İçişleri Bakan Yardımcısı Muhterem İnce’den Sözcü gazetesine yanıt: Kahramanlar hasarlı riskli binaların önünde 7-24 bekliyor
İçişleri Bakan Yardımcısı Muhterem İnce, İzmir’de üç gün önce meydana gelen depremle ilgili algı operasyonuna soyunan Sözcü gazetesinin “Hasarlı yapılar yağmalanıyor. Yurttaşlar, hasarlı binalardaki hırsızlıkların önlenmesi için güvenlik güçlerinin önlem almasını istedi” ifadelerini içeren yalan haberine yanıt verdi.
Sözcü Gazetesi; 30 Ekim 2020 tarihinde İzmir ilinin Seferihisar açıklarında meydana gelen 6.6 büyüklüğünde deprem sonrasında da yalan haberciliğine devam ediyor.
Sözcü Gazetesi muhabiri Gökmen Ulu'nun "Hasarlı yapılar yağmalanıyor!" başlıklı haberinde; "Hasarlı yapılar yağmalanıyor! Yurttaşlar, hasarlı binalardaki hırsızlıkların önlenmesi için güvenlik güçlerinin önlem almasını istedi" iddia edildi.
İNCE: "FİTNENİN SÖZCÜLÜĞÜNÜ YAPMAYA DEVAM EDEDURUN…"
İçişleri Bakan Yardımcısı Muhterem İnce; Sözcü Gazetesi'nin haberini yalanladı ve "Fitnenin Sözcülüğünü yapmaya devam ededurun. Kahramanlar hasarlı, riskli binaların önünde 7/24 bekliyor. İnsanlarımızı hırsızlardan, fitnecilerden korumaya kararlıyız!" ifadelerini kullandı.
SÖZCÜ GAZETESİ'NİN SÜRMANŞET HABERİ DE YALAN!
Sözcü Gazetesi'nin bugünkü sürmanşetinde yer alan, "Bayraklı Belediyesi 208 binasyı 'çürük' diye bildirmiş 8ama bakanlık işlem yapmamış" başlıklı haberin de gerçeği yansıtmadığı ortaya çıkmıştı.
Bayraklı Belediyesi Deprem Etüt Merkezi'nin; İzmir depreminde yerle bir olan Doğanlar ile Rızabey apartmanlarında oturmanın riskli ve tehlikeli olduğuna ilişkin 2012 ve 2018 yıllarında hazırladığı raporları Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na göndermediği ortaya çıktı.
Doğanlar ile Rızabey apartmanlarına ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na bildirilmiş herhangi bir riskli yapı tespiti bulunmadığı öğrenildi.
Riskli yapı tespiti ilgili belediyesince re'sen yapılabilecek veya yaptırılabilecek olduğu; ancak Bayraklı Belediyesi'nce söz konusu yapılar hakkında re'sen riskli yapı tespiti yetkisi olmasına rağmen bu çerçevede herhangi bir işlem yapılmadığı bildirildi.
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI; YIKIM YAŞANAN YAPILAR İNCELEME BAŞLATTI
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı; 30 Ekim 2020 tarihinde İzmir ilinin Seferihisar açıklarında meydana gelen 6.6 büyüklüğünde deprem sonrasında İzmir ili, Bayraklı İlçesi, Mansuroğlu Mahallesi, Sakarya Caddesi, No:75 (3973 ada, 2 parsel) adresinde ve İzmir ili, Bayraklı İlçesi, Mansuroğlu Mahallesi, 258 Caddesi, No:17 (3927 ada, 1 parsel) adresinde yer alan yapılar hakkında inceleme başlattı.
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI'NA BİLDİRİLMİŞ HERHANGİ BİR RİSKLİ YAPI TESPİTİ BULUNMUYOR
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı kayıtlarında; söz konusu yapılar hakkında inceleme yapıldığı, 6306 sayılı kanunda yapılmış ve bakanlığa bildirilmiş herhangi bir riskli yapı tespitinin bulunmadığının tespit edildiği öğrenildi.
"YEREL YÖNETİMLER, RİSKLİ YAPILARIN TESPİTİNİ MALİKLERİN TASARRUFU BEKLENİLMEDEN DE YAPMALI"
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın 19 Haziran 2012 tarihli ve 580 sayılı yazısında; "Tespit edilmesi aciliyet gerektiren riskli yapıların tespitinin maliklerce yapılabileceği gibi, tespitlerin idarelerce maliklerin tasarrufu beklenilmeden de yapılması gerektiği"ne dikkat çekiliyor.
BAYRAKLI BELEDİYESİ; RE'SEN RİSKLİ YAPI TESPİTİ YETKİSİ OLMASINA RAĞMEN BU ÇERÇEVEDE HERHANGİ BİR İŞLEM YAPILMADI
19 Haziran 2012 tarihli yazıda; herhangi bir yapının/yapıların "muhtemel bir afette risk teşkil edeceği ve acilen riskli yapı tespitinin yapılmasının gerektiği" ifade ediliyor.
Riskli yapı tespiti ilgili belediyesince re'sen yapılabilecek veya yaptırılabilecek olduğu; ancak, Bayraklı Belediyesi'nce söz konusu yapılar hakkında re'sen riskli yapı tespiti yetkisi olmasına rağmen bu çerçevede herhangi bir işlem yapılmadığı öğrenildi.
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ, İLÇE BELEDİYELERİNİN TALEPLERİ HÂLİNDE HER TÜRLÜ DESTEĞİ SAĞLAMAK ZORUNDA
3194 sayılı İmar Kanunu'nun "Yıkılacak derecede tehlikeli yapılar" başlıklı 39. maddesinde yer alan hükümler çerçevesinde ilgili Bayraklı Belediyesi'nce bahse konu yapılar hakkında herhangi bir işlem yapılmadığı tespit edildi.
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu'nun 7. maddesinde "Afet riski taşıyan veya can ve mal güvenliği açısından tehlike oluşturan binaları tahliye etme ve yıkım konusunda ilçe belediyelerinin talepleri hâlinde her türlü desteği sağlamak" hükmünün yer aldığı, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin söz konusu hüküm uyarınca da herhangi bir işlem yapılmadığı öğrenildi.
(SABAH)