Türkiye'nin "3. Dünya Savaşı planı" ne? Uzman isimler A Haber'de değerlendirdi: Ordumuz atalarımızdan gelen vatan sevgisinin çelikleşmiş ifadesi...
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Üçüncü Dünya Savaşı ihtimalinin göz ardı edilmemesine dair açıklamalarının ardından Milli Savunma Bakanlığı kaynaklarından bu yönde bir mesaj geldi. “Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarında olduğu gibi topyekûn bir risk var mı derseniz tabii ki bir ihtimal var diyen kaynaklar, “Üçüncü dünya savaşı gibi karanlık bir tabloyu başta ülkemiz olmak üzere kimse istemez, ama Ordumuzun da her türlü senaryoya hazır olduğunu belirtmek gerekir” açıklamasını yapmıştı. Bölgesel ve küresel savaş gerginliği gündemdeki sıcaklığını korurken, uzman isimler A Haber'de Türkiye'nin olası bir savaşta neler yapacağını değerlendirdi. İşte detaylar...
MSB kaynakları, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın Üçüncü Dünya Savaşı ihtimalinin göz ardı edilmemesine dair açıklamalarına yönelik gelen sorulara yanıt verdi.
Bakanlık kaynakları, üçüncü dünya savaşı gibi karanlık bir tablonun istenmediğini, ama her türlü senaryoya hazır olunduğunu belirtti.
Bakanlık tarafından yapılan açıklamada: "Birinci ve ikinci dünya savaşlarında olduğu gibi topyekûn bir risk var mı derseniz tabii ki bir ihtimal. Biz MSB olarak savunma ve güvenliğimize yönelik değerlendirmelerimizi yapıyor ve güncellenmesi gereken bütün planlarımızı yeni değerlendirmeler ışığında yapıyoruz. En hazırlıklı ülkelerden biri olduğumuzu da rahatlıkla söyleyebiliriz. TSK zaten dinamik bir ordu. Birçok coğrafyada sürekli faaliyetler icra eden bir ordu. Kendi planlarını, kendi lojistiğini test etmiş onaylatmış bir ordu. Dünyanın birçok noktasında barışı destekleme faaliyetleri de yapıyor. Üçüncü dünya savaşı gibi karanlık bir tabloyu başta ülkemiz olmak üzere kimse istemez, ama ordumuzun da her türlü senaryoya hazır olduğunu belirtmek gerekir."
TÜRKİYE SAVAŞ HAZIRLIĞI MI YAPIYOR?
Bölgesel savaş dünyanın gündemindeki sıcaklığını korurken, üst üste 3. Dünya Savaşı'na yönelik gelen açıklamalar, A Haber ekranlarında detaylandırıldı.
Gazeteci Abdulkadir Selvi:
Bu endişeyi taşımamak mümkün değil. 2. Dünya Savaşı öncesinde olduğu gibi göstergeler adım adım 3. Dünya Savaşı'na doğru sürüklendiğimiz gösteriyor.
Elbette ki biz bu endişeleri taşıyoruz. Ancak devleti yönetenler endişe taşımak durumunda değiller, aynı zamanda da tedbir almak durumundalar.
Türkiye'nin sürekli olarak terörle mücadelede etkin bir ordusu var. TSK dünyanın sayılı birkaç ordusundan bir tanesi. Yurt dışında halen daha devam eden operasyonları olan bir ordu… Öte yandan yerli ve milli silah sanayide önemli ölçüde geliştik. Bölgesel savaşların kaderlerini değiştirecek çapta silahlara sahip olduğumuz bir gerçek.
Türkiye sürekli hazır halde bulunan bir ülke. Diğer tarafta PKK ve DEAŞ ile yürüttüğü mücadelelerle sınır ötesi operasyonları olan bir ülke. Sadece güçlü ordu değil Türkiye'nin güçlü bir liderliği de söz konusu.
Gazeteci Mete Sohtaoğlu:
Bunun işaretlerini Cumhurbaşkanımız daha önce vermişti. Dünya kamuoyuna kıymetli birkaç uyarısı vardı. Birincisi, BM'nin işlemiş yapısına yönelik 'Dünya 5'ten büyüktür' sloganı… Şu an yaşadığımız sorunlara Türkiye'nin bu anlamda yapıcı bir duruşu olmuştu. Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın BM'de kaldırdığı bir haritada vardı… 'İsrail'in sınırları neresidir?' sorusu aslında bu dönemin başlangıcıydı…
Amerikan'ın İsrail üzerinden 'Netanyahu küstü… Biden silah vermem' dedi gibi meselelerle uluslararası kamuoyu oyalanırken çok ciddi bir planı uygulanıyor.
Bizi bekleyen tehlike meselesinde, 1. Ve 2. Dünya Savaşı'ndaki gibi tarafsız kalamayacağımız bir duruma gelebiliriz. Türkiye'nin sınırında değil o yüzden bizi ilgilendirmez gibi bir durum yaşamıyoruz. ABD'nin Orta Doğu'da ne işi var? Avrupa'daki devletin Orta Doğu'da ne işi var? Herkes mi doğal gaz peşinde? Bu böyle değil… Ben tarafsız kalacağımız bir durum olacağını düşünmüyorum. Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nin bir karşı saldırısı ile Türkiye'nin bu savaşa çekilmek isteneceğini düşünüyorum.
Şu an hem Türkiye'nin hedefleri hem de bölgenin dinamikleri çakışıyor. Biz Asya'ya Çin'e kadar uzanan yolların altyapısını oluştururken, hatta bunu barış yoluyla yapmaya çalışırken bunlara tarafsız kalacağımızı düşünmüyorum.
Emekli Kurmay Albay Dr. Eray Güçlüer:
Dinamik ordu, terörle mücadele, Kıbrıs savaşı, Kore savaşı… Dünyanın çeşitli yerlerinde faaliyet var. 12 ayrı ülkede TSK unsurları görev yapıyor. Somali'nin kıta sahasını biz koruyoruz… Bunun ötesinde ise binlerce yıllık ordu geleneği var.
Devlet kurmak kolay bir şey değil. Toplumların ulus devlet düzeyine erişebilmeleri binlerce yıl alıyor. Sosyolojik olarak ilkel devlet kalıyorlar. Bunu ilk başaran toplum biziz. Ülkesini milletini koruma noktasında en üst seviyede savaşacak güç ve kudrete sahiptir.
Dünyada en etkili silah inanmış insandır. Bizim ordumuzda bu noktada, atalarımızdan gelen vatan sevgisinin çelikleşmiş ifadesidir.