Srebrenitsa soykırımı unutulmadı! TBMM Genel Kurulunda ortak kınama bildirisi
Bosna Hersek'in doğusundaki Srebrenitsa'da yaşanan ve 8 binden fazla Boşnak sivilin acımasızca katledildiği soykırımın 28. yılında TBMM Genel Kurulunda, siyasi parti gruplarının imzasıyla Srebrenitsa soykırımını kınayan ortak bildiri yayımlandı. İşte detaylar...
Bosna Hersek'in doğusundaki Srebrenitsa'da yaşanan ve 8 binden fazla Boşnak sivilin acımasızca katledildiği soykırımın 28. yılında TBMM Genel Kurulunda, siyasi parti gruplarının imzasıyla Srebrenitsa soykırımını kınayan ortak bildiri yayımlandı.
KALBİMİZİN EN DERİNLERİNDE HİSSEDİYORUZ'
Bildiride, soykırımın 28'inci yıl dönümü hatırlatılarak, "TBMM olarak, Boşnak kardeşlerimizin bundan tam 28 yıl önce Srebrenitsa'da maruz kaldıkları soykırımı kalbimizin en derinlerinde hissediyor, Avrupa'da 2'nci Dünya Savaşı'ndan bu yana görülmemiş bir zulümle katliama uğrayan şehitlerimizin tarifi mümkün olmayan acısını en içten duygularımızla paylaşıyoruz" denildi.
İnsanlık tarihinin en kara lekelerinden biri olan Srebrenitsa Soykırımı'nın 28'inci anma yıl dönümünde şehitlerin yakınlarına ve tüm Boşnaklara taziyelerin sunulduğu ortak bildiride şu ifadelere yer verildi:
"BM Güvenlik Konseyinin 819/1993 sayılı kararıyla 'güvenlikli bölge' ilan edilmiş olan Srebrenitsa şehrinde, Temmuz 1995'te, Bosna Savaşı'nın en büyük katliamı gerçekleştirilmiştir. Bu katliamın soykırım olduğu Uluslararası Adalet Divanı'nın 26 Şubat 2007 tarihli kararıyla tescil edilmiştir. Ayrıca, Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi de kararlarında Srebrenitsa'da yaşananların soykırım olduğunu belirtmiştir. Yıldönümü vesilesiyle Srebrenitsa soykırımını bir kez daha kınıyor, rahmetli Aliya İzetbegoviç'in 'ne yaparsanız yapın ama soykırımı unutmayın. Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır' sözünden hareketle bu acıların bir daha yaşanmaması için Srebrenitsa soykırımını asla unutmayacağımızı ve unutturmayacağımızı, benzer olayların yeniden vuku bulmasına asla müsaade etmeyeceğimizi vurgulamak istiyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde grubu bulunan tüm siyasi partiler olarak yukarıdaki görüşler temelinde, Srebrenitsa soykırımını ilelebet hatırda tutmaya, Bosna- Hersek'in toprak bütünlüğünü, egemenliğini ve bağımsızlığını kuvvetle desteklemeye devam edeceğiz."
TÖRENLERİN ARDINDAN SESSİZLİK HAKİM
Bosna Hersek'in doğusundaki Srebrenitsa'da yaşanan ve 8 binden fazla Boşnak sivilin acımasızca katledildiği soykırımın 28. yılı dolayısıyla düzenlenen anma ve cenaze törenlerinin ardından Potoçari Anıt Mezarlığı sessizliğe büründü.
Soykırımın 28'inci yılı kapsamında yapılan toplu cenaze törenine katılmak üzere sabah erken saatlerden itibaren anıt mezarlığa gelen kurban yakınlarının dağılmasıyla soykırımda öldürülenlerin defnedildiği mezarlıktaki kalabalık, yerini sessizliğe bıraktı.
Bosna Hersek İslam Birliği Başkanı Husein Kavazovic'in kıldırdığı cenaze namazının ardından kimlik tespiti yapılan 30 soykırım kurbanı, Potoçari Anıt Mezarlığı'na defnedildi.
Bu yıl toprağa verilen 30 soykırım kurbanından en genci öldürüldüğünde 15 yaşında olan Elvir Salcinovic, en yaşlı kurban ise 65 yaşındayken öldürülen Nezir Muminovic oldu.
Potoçari Anıt Mezarlığı'na bugüne kadar defnedilen kurban sayısı 6 bin 751'e yükseldi.
HER ŞEY NASIL BAŞLADI?
Savaş suçlusu Ratko Mladic komutasındaki Sırp birlikleri, 11 Temmuz 1995 günü Srebrenitsa'yı ele geçirdi. Şehirde yaşayan siviller, BM bünyesinde bölgede görev yapan Hollandalı askerlere sığınarak hayatta kalmayı umsa da Hollandalı askerler onları Sırp güçlerine teslim etti.
