Türkiye’nin kayıp yılları! Güneş Motel’de bakanlık pazarlığı
Türkiye darbelerle süreciyle başlayan ve koalisyon hükümetleriyle devam eden süreçte kalkınmadan ve yatırımdan uzak kaldı. 1961’den başlayan süreç 2002 yılına kadar sürdü. Siyasete kara leke olarak geçen konulardan biri ise Güneş Motel’de yapılan bakanlık pazarlıklarıydı. O dönemde yaşananları A Haber’e konuk olan Yeditepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Furkan Kaya anlattı.
Şu dönemde kalkınma hamleleri ve yatırımları ile dünyanın takip ettiği mega projelerle adını tarihe yazdıran Türkiye'nin kaderi bir zamanlar çok farklıydı. 1961 yılında darbelerden sonra başlayan süreç kaosu beraberinde getirdi.
CHP'nin iktidar olmasını isteyen vesayet sandıkta milletin iradesini çiğneyecek her yola başvuruyordu. Sandıkta aradığını bulamayan CHP ise pazarlıklarla iktidar olma yolunda çalışıyordu. Türkiye koalisyonlar dönemini getirdiği geri kalmışlığı sonuna kadar yaşıyordu.
Vatandaş kalkınmanın yatırımın ne olduğunu bilmeden radyo ve TV'lerde hükümet pazarlıklarını izliyordu. Gazete manşetleri ise o dönemin kaosunu yansıtıyordu. Güneş Motel'de bakanlık pazarlıkları Türk siyasi tarihine leke olarak geçiyordu. İşte o dönem yaşananları A Haber'e konuk olan Yeditepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Furkan Kaya anlattı
Doç. Dr. Furkan Kaya'nın öne çıkan sözleri:
"1977 Haziran seçimleri ile beraber CHP çoğunluğu elde edemedi ve koalisyon hükümeti kurmak zorunda kaldı. Koalisyon kuracağı ortaklar buna yanaşmadığı için azınlık hükümeti kurdu. Bu da güvenoyu alamadı ve 2. Milliyetçi Cephe Hükümeti'ne giden süreç başladı. Bu dönemde meşhur Güneş Motel olayları namı diğer 12'ler olayları yaşandı.
2. MC hükümeti kurulduktan sonra Bülent Ecevit yeni bir hükümet programı ve yeni hükümet hazırlıları yapmaya başladı. Özellikle Adalet Partisi yerel seçimlerde biraz güç kaybına uğruyor ve Süleyman Demirel'e karşı çatlak sesler yükselmeye başlıyor. Parti için muhalefetin oluştuğunu görüyoruz. Bülent Ecevit burada kurnazca davranıp bu çatlaktan faydalanarak vekillere görüşüp hükümeti düşürme planları yapıyor.
Süleyman Demirel'in meşhur 'Bulsunlar 226'yı devirsinler' sözü burada ortaya çıkıyor. 2. MC tarihte gensoru ile düşürülen ilk hükümet özelliğini alıyor. İşte bu Güneş Motel görüşmeleri sayesinde oluyor. Bülent Ecevit AP'li 12 vekille gizlice görüşüyor. Burada Ecevit hükümeti devirmek için AP'li vekillere yeni kurulacak hükümette bakanlık vaat ediyor. Koltuk pazarlığı hiç hoş olmayan bir durum. 2018 yılında CHP, İYİ Parti'ye grup kurması için 15 vekil vermişti. Böyle bir ticaretin böyle bir pazarlığın olduğunu gördük. Güneş Motel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ayteki Kotil'e ait. Belediyeye ait bir misafirhane yani. Türk halkı burada yapılan pazarlıkları hoş karşılamıyor.
11 vekilin AP'ten kopup CHP'ye geçerek gensoru ile hükümeti devirmeleri sonrasında Ecevit yeni hükümet çalışmalarına giriyor. Ecevit yeni görevini can güveliği ve asayişi sağlamak olarak tanımlıyor. 1970'lerde sağ sol olaylarının başlaması süreç içinde Türkiye'yi 1980 darbesine giden yolu hazırlamasında bu siyaset karmaşasının büyük etkisi var. Bu bakanlık pazarlıkları siyaseten çok yanlış ve bu sonrasında kabul edildi.
Hangi bakanlık kime neye göre verildi? Bu konuda uzman mı? Biz bunu 2018 yılında yaşadık. Sırf hükümeti düşürmek için bakanlık pazarlıklarına girilmesi çok büyük yanlış. Yeni kurulan hükümette Süleyman Demirel, Bülent Ecevit'i başbakan olarak görmüyor ve hükümet lideri olarak hitap ediyor. Güneş Motel görüşmeleriyle AP devriliyor. Ecevit'in kurduğu bu azınlık hükümetinin de çok uzun ömürlü olduğunu gömüyoruz. İstifa eden milletvekillerinden Ahmet Karaaslan 'Biz Süleyman Demirel'i devirmek için CHP'yi desteklerken aslında MCP'ye planlanan askeri darbeyi 2 sene geciktirdik.' diyor. Bu ne demek sizin askeri darbeden haberiniz mi vardı? Eğer Demirel'i deviremezseniz darbe olacak şeklinde bir muhtıra veriliyor aslında burada.
Güneş Motel hükümeti 6 ay kadar sürüyor. Bu dönemi yaşayanlar bile hükümetleri karıştırıyor. Bir hükümet kurulurken aynı zamanda devrilme hesapları yapılıyor. Böyle kaotik bir süreç var. Bakın gazete manşetlerine başbakanlık ofisinden belgeler çalınıyor. İşte böyle bir dönem yaşıyor Türkiye. Otorite ortadan kayboluyor. Ajanlar sızarak başbakanlıktan belge çalabiliyor.
Bülent Ecevit'in azınlık hükümeti çok kısa sürede devriliyor. Yerine 3. MC kuruluyor. Rahmetli Necmettin Erbakan bunu kerhen destekliyor. Tabi orada MSP'nin desteği ile kurulan bir azınlık hükümeti var. Erbakan, Süleyman Demerel'i isteksiz şekilde destekliyor. Çok ciddi bir kaos dönemi yaşanıyor. Art arada gelen faili meçhul cinayetler başlıyor. 12 Eylül 1980 sabahı ordu yönetime el koydu. Aslında Türkiye bundan sonra daha gayrimilli durumların içine sürüklendi. Türkiye'de askeri darbelerin arkasında muhakkak bir dış destek vardır. Her darbenin arkasından bunlar çıkar. Yabancı basında Kenan Evren güzellemeleri var. Askeri yönetimi alkışlayan bir basın var. TIME dergisi Kenan Evren'i Türkiye'yi kurtarmış gibi gösteriyor."