İstinaf Mahkemesi, Boydak kararını onadı
FETÖ soruşturması ardından TMSF’ye devredilen ve adı Erciyes Anadolu Holding olarak değiştirilen Boydak Holding yöneticilerine kötü haber istinaf mahkemesinden geldi. Mahkeme, 7 sanığa ait şirket hisselerinin müsadere (devlete aktarılması) edilmesini haklı bularak kararı onadı.
Fetullahçı Terör Örgütü'ne üye olma suçundan yargılanan ve 34 şirkete sahip, 8 ayrı sektörde faaliyet gösteren Boydak Holding yöneticilerine yönelik yürütülen davanın 10. duruşmasında karar çıkmıştı. Mahkeme tutuklu sanıklar Hacı Boydak'a 11 yıl 10 ay 15 gün, Memduh Boydak'a 18 yıl, Şükrü Boydak'a 10 yıl, tutuksuz sanıklar Mustafa, Erol, Bekir ve İlyas Boydak ile Murat Bozdağ'a 7'şer yıl 6'şar ay hapis cezası vermişti. Diğer tutuksuz sanık Halit Bayhan ise beraat etmiş, mahkeme ceza verilen 7 sanığa ait şirket hisselerinin de müsaderesine (devlete aktarılması) hükmetmişti.
Kayseri'de kurulu olan çeşitli markaların içinde bulunduğu Boydak Holding'e, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında 2016 yılının Ağustos ayında kayyum heyeti atanmıştı.
YENİ İSİMLE DEVAM ETTİ
Holding, daha sonra Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturmada, mahkemesinin kararıyla TMSF'ye devredilmiş, o dönemden itibaren TMSF tarafından yöneltilen holdingde isim değişikliğine gidilmiş ve holdingin yeni ismi Erciyes Anadolu Holding olmuştu.
İSTİNAF 'ESASTAN REDDİNE' DEDİ
Tüm bu gelişmeler üzerine Boydaklar bu karara itiraz ederek istinaf mahkemesine başvurdu. Ancak mahkemeden Boydaklar'a kötü haber geldi. Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce 12 Temmuz 2018 günü verilen kararı değerlendiren Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi, sanıklara ait şirket hisselerinin müsadere edilmesini haklı bularak kararı onadı.
ERCİYES ANADOLU HOLDİNG'DEN İLK AÇIKLAMA!
Erciyes Anadolu Holding'den de bu karar ardından bir açıklama geldi: Erciyes Anadolu Holding CEO'su Alpaslan Baki Ertekin karara ilişkin açıklamada şu ifadeleri kullandı:
"1. derece mahkemeden sonra İstinaf da kararı onadı. Şimdi kişisel mallara kayyum olarak atanma talebimizin yerel mahkemede karar verilmesi kaldı. Yani sosyal medyada kükreyip, klavye şövalyeliği yaparak gazeteci tehdit ederek mahkemeleri etkilemek mümkün değil."