"Fatura ödemeyin" çıkışı suça teşvik mi? Sokak siyaseti ile ne amaçlıyorlar?
Samsun ve Edirne’de anıtlara karşı eylemler yapıldı ardından HDP’nın faturalar üzerinden provokasyon girişimi oldu. Son olarak CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu “faturaları ödemeyeceğim” çıkışı ile sivil itaatsizlik çağrısı yaptı. Kılıçdaroğlu'nun sivil itaatsizlik çağrısına hukukçular ne diyor? Kılıçdaroğlu anayasal suç mu işliyor? Türkiye'yi 90'lara döndürme planı mı? Kılıçdaroğlu'nun zamanlaması neyin işareti? Ana muhalefet milleti neden devlete karşı isyana teşvik ediyor? Siyaset gündeminin öne çıkan başlıklarını A Haber canlı yayınına katılan AK Parti İstanbul Milletvekili Hasan Turan, Daily Sabah gazetesi yazarı Merve Şebnem Oruç ve gazeteci Hakkı Öcal değerlendirdi.
AK Parti İstanbul Milletvekili Hasan Turan'ın açıklamaları:
"Kemal Kılıçdaroğlu'nun sözleri tam olarak antidemokratik bir tutumdur. Kanunsuzluğa teşviktir. Sivil siyaset ile hiçbir şekilde bağdaşmamaktadır. Vatandaşları açık şekilde kanunsuzluğa teşvik etmektedir. Bir siyasi parti genel başkanı olarak kendisini de inkar etmektedir. Elinde her türlü siyasi imkan varken 'faturalarımı ödemeyeceğim' diyerek vatandaşları hukuksuzluğa teşvik etmiştir.
Bu yaptıkları devlet adamlığıyla, sorumlu siyaset anlayışıyla hiçbir şekilde bağdaşmaz. Eğer herkes elinde faturaları ile bunu yaparsa orada kamu düzeni olmaz ve kanun uygulamak ve yürürlükte tutmak mümkün değildir. Birtakım politikalarla ilgili ortaya bir tepki koyabilirsiniz. Ama 'ödemiyorum' demek başka bir seviyedir.
Kemal Kılıçdarıoğlu'nun vatandaştan bir farkı yoktur. Vatandaşlar belediyeden ya da merkezi hükümetten gelen faturaları ödüyorlar. Ödemeyenin elektriği kesiliyor. O da faturasını ödemezse diğer vatandaşlar gibi hiçbir şekilde ayrıştırmadan elektriği kesilmelidir. O zaman ne olacak? Böyle 'ödemiyorum' gibi bir davranış şekli olamaz.
Açıkça toplumda kaos çıkarmaya yönelik bir açıklama ve tutumdur. Gerilimden hiçbir şekilde sonuç çıkmaz, o gerilimi üretenler o gerilimin altında kalır."
Merve Şebnem Oruç'un öne çıkan sözleri:
"Sivil itaatsizlik yorumları çabuk yapıldı. Bunlar konuşulduğunda aklımıza anarşinin gelmesi lazım. Gandi bir ekolü temsil ediyor bir bağımsızlık mücadelesinin lideri olarak öne çıkıyor. Burada böyle bir durum yok. Kemal Kılıçdaroğlu'nun yaptığının bununla alakası yok. Kendisini Gandi'ye benzetenler olduğu için bunları ifade ediyorum.
Demokrasinin olduğu yerlerde, hukukun üstünlüğünün olduğu yerlerde sivil itaatsizlik hoş karşılanmaz. Kemal Kılıçaroğlu gibi kendinizi anlatacak her türlü imkanınız varsa zaten bu tarz eylemlere başvurmazsınız. 'Faturalarımı ödemeyeceğim' çıkışıyla İngiliz trenlerinin önüne yatmayı aynı şey olarak düşünemeyiz.
'Ödemeyeceğim' çıkışıyla yanlış bir kapıyı açıyorsunuz. Ben bunun bir anarşist bir tavır olduğunu düşünüyorum. Kemal Kılıçdaroğlu'nun iktidar olduğunda 'faturaları nasıl düşürürsünüz?' sorusuna cevap vermek yerine bunları yaparak basite kaçtığını düşünüyorum. Buna halkçı bir eylem diyemeyiz. Halkçılıkla popülizm Türkiye'de çok karıştırılıyor.
Halkın çıkarlarını düşünüyormuş gibi yapmaya çalışıp ama aslında gerçeklerden uzak ve gündemi meşgul etmenin ötesinde karşılığı olacak bir eylem değil. Buradan vatandaşa fayda nereden gelecek? Kemal Kılıçdaroğlu'nun öncesinde bu tarz çağrıları oldu ve hiçbirine kulak asılmadı."
Gazeteci Hakkı Öcal'ın sözleri:
"Bu çağrı Soros'un 'Renkli Devrimler' el kitabında geçen maddelerden bir tanesi. Yani Ukrayna'yı iç savaşın içeresine sürükleyen neredeyse Avrupa savaşına yol açmak üzere olan meşhur Soros kalkışmalarının el kitabında bir yeri var. İşte burada Gezi olaylarını hatırlayın.
Gezi'de katılım gençlerden geldi. Bu insanlar belirli bir yerde toplandılar ve onlara bu konu çevre koruması ve ağaç olarak lanse edildi. Sonra bunu çevirmeye çalıştılar 'mesele ağaç değil siyaset' diye ama o zaman da iş bitti. Bu harekete Taksim esnafından kimse katılmadı veya İstanbul'dan bir katılım olmadı.
'Faturamı ödemeyeceğim' çağrısı! Eğer Kılıçdaroğlu bilinçli şekilde sivil itaatsizlik çağrısı yapsaydı bunun karşılığı olurdu. Bu konuda reaksiyon alamaz çünkü Türk halkı faturasını ödeyen devletine, hükümetine ve belediyesine bu konuda saygılıdır. Ben halkımızın böyle bir sivil itaatsizlik göstereceğini sanmıyorum.
Kendi partisi bile bunun kişisel bir çağrı olduğunu ve kurumsal olarak bunu desteklemediğini ilan etti. Bunun adı komikliktir. Bu 7 partinin planı ve programı yok. Bunlar ortaya bir plan koymuş değiller."