AYM'nin akladığı kişiler PKK’ya terör örgütü demedi!
Anayasa Mahkemesi’nin ‘hak ihlali var’ diyerek akladığı akademisyenlerin PKK’ya “terör örgütü” diyemediği ortaya çıktı. Sözde barış bildirisine imza atan akademisyenler, hendek terörüne karşı mücadele eden asker ve polisleri suçlayan bildiriye imza atmıştı.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 30.07.2019 | 12:38
- Güncelleme Tarihi: 30.07.2019 | 12:50
Hendek terörüne karşı mücadele eden asker ve polisleri suçlayan bildiriye imza atan akademisyenler PKK söz konusu olduğunda çark etti. Anayasa Mahkemesi'nin 'hak ihlali var' diyerek akladığı akademisyenlerin PKK'ya "terör örgütü" diyemediği ortaya çıktı. Anayasa Mahkemesi geçtiğimiz günlerde 2015-2016 yılları sırasında yayınladıkları sözde barış bildirisiyle PKK'ya destek veren akademisyenlere 'terör örgütü propagandası' suçundan ceza veren yerel mahkemenin 'hak ihlali' yaptığına hükmetmişti.
TERÖRİST HOZAT'I DUYMAMIŞ
Yeni Şafak'ın haberine göre; sözde barış bildirisine imza atan şüphelilerden bazılarının emniyette ve savcılıklarda yapılan sorgularında verdikleri ifadelere göre akademisyenlerin çoğu PKK'yı terör örgütü olarak görüp görmediklerine ilişkin soruyu cevapsız bırakıyor. İmzaladıkları bildiride güvenlik kuvvetlerimizin PKK'lı teröristleri öldürmesiyle suç işlediği ibarelerinden habersiz olan akademisyenler, örgüt eş başkanı Bese Hozat'ın 'öz yönetimlere sahip çıksın' çağrısını da görmezden geliyor.
Alper Açık
PKK BİR TERÖR ÖRGÜTÜ MÜDÜR?
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin PKK'lı teröristleri öldürmesine 'Bu suça ortak olmayacağız' diyerek imza atan akademisyenlere sorgularında 'PKK sizce bir terör örgütü müdür?' sorusu yöneltildi. İmzacı akademisyenlerden Alper Açık bu soruya, 'Kimse düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz' şeklinde cevap verdi. Bir diğer imzacı akademisyen Başak Derinel de aynı soruya, "Bu soruya yanıt vermemin ifade özgürlüğü kapsamında düşünce ve kanaat açıklamama özgürlüğümün bir gereği olduğunu düşünüyorum" şeklinde cevap verdi.
Başak Derinel
HABERDAR DEĞİLMİŞ
Başak Derinel'e PKK-KCK Terör Örgütü'nün eş başkanı Bese Hozat'ın 22 Aralık 2015 tarihinde PKK/KCK terör örgütünün eş başkanı Bese Hozat'ın "Aydın ve demokratik çevreler öz yönetimlere sahip çıksın" ifadesi anımsatıldı. Bu çağrının imza atılmasında bir katkısı olup olmadığı sorulan Derinel, "Bu çağrıdan haberdar değilim. KCK'nın açılımını dahi bilmem" ifadelerini kullandı.
Abdullah Deveci
ASKERİMİZ SUÇ MU İŞLEDİ?
Bir diğer imzacı akademisyen Abdullah Deveci'ye sorgusunda, açıkça terör örgütü militanlarıyla savaşan güvenlik kuvvetleri personellerinin suç işlediğine yönelik geçen ifadeler soruldu. Sorguda "İmzaladığınız 'Bu suça ortak olmayacağız' ifadesinden kastınız nedir? Suç ne suçudur bu suçu kim ya da kimler işlemiştir? Bu suçu terörle mücadele eden güvenlik kuvvetleri mi işlemiştir" sorusu yöneltildi. Deveci bu soruya, kaçamak cevap vererek adeta çark etti.
İMZALADIĞINDAN HABERİ YOK
Deveci, "Ortak olmayacağız dememdeki kastım insanların ölmesidir. Koyduğum imza da akademik ve ifade özgürlüğü bağlamında değerlendirilmelidir. Suçlamaların karşılıklı olarak değerlendirilmesi, günümüzün kötü tartışma ortamı ve özgürlüklere tahammülsüzlük şartlarına sıkışıp kalan yorumlara ve ileride tartışmalı sonuçlar doğuracak yanlışlıklara düşmeyi engelleyecektir. Güvenlik kuvvetlerini suçlamak gibi bir kastım bulunmamaktadır" diye cevap verdi.
Kıvanç Ersoy - Esra Mungan - Muzaffer Kaya
KIYIMLA SUÇLADILAR
İmzacı akademisyenlerden Esra Mungan Gürsoy ve Kıvanç Ersoy'a sorgularında imzaladıkları bildiride "Devletin başta Kürt halkı olmak üzere tüm bölge halklarına karşı gerçekleştirdiği katliam ve sürgün politikasından derhal vazgeçmesini ve bu kasıtlı kıyım.." ibareleriyle kastedilenin ne olduğu soruldu. İki isim de devletin başlattığı barış sürecinde ölümler olmayan bir Türkiye olduğunu, fakat mevcut politikalarla ölümlerle dolu bir coğrafyaya dönüştüğünü iddia etti. Ölümler olurken ders vermekte zorlandığını ifade eden bir diğer imzacı akademisyen Muzaffer Kaya ise barış sürecinin sona erdirilmesinin ölümlere yol açtığını söyleyerek, "Devletin görevi suç işleyen güvenlik güçlerinin bu suç nedeniyle yargılamalarıdır. Bu soruşturma yapılmadığı takdirde bu süreç devam edip aynı tekrar aynı şekilde suç işlemeye devam edeceklerdir" ifadeleriyle PKK'lılara karşı mücadele eden TSK personelinin apaçık bir şekilde suç işlediğini söyledi.