Sabah Yazarı Hasan Basri Yalçın yazdı! İmamoğlu'nun tek silahı yalan
Ordu Valisi'ne 'İT' diyen ardından bunu "basİT" diye çevirmeye çalışan ve "Hakaret etmedim" diyerek yalan söyleyen her konuda iftiraları belgelerle çürütülen Ekrem İmamoğlu'nun geldiği noktayla ilgili Sabah Yazarı Hasan Basri Yalçın bir yazı kaleme aldı. Yalçın yazısında, "Açık oturumda iki figür gördüm. Birincisi Binali Yıldırım. Gayet rahat, kendinden emin, projelere ve rakamlara hakimdi. Bu zamana kadar yaptığı hizmetlerin kendine verdiği güvenle başarısını ispatlamış bir aday olduğu için ve ne yapacağını gerçekten bildiği için göz doldurdu. İkincisi CHP'nin adayı. İçi boş konuşmalar, ezber el kol hareketleri, oturduğu koltukta bile hoplayıp zıplayan, rakamlara dair en ufak bir bilgisi olmayan, bunun yerine hamaset kusan ve tek silahı yalan olan bir tipleme.." ifadelerini kullandı.
Cumhur İttifakı'nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım ile ortak canlı yayına çıkan Ekrem İmamoğlu'nun söylediği yalanlar yine başına dert oldu. "Valiye hakaret etmedim" sözünü tekrarlasa da bu konuda yeni bilgiler ortaya çıktı. Diğer taraftan "Sayıştay raporu" diye ortaya sürdüğü bilgiler de Sayıştay tarafından yalanlanırken bu konuda bir yorum da Sabah yazarı Hasan Basri Yalçın'dan geldi.
Yalçın yazısında, "Açık oturumda iki figür gördüm. Birincisi Binali Yıldırım. Gayet rahat, kendinden emin, projelere ve rakamlara hakimdi. Bu zamana kadar yaptığı hizmetlerin kendine verdiği güvenle başarısını ispatlamış bir aday olduğu için ve ne yapacağını gerçekten bildiği için göz doldurdu. İkincisi CHP'nin adayı. İçi boş konuşmalar, ezber el kol hareketleri, oturduğu koltukta bile hoplayıp zıplayan, rakamlara dair en ufak bir bilgisi olmayan, bunun yerine hamaset kusan ve tek silahı yalan olan bir tipleme.." ifadelerini kullandı.
İşte Sabah Yazarı Hasan Basri Yalçın'ın yazısından öne çıkanlar:
"TEK SİLAHI YALAN"
Açık oturumda iki figür gördüm. Birincisi Binali Yıldırım. Gayet rahat, kendinden emin, projelere ve rakamlara hakimdi. Bu zamana kadar yaptığı hizmetlerin kendine verdiği güvenle başarısını ispatlamış bir aday olduğu için ve ne yapacağını gerçekten bildiği için göz doldurdu. İkincisi CHP'nin adayı. İçi boş konuşmalar, ezber el kol hareketleri, oturduğu koltukta bile hoplayıp zıplayan, rakamlara dair en ufak bir bilgisi olmayan, bunun yerine hamaset kusan ve tek silahı yalan olan bir tipleme.
"BU YALAN İŞİNİ BAŞTAN BERİ ÇOK ÖNEMSİYORUM"
Ben bu yalan işini baştan beri çok önemsiyorum. Sahte bir imaj çalışmasından ibaret olduğundan hiç şüphem yok. Ama beni en çok şaşırtan yalan söylemekten utanmıyor oluşu. Tek programın içinde bile defalarca aleni yalanlar söyledi. Saymaya çalıştım. İlk yarım saatte iki yalana kadar sayabildim. Hatta bunların biri beş dakika önce söylediğini beş dakika sonra inkar etmek şeklindeydi. Bir programın içinde bile bu kadar çok yalana başvurması bence en önemli sorun.
İNKAR EDİYOR
Özellikle Ordu valisine ettiği küfrü hâlâ inkar ediyor oluşu kimsenin gözünden kaçmadı. Gerçi moderatör bu konuyu hızlıca geçiştirip kapatmak için elinden geleni yaptı ama kamuoyundan özür dilemeden bu yalana devam etmesi göz ardı edilebilir bir durum değil. Küfür ettiğini kabul etse ve belki özür dilese bu kadar kötü duruma düşmezdi. Zira seçmen hatayı affedebilir ama yalan ve sahtekarlık unutulmaz. Mesela Clinton'ı Amerikan toplumunda gözden düşüren yaşadığı yasak ilişki değil bunu inkâr etmek için yalan söylemiş olmasıydı. Gerçi CHP seçmeni yalana dolana bakmıyor diyebilirsiniz ama kararsızlar için bu durum önemli bir işarettir. Kimse İstanbul Belediyesi'ne beş dakikada bir yalan söyleyen bir ismin gelmesini tercih etmez..
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!!!