeli'nin 'Bülbül güle götürür, karga çöpe götürür' sözleri bu konuda mükemmeldi. İşte İstiklal Marşı'nı okumayan devleti temsil eden Cumhurbaşkanı salona girdiği zaman ayağa kalkmayan böyle saygısızlık yapan ülkenin bölünmez bütünlüğünü hiçe sayan Kandil'e bağlılığını her zaman dile getiren grupla yürürseniz bu millete bunu yediremezsiniz.
Bunlar yenilgi yenilgi büyümüyor. 13 seçim kaybetti işte ortada bir şey olduğu yok. Bunu görenler de istifa ediyor. CHP'de adaylık mücadelesi şimdiden başladı."
Gazeteci Murat Özer'in değerlendirmeleri:
"Seçimde Kılıçdaroğlu'nu destekleyenler aslında adaylığına karşı çıktılar. İmamoğlu ve Yavaş'ın adaylığının daha önemli olabileceğini söyleyip başka başka isimler konuştular. Ancak aday olunca tartışmalar bitti ve demokrat dede oldu. Ondan daha özgürlükçü aday olmayacağını söyleyip övmeye başladılar. Büyük hezimetin sonrasında ise Kemal Kılıçdaroğlu'dan daha kötü bir aday olamaz noktasına geldiler.
CHP'ye yol gösteren gazeteciler, kişiler, sosyal medya fenomenleri, sanatçılar, komedyenler 2 yıl boyunca önemli bir kimliğe büründüler ve biz bunları dinledik. CHP'li siyasetçilerden daha çok konuştular. Doğal olarak onların tutarsızlığıyla hareket edince siyasi partiler ortaya bu sonuç çıktı. Herkesi suçluyorlar. Aslında suçlamadıkları tek şey ise kendileri ve nerede hata yaptıkları konusudur. İşte bu konuda tek bir şey yapmıyorlar.
Şu anda hem Kılıçdaroğlu'nu hem Akşner'i kıyasıya eleştirenler var ve herkes bir koltuk kapmanın derdinde. Eleştirip ayrılanlarda koltuk sahibi olmadıkları için gidiyorlar. Çünkü hepsine pek çok vaat verdiler ama tabi bunlar gerçekleşmedi. Topyekün hezimete uğradıkları için hepsi mağlup oldukları için hiçbir şey alamadıkları için ortada koltuk makam hiçbir şey kalmadı. Her şeyi eleştiriyorlar ama kendi durdukları siyasi noktayı eleştirmiyorlar. Kılıçdaroğlu faturayı kırsala yani köylüye kesti."