CHP, İstanbul İl Seçim Kurulu Başkan'yla kirli iş biriliğini karartamadı
CHP, İstanbul İl Seçim Kurulu'yla kirli işbirliğini açıkça gözler önüne seren haberlerle ilgili suskunluğunu bozdu. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı oylarının yeniden sayıldığı sırada mesailerinin ardından adliyeden çıkan İstanbul İl Seçim Kurulu eski başkanı hakim Müberra Gürdal ile iki üye hâkimin Çağlayan Adliyesi'ne akşam saatlerinde tekrar adliyeye gelmesi, 5 dakika sonra ise CHP'li heyetin binaya giriş yapması ve ardından oyların yeniden sayımının yasalara aykırı olarak durdurulmasıyla ilgili haber kamuoyunda geniş yankı bulmuştu. CHP’den bu olayla ilgili ilk açıklama geldi. Hukuku karartan CHP, soru bile kabul edilmeyen toplantıda, skandala bir açıklık getiremedi.
İstanbul Adliyesi'ndeki kirli buluşmaya katılan CHP İstanbul Milletvekili Bülent Tezcan, CHP İstanbul İl Başkanlığı'nda dün basın toplantısı düzenledi. Ancak Tezcan, 2 Nisan gecesi Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nde yaşananlar hakkında tatmin edici cevaplar vermedi. Tezcan, 18 dakika süren basın