Türkiye'de yeni fay hatları ortaya çıktı! Uzman isim uyardı: 5,5 büyüklüğünün üzerinde deprem üretebilir...
Deprem uzmanı Prof. Dr. Hasan Sözbilir Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğuna vurgu yaparken, yeni yapılan araştırmalar sonucu Türkiye'de yeni fay hatlarının tespit edildiğini belirtti. Sözbilir yaptığı açıklamada "Faylarımız sürekli artacak, hiçbir zaman azalmayacak. Denizdeki faylar da gündemde. Onların da haritalandırma süreci başlamış durumda." ifadelerini kullandı.
Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğunun altını çizdi.
ÜLKE GENELİNDE HAREKETLİ BİR DEPREM AKTİVİTESİ VAR
Erzincan'da 1939 yılında yaşanan depremin ardından ülke genelinde hareketli bir deprem aktivitesi gözlemlenmeye başlandığını belirten Sözbilir, bu depremlerde binlerce vatandaşın hayatını kaybettiğini dile getirdi.
BİRKAÇ FAY HATTI BİRLEŞEREK AYNI ANDA KIRILDI
Sözbilir, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerin, birkaç fayın birleşerek aynı anda kırıldığı ender depremlerden olduğuna dikkati çekti.
YENİ FAYLARIN OLDUĞU ORTAYA ÇIKIYOR
Türkiye'nin farklı yerlerinde depremlerin yaşanmaya devam edeceğini vurgulayan Sözbilir, şöyle devam etti:
"Türkiye'de 485'in üzerinde diri fay parçası var. Bunlar 5,5 büyüklüğünün üzerinde depremler üretebilir. Hemen hemen her ilimizde fay var. Yeni yapılan bilimsel çalışmalar yeni fayların olduğunu da ortaya çıkarıyor. Faylarımız sürekli artacak, hiçbir zaman azalmayacak. Denizdeki faylar da gündemde. Onların da haritalandırma süreci başlamış durumda. MTA ve ilgili kuruluşlar tarafından yapılıyor. Bilim insanları olarak fayları tanımak için çalışıyoruz."
2000 YILI ÖNCESİ BİNALARDA SORUN VAR
Prof. Dr. Sözbilir, depreme karşı güvenli yapılar oluşturulması gerektiğini vurguladı. Özellikle 2000 yılı öncesi yapılan binalarda sorunlar bulunduğuna işaret eden Sözbilir, şunları kaydetti:
"Bazı binalar deprem yönetmeliklerine göre, olması gerektiği gibi yapılmamış. Olması gereken yerde yapılmamış, fayların üzerinde, sıvılaşmanın olduğu yerlerde yer alıyor binalarımız. Dolayısıyla onların kentsel dönüşümle yıkılması ve yeniden yapılması uzun süreden beri Türkiye gündeminde. Bina bazında yapı stoku envanteri çıkartılmalı. Binaların depreme karşı dayanımı nasıl, bunu çok iyi ortaya koymak gerekiyor. Bunlarla ilgili yoğun bir çalışma yapılıyor."