Sabah yazarı Mahmut Övür "Doğu Akdeniz"de yaşanan enerji savaşındaki son durumu yazdı
Türkiye uluslararası hukuka bağlı kalarak Doğu Akdeniz'deki haklarını kararlı şekilde korumaya devam ederken burada enerji savaşı veren ülkeler sözde yaptırımlar ile Türkiye'ye geri adım attırma çabasında. İşte tüm dünyanın gözü önünde yaşananlara dair son gelişmeleri Sabah Gazetesi yazarı Mahmut Övür de kaleme aldı. "Türkiye, hak sahipliği açısından Akdeniz'e kıyısı olan ülkelerin başında geliyor. Birkaç gündür bu konuda yazılan kitapları, analizleri okuyorum." diyen Övür ,"Küresel dünyanın önemli gündemlerinden biri artık Doğu Akdeniz...Bölge, hem coğrafi olarak hem de doğalgaz ve petrol yataklarıyla yeni dünyanın merkezi pozisyonunda. Bu yüzden büyük küçük bütün devletler arada. İnanılmaz rakamlardan söz ediliyor." ifadelerini kullandı.
İşte Mahmut Övür'ün yazısında öne çıkanlar:
üresel dünyanın önemli gündemlerinden biri artık Doğu Akdeniz... Bölge, hem coğrafi olarak hem de doğalgaz ve petrol yataklarıyla yeni dünyanın merkezi pozisyonunda. Bu yüzden büyük küçük bütün devletler arada. İnanılmaz rakamlardan söz ediliyor. ABD Jeolojik Araştırmalar Merkezi verilerine göre Doğu Akdeniz'de yaklaşık 3.5 trilyon metreküp doğalgaz ve 2 milyar varil civarında petrol rezervi bulunuyor.
DEVASA BİR ENERJİ REZERVİ
Devasa bir enerji rezervi bu... Bu rezervin küresel güçlerin iştihanı kabartmaması mümkün değil. ABD'den Rusya'ya, AB'den Çin'e herkesin gözü orada ve yüzlerce savaş gemisi bölgede cirit atıyor. Uzun bir süredir bu gelişmeye hazırlık yapan Türkiye de vakit kaybetmeden, devreye girdi, Fatih ve Yavuz sondaj gemileri ve Barbaros Hayrettin Paşa sismik arama gemisiyle Doğu Akdeniz'de yerini aldı.
"MÜNHASIR EKONOMİK BÖLGE..."
Bölgede, küresel ve bölgesel rekabetle birlikte gerilim de yükseldi. Bunun arka planında trilyon dolarlık enerji olduğu için; "Bu rezervlerin kime ait" olduğu çok çok önemli. Başta Türkiye olmak üzere bölgedeki her ülke bu küresel kavganın hedefinde... Uluslararası hukuk bu hakkı denize kıyısı olan ülkelere veriyor. Buna da "Münhasır Ekonomik Bölge" (MEB) deniyor. Türkiye, hak sahipliği açısından Akdeniz'e kıyısı olan ülkelerin başında geliyor. Birkaç gündür bu konuda yazılan kitapları, analizleri okuyorum. İlk önemli çalışmalardan biri Dr. Tümgeneral Cihat Yaycı'nın Sorular ve Cevapları ile Münhasır Ekonomik Bölge kitabı.