Savaştan sonra yargılanarak aralarında Srebrenitsa soykırımının da bulunduğu birçok savaş suçundan müebbet hapse mahkum edilen Mladic'in 11 Temmuz 1995 günü söyledikleri, adeta birkaç gün içinde olacakların da habercisiydi. Sırp bayramı arifesinde şehri Sırp milletine armağan ettiklerini söyleyen Mladic, "Nihayet bu topraklarda Türklerden (bölge Müslümanları için kullanılan ifade) intikam alma zamanı gelmiştir." ifadelerini kullandı.
Nihayetinde sadece birkaç gün içinde en az 8 bin 372 Boşnak sivil katledildi, çok sayıda kadın ve çocuk evlerinden sürgün edildi.
ORMAN YOLU "ÖLÜM YOLU" OLDU
Srebrenitsa'nın işgal edilmesinin ardından şehirde yaşayan Müslümanların bir bölümü, bugünkü şehitliğin tam karşısında bulunan eski akümülatör fabrikasında konuşlanan Hollanda askerlerine sığınırken bir kısmı da orman yolundan Boşnak askerlerin kontrolündeki bölgeye ulaşmayı seçti. Orman yolunu seçenlerin de Hollandalı askerlere sığınanların da kaderi aynı oldu.
Yaşanan büyük katliamlar nedeniyle halk arasında "ölüm yolu" olarak da anılan orman yolunu seçen binlerce Boşnak, Sırp askerlerin kurduğu pusularda öldürüldü.
Hollandalı askerlere sığınanlar da eski akümülatör fabrikasındaki ilk gecenin ardından başlarına gelecekleri anladı. İlk gece fabrikaya giren Sırp askerleri kimlik kontrolünü yapıp keyiflerine göre bazı erkekleri götürürken, eşlerinden ya da oğullarından ayrılan kadınların çığlıkları duvarlarda yankılandı.
Ertesi gün Hollandalı askerlerin birkaç metre ilerisinde, kampın hemen dışında bekleyen Sırp askerleri, kadın ve çocukları otobüslere bindirirken erkekleri hemen orada ailelerinden ayırdı. Ailelerinden ayrılan erkekler, daha sonra katledilip farklı toplu mezarlara gömüldü. Kadın ve çocuklar ise yıllardır yaşadıkları evlerinden sürgün edildi.
HOLLANDA DA "KISMEN" SUÇLU
Srebrenitsalı Boşnak sivillerin medet beklediği Hollandalı Birleşmiş Milletler (BM) askerlerinin soykırımdaki rolü, aradan geçen onca yıla rağmen hala tartışılıyor.
Şehrin Sırp güçlerince işgal edilmesinin ardından çekilen ve kamuoyunun da aşina olduğu görüntülerde Hollandalı BM askerlerinin komutanı Thom Karremans'ın 11 Temmuz 1995'te bir araya geldiği Mladic karşısında el pençe durması gözden kaçmadı. Şehre giren Sırp askerlerine ateş açılması nedeniyle Karremans'ın adeta ifadesini alan Mladic'in, görüntülerin sonunda ise Karremans'a içki ısmarlaması ve ikilinin birlikte kadeh kaldırması görülüyor. Hollandalı askerlerin Srebrenitsa'dan uğurlanması öncesinde de Sırp komutanın, Karremans ve ailesine çeşitli hediyeler vermesi de bir başka detay olarak göze çarpıyor.
Tüm bu görüntülere rağmen Karremans asla yargılanmadı. Hollanda devleti ise Srebrenitsa'daki katliamdan "kısmen" suçlu bulundu. Kurban yakınlarınca 2007 yılında açılan davada, Lahey Bölge Mahkemesi, Srebrenitsa'nın işgali sırasında BM bünyesinde görevli Hollandalı askerlere sığınan 300 Boşnak sivilin Sırp askerlerine teslim edilmesinden dolayı Hollanda'yı suçlu buldu. Mahkeme, "Hollandalı askerlerin, Sırplara teslim edilen 300 kişinin öldürüleceğini öngörmesi gerektiğini" belirtti.
SREBRENİTSA'DA NE OLDU?
Srebrenitsa'nın 11 Temmuz 1995'te Ratko Mladic komutasındaki Sırp birliklerince işgal edilmesinin ardından BM bünyesindeki Hollandalı askerlere sığınan sivil Boşnaklar, daha sonra Sırplara teslim edildi.
Kadın ve çocukların Boşnak askerlerin kontrolündeki bölgeye ulaşmasına izin veren Sırplar, en az 8 bin 372 Boşnak erkeği ormanlık bölgede, fabrikalarda ve depolarda katletti. Katledilen Boşnaklar ise toplu mezarlara gömüldü.
Savaşın ardından kayıpları bulmak için başlatılan çalışmalarda toplu mezarlarda cesetlerine ulaşılan kurbanlar, kimlik tespitinin ardından her yıl 11 Temmuz'da Potoçari Anıt Mezarlığı'nda düzenlenen törenle toprağa veriliyor.
Aradan 28 yıl geçmesine rağmen 1000'e yakın soykırım kurbanının cesedine henüz ulaşılamadı.