Son dakika: Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'ndan İsveç ve Finlandiya'ya tepki! Terör varlıklarının dondurulması konusunda somut gelişme yok
Son dakika haberleri... Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu İsveç ve Finlandiya'yla 3'lü mutabakat hakkında konuştu. Bakan Çavuşoğlu açıklamasında, "Terör iltisaklı suçluların iadesi ve terör varlıklarının dondurulması konusunda somut bir gelişme yok" ifadelerine yer verdi. "NATO müttefiki olacaksak somut iş birliğini görmemiz gerekiyor" diyen Bakan Çavuşoğlu, "Bülent Keneş’in iade kararının reddedilmesi bu atmosferi ciddi bir şekilde zehirledi." dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billström'le Ankara'da gerçekleştirdikleri görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
Türkiye-İsveç-Finlandiya arasında yapılan üçlü mutabakat kapsamında İsveç'in attığı adımları ve verdiği mesajları not ettiklerini kaydeden Çavuşoğlu, anayasa ve yasalarda yapılan değişikliklerin yeni yılda yürürlüğe gireceğini söyledi.
Çavuşoğlu, İsveç'in savunma sanayi ürünlerine getirdiği kısıtlamaları kaldırdığına dair açıklamaların olumlu olduğuna işaret ederek, "Sonuçta savunma sanayi firmalarımız da her ne kadar açıklama yapsanız da bazı ürünleri ithal etmede henüz gerekli olumlu cevabı alamadılar. Yani o firmalar da yetkililerden, sizin mekanizmalarınızdan lisans alınması gerektiğini bize söylediler." değerlendirmesini yaptı.
LİSTEMİZ BELLİ
Terör bağlantılı kişilerin iadesiyle ilgili de Çavuşoğlu, "Mevkidaşımın özellikle terör örgütü PYD/YPG ile aralarına mesafe koyan açıklamaları da önemliydi. Keza PKK iltisaklı bir şahsı ülkemize sınır dışı ettiler. Bunlar doğru yönde atılan adımlardır. Ancak özellikle terör iltisaklı suçluların iadesi ve terör varlıklarının dondurulması gibi bazı konularda somut bir gelişme yok. Bizim listemizde olmayan bir kişinin iade edilmesini memnuniyetle karşıladığımızı zaten söylemiştik." ifadelerini kullandı.
Bir FETÖ mensubunun (Bülent Keneş) Türkiye'ye iadesi talebinin İsveç'te Yargıtay tarafından reddedildiğini belirten Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Bu çok olumsuz bir gelişme. Terör iltisaklı şahısların sınır dışı edilmeleri konusunda üçlü ahitnameye uygun olarak ilave adımların atılması bizim en doğal beklentimiz, İsveç ve Finlandiya'nın da ahitnameden doğan yükümlülükleridir. Üçlü ahitname hükümlerine karşı FETÖ mensupları için İsveç bir cazibe merkezi olmaya devam ediyor, faaliyetlerini devam ettiriyor. Hatta 'Oraya gidersek iade de edilmeyiz dolayısıyla rahatça yaşarız, işlediğimiz suçlardan dolayı da hesap vermeyiz' anlayışıyla İsveç'i cazip bir ülke olarak görmeye devam ediyorlar."
Çavuşoğlu, İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billström'le Ankara'da gerçekleştirdikleri görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, mevkidaşıyla son derece verimli görüşmeler gerçekleştirdiklerini kaydetti.
Billström ile daha önce NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı kapsamında Bükreş'te bir araya geldiğini anımsatan Çavuşoğlu, yeni İsveç hükümetinin Türkiye'yle ilişkilerini daha da geliştirmek istediği yönünde siyasi iradesini gördüklerini ve bunu takdirle karşıladıklarını, İsveç-Türkiye ilişkilerinde karşılıklı temasların giderek arttığını söyledi.
İki ülke liderlerinin bir araya geldiğini, teknik ve siyasi görüşmelerin devam ettiğini ve karşılıklı çeşitli ziyaretlerin olduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, teknik ve siyasi düzeyde ilişkileri gelecekte de sürdüreceklerini belirtti.
