Pasifik’te yeni güç mücadelesi: ABD ve Çin karşı karşıya!

ABD ve Çin arasındaki rekabet, Tayvan üzerinden yeni bir kriz noktasına mı dönüşüyor? Pasifik’te güç dengeleri değişirken, ABD, Tayvan’a olan desteğini artırmayı sürdürüyor. Çin, Tayvan üzerindeki baskısını her geçen gün artırsa da, ABD'nin desteğini alan Tayvan'dan çok konuşulacak bir hamle geldi. Bölgedeki gerilim tırmanırken, Tayvan devlet televizyonunda yayınlanan Çin adına yapılan bir casusluk soruşturması dikkat çekti. Küresel siyasetteki bu gelişmeler bize ne anlatıyor? Konuya ilişkin son gelişmeler, A Haber’de canlı yayınlanan ve Haktan Uysal’ın sunduğu Aklın Yolu programında ele alındı.
Dünya siyasetinde, Çin ve ABD arasındaki gerilimin bir krize dönüşüp dönüşmeyeceği, A Haber canlı yayınında ele alındı. Programda, Akademisyen ve Siyaset Bilimci Prof. Dr. Muharrem Ekşi ile SETA Araştırmacısı Doç. Dr. M. Hüseyin Mercan, son gelişmeleri değerlendirdi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yapılan görüşmeler ele alınırken, Trump'ın Zelenskiy'e yaptığı baskıya benzer şekilde, Tayvan üzerinden Çin'e de baskı yaptığı iddiaları gündeme geldi.
EKŞİ: "ABD-ÇİN REKABETİ KÜRESEL DENGEYİ BELİRLEYECEK"
Akademisyen ve Siyaset Bilimci Prof. Dr. Muharrem Ekşi, küresel siyasetteki en önemli güç dengesinin ABD ve Çin arasındaki rekabet olduğunu vurguladı. Dünyada iki büyük gücün varlığından söz eden Ekşi, Çin'in birçok stratejik alanda ABD'yi geride bıraktığını belirtti. Bu durumun en çarpıcı göstergelerinden birinin, eski ABD Başkanı Donald Trump'ın geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamalar arasından, 'Çin, gemi üretimi konusunda bizi geçti. Bizim de artık gemi yapımına başlamamız lazım.' söylediğini belirterek konuya genişletti.
"EN BÜYÜK MÜCADELE ASYA-PASİFİKTE"
Ekşi, Pasifik Okyanusu'nda ABD'nin gücünü kaybetmeye başladığını ve Çin'in burada hakimiyet kurduğunu ifade etti. Amerika'nın küresel ölçekteki "grand stratejisi"nin artık Çin'e odaklandığını belirten Ekşi, bu rekabetin en büyük mücadele alanının Asya-Pasifik olacağını dile getirdi.
ABD-Rusya geriliminden sonra şimdi de Çin-ABD krizi kapıda mı? / EKRAM GÖRÜNTÜSÜ
KÜRESEL SİYASETTE ABD-ÇİN İLİŞKİLERİ KRİTİK ÖNEMDE
ABD ve Çin arasındaki ilişkilerin küresel siyasetin temel belirleyicisi olduğunu söyleyen Ekşi, bu gerilimin başka bölgelerde de etkisini gösterdiğini belirtti. Trump ve Putin arasındaki söz düelloları ile Ukrayna'daki savaşta yaşanan gelişmelere dikkat çeken Ekşi, "Tüm bunlar gösteriyor ki küresel siyaset büyük bir değişim ve dönüşüm sürecinden geçiyor. Mevcut belirsizlik ortamında güç dengeleri henüz tam olarak oturmuş değil. Ancak önümüzdeki süreçte ABD-Çin ilişkileri, küresel siyasetin denklemlerini belirleyen en önemli faktör olacak." ifadelerini kullandı.
MERCAN: "ABD, KÜRESEL TEHDİDİ UZAK DOĞU'DA GÖRÜYOR"
SETA Araştırmacısı Doç. Dr. M. Hüseyin Mercan, küresel siyasette ABD ve Çin arasındaki gerilimin giderek arttığını belirtti. Mercan, ABD'nin uyguladığı kuşatma siyasetinde Trump'ın agresif tutumunun bu stratejiyi zayıflattığını ifade etti. Tayvan'ın, bu kırılmaların yaşanacağı en kritik noktalardan biri olarak görüldüğünü vurgulayan Mercan, "Çin ile Amerika karşı karşıya gelecek. Bu bir ekonomik savaş mı olacak? Yoksa vekaletler üzerinden bir konvansiyonel savaş mı göreceğiz?" sorusunu gündeme getirdi.
Hüseyin Mercan: ABD, küresel tehdidi Uzak Doğu’da görüyor / EKRAN GÖRÜNTÜSÜ
Tayvan devlet televizyonunda yayınlanan bir casusluk soruşturmasına ilişkin bilgiler aktarılırken Çin'in sık sık yayınladığı işgal simülasyonları da bölgenin kırılgan yapısını gözler önüne serdi. Mercan, ABD'nin Çin'e karşı nasıl bir hamle gerçekleştireceğinin küresel siyasetin en önemli sorularından biri olduğunu dile getirdi.
Trump'ın genel stratejisini değerlendirirken, onun barış dönemlerinde kârı maksimize etmeye çalışan, savaş dönemlerinde ise zararı minimize etmeye odaklanan bir lider profili çizdiğini belirten Mercan, küresel siyaset açısından bu yaklaşımın etkilerini analiz etti. Rusya-Ukrayna Savaşı, Gazze, Ortadoğu'daki gelişmeler ve Suriye gibi birçok dosyayı yan yana koyduğumuzda, ABD'nin artık öncelikli tehdit olarak İslam dünyasını değil, Uzak Doğu'yu gördüğünü ifade etti. "ABD, İslam dünyası tehdidinden çıkarak artık bir Uzak Doğu tehdidinin başladığına inanıyor." şeklinde konuştu.