Çavuşoğlu, ekonomik ilişkilerin geliştirilmesinin önemine işaret ederek, "2. JETCO (Ortak Ekonomi ve Ticaret Komisyonu) Toplantısını da önümüzdeki süreçte gerçekleştirme konusunda prensip anlaşmasına vardık." dedi.
Bakan Çavuşoğlu, İsveç Savunma Bakanı Pal Jonson'ın da ocak ayında Türkiye'yi ziyaret edeceğini ve Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'la tüm süreçleri ele alacaklarını aktardı.
PKK İLTİSAKLI ÇEVRELERİN İSVEÇ'İN NATO ÜYELİĞİNE VE TÜRKİYE'YE KARŞI GÖSTERİLERE HIZ VERDİĞİNİ DE GÖRÜYORUZ
Mevlüt Çavuşoğlu, mevkidaşıyla görüşmelerinde İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyelik başvurularının önemli bir başlık olduğunu belirterek, İsveç ve Finlandiya'nın güvenlik endişelerini anladıklarını ve NATO'nun açık kapı politikasını desteklediklerini vurguladı.
İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya başvurusunun ardından Türkiye'nin endişelerini dile getirmesiyle başlayan süreci paylaşan Çavuşoğlu, Madrid'de Türkiye-Finlandiya-İsveç arasında imzalanan Üçlü Ahitname'de Türkiye'nin endişelerinin açıkça yer aldığına işaret etti.
Çavuşoğlu, öte yandan PKK/PYD/YPG'nin "finansman, propaganda ve eleman devşirme faaliyetlerine" devam ettiğine dikkati çekerek, İsveç'te değiştirilen kanun ve anayasanın yeni yılda yürürlüğe gireceğini, ancak yeni yılda bunlara yönelik net tavırlar görmek istediklerinin altını çizdi.
Terörle mücadelede ilave tedbirlerin her zaman alınabileceğini dile getiren Çavuşoğlu, "Hatta PKK iltisaklı çevrelerin İsveç'in NATO üyeliğine ve Türkiye'ye karşı gösterilere hız verdiğini de görüyoruz. Bu terör örgütünün İsveç'teki destekçileri, Finlandiya'daki destekçileri, onları destekleyen kişi ya da farklı ideolojilere sahip NATO'ya karşı olan siyasilerin de desteğiyle üyeliğinizi engellemek için çok ciddi bir çaba içindeler." ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, Türkiye ve Avrupa'da da PKK destekçileri ve sempatizanlarının İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliğini engellemek için çok çaba sarf ettiklerini kaydetti.
Bakan Çavuşoğlu, terörle mücadelede İsveç'ten destek beklediklerini yineleyerek, şöyle devam etti:
"Müttefik olmak istediğiniz bir ülkenin güvenlik endişelerini de anlamanızı bekliyoruz. Ayrıca terörle mücadelede de çifte standarda düşmeden hep birlikte işbirliği yapmamız gerekiyor. Sizlerin açıklamalarınızda görüyoruz ama somut adımlarda da net bir şekilde görmek istiyoruz. Atılan bazı adımları da memnuniyetle karşıladığımızı söylüyoruz, yani yok saymıyoruz. Ama henüz atılması gereken çok adım var. Önemli adım var."
Özellikle terörle mücadelede atılan adımların çok etkili olması gerektiğine işaret eden Çavuşoğlu, Türk halkının ve Meclis'in de ikna olması gerektiğini bildirdi.
KARŞILIKLI YATIRIMLAR İÇİN GÜVENLİK ANLAŞMASI
Çavuşoğlu, öte yandan mevkidaşıyla ikili ilişkileri de ele aldıklarını belirterek, İsveç'le ticaret, yatırımlar ve turizm gibi farklı alanlarda işbirliğini geliştirmek istediklerini, ikili ticaret hacminin bu yıl 4 milyar dolara yaklaşacağını, hedefin 5 milyar dolar olduğunu aktardı.
Birkaç yıl içinde bu hedefe ulaşabileceklerine inandıklarını, KOBİ seviyesinde yaklaşık 3 bin Türk firmasının da İsveç'te faaliyet gösterdiğini kaydeden Çavuşoğlu, "İsveçli şirketlerin her geçen gün ülkemize yatırım yapmak istediğini, ilgisini görüyoruz. Türk firmalarının da İsveç'te altyapı projelerini üstlenmek istediğini görüyoruz. Bununla ilgili bir genel güvenlik anlaşması imzalamamız gerektiğini bugün görüştük ve üzerinde mutabık kaldık." dedi.
BU YILIN İLK 10 AYINDA 385 BİNİ AŞKIN İSVEÇLİ TURİST ÜLKEMİZE GELDİ
Turizm konusunda da işbirliğini artırmak istediklerini vurgulayan Çavuşoğlu, "Bu yılın ilk 10 ayında 385 bini aşkın İsveçli turist ülkemize geldi. Öyle görünüyorki 400 bini aşacak yıl sonu itibarıyla. Ve 2019 rakamlarına yaklaştık." dedi.
İsveç'in 1 Ocak itibarıyla Avrupa Birliği (AB) dönem başkanlığını üstleneceğini hatırlatan Çavuşoğlu, mevkidaşının kendisiyle dönem başkanlığı önceliklerini paylaştığını ve bunların hepsinin bugünün gerçeklerini yansıtan öncelikler olduğunu bildirdi.
Çavuşoğlu, AB'nin daha etkin bir kurum olması gerektiğini belirterek, AB'nin son zamanlarda bazı Türk ihraç ürünlerine yönelik tarife dışı engeller çıkarmaya başladığını da gördüklerini söyledi.
Mevkidaşıyla görüşmesinde bölgesel meselelere ve Ukrayna-Rusya savaşına değindiklerini kaydeden Çavuşoğlu, Ukrayna'daki savaşın bir an önce bitmesi gerektiğini vurguladıklarını dile getirdi.
SOMUT ADIMLARI GÖRMEK İSTİYORUZ
İsveç tarafının taahhütlerini yerine getirme konusunda somut bir yol haritası çizip çizmediğine yönelik soruya yanıt veren Çavuşoğlu, Finlandiya ve İsveç tarafından atılan olumlu yönde adımlar olduğunu, ancak İsveç'teki PKK ya da FETÖ faaliyetleri daha fazla olduğu için İsveç tarafından daha fazla adım atıldığını söyledi.
Çavuşoğlu, "Ancak henüz daha istediğimiz adımlar atılmadı. Somut adımları görmek istiyoruz. Bugün PKK belki bize daha çok tehdit oluşturuyor. Ama yarın bu PKK faaliyetlerini yeni kanunlarla, anayasalarla siyasi irade de güçlüyse uygulamaya başladığınız zaman göreceksiniz PKK/YPG'nin sizin için ne kadar tehdit olduğunu. Zaten şimdiden tehdit etmeye başladılar." değerlendirmesinde bulundu.
FETÖ'nün sadece Türkiye değil, bulunduğu her ülke için bir tehdit oluşturduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, "Umarım bunları görmek için siz de geç kalmış olmazsınız." dedi.
YENİ HÜKÜMETİN SAMİMİ OLDUĞUNU SÖYLEMEK İSTERİM
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, somut adımların önemli kısmını henüz görmediklerinin altını çizerek, şöyle konuştu:
"Yeni hükümet terörle mücadele konusunda ve ahitnamenin şartlarının yerine getirilmesi konusunda daha kararlı ve daha samimi. Bir önceki hükümette görev alan bazı kişilerin görevden ayrıldıktan sonra samimi olmadıklarını görüyoruz açıklamalarında... Biz böyle ikiyüzlüleri de görmek istemiyoruz gerçekten. Çünkü artık çok bıktık bunları görmekten. Ama yeni hükümetin samimi olduğunu söylemek isterim."
Ortada bir belge olduğunu ve bunun uygulanması gerektiğini, İsveç tarafının taahhütlerini yerine getirmesinin henüz tatmin edici seviyede olmadığını ifade eden Çavuşoğlu, "Henüz daha o noktanın yarısına gelmedik, başındayız." dedi.
İsveç'te yeni hükümetin göreve başlamasıyla NATO müzakerelerinde bir değişiklik olup olmadığı sorusuna Çavuşoğlu, İsveç'teki yeni hükümetle birlikte Üçlü Ahitnamenin uygulanacağı yönündeki kanaatlerinin arttığı yanıtını verdi.
Çavuşoğlu, müzakerenin unsurları ve içeriğinin belli olduğunu belirterek, İsveç'teki teröristlerin iadesi ve mal varlıklarının dondurulması konularında adımların atılması gerektiğini belirtti.
Finlandiya ile İsveç'in kategorik olarak Türkiye karşıtlığı yapan ülkeler olmadığını ifade eden Çavuşoğlu, sözlerini, "Ama NATO müttefiki olacaksak terörle mücadelede de somut işbirliğini görmemiz gerekiyor." diye tamamladı.
BİLLSTRÖM: İSVEÇ SÖZLERİNİ TUTAR
İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billström ise şunları söyledi;
"İsveç bir ahitname imzaladı ve bazı adımlar atılması gerekiyor. Size vereceğim mesaj çok net: İsveç sözlerini tutar. Biz bu ahitnameyi çok ciddi olarak ele alıyoruz. Her paragraf için adımlarımız atmaya başladık. Terörle bağlantılı kişiler için adımlarımızı atmaya devam ediyoruz. Silahlı kuvvetlerimiz bu yöndeki temaslarını artırdılar. İsveç ve Finlandiya'nın katılımın güvenlik ağını genişleteceğine inanıyoruz. Ankara'ya çok yakın bir gelecekte gelmeyi ümit ediyorum."
BÜLENT KENEŞ SORUSU
Billström FETÖ firarisi Keneş'in neden iade edilmediğine dair soruya, "Ülkemizde bağımsız bir yargı var. PKK İsveç'e büyük bir tehdit olmasa da Türkiye için büyük bir tehdit ve biz bunu çok ciddiye alıyoruz. Bireysel olarak değil genel olarak yapılanlara bakılması gerek. Anayasa'da değişiklikler olacak. Biz terör propagandası yapmayı suç haline getireceğiz. Bir diğer yasa ile terör destekleri de suç sayılacak. " şeklinde cevap verdi.
PKK VE FETÖ'NÜN SİZLER İÇİN DE TEHDİT OLDUĞUNU GÖRECEKSİNİZ
Bakan Çavuşoğlu'da ahitnamenin şartlarının yerine getirilmesi konusunda yeni hükümetin çok daha kararlı olduğunu vurgulayarak, "İsveç tarafından daha fazla adım atıldı bunları yok saymıyoruz ancak henüz istediğimiz adımlar atılmadı. PKK bugün bize daha çok tehdit oluşturuyor ancak bunların sizin için de tehdit olduğunu göreceksiniz. FETÖ'nün de sadece bizim için değil bulunduğu her ülke için bir tehdit olduğunu da hatırlatmak isterim. Atılan adımların henüz yeterli olduğunu söyleyemeyiz. Atılması gereken adımlar belli, bunları karşılıklı konuşuyoruz. Teröristlerin iadesi, terör propagandaları konusundaki faaliyetlerinin kesin bir şekilde engellenmesi gerekiyor .Bizim kötü bir niyetimiz yok. İsveç ile düşman değiliz. Finlandiya'da öyle. Kendimize yakın hissettiğimiz ülkeler. Keneş'in iadesinin engellenmesi bu atmosferi ciddi şekilde yaraladı.
İSVEÇ YÜKSEK MAHKEMESİ, KENEŞ'İN İADESİNİ REDDETMİŞTİ
İsveç Yüksek Mahkemesi 19 Aralık'ta FETÖ soruşturmasının firari şüphelisi ve Today's Zaman Gazetesi'nin eski genel yayın yönetmeni 55 yaşındaki Bülent Keneş'e yöneltilen suçlamalardan bazılarının İsveç'te suç teşkil etmediğini, davanın siyasi nitelik taşıdığını ve Keneş'in İsveç'te mülteci statüsüyle bulunduğunu belirterek, Türkiye'ye iadesini reddetmişti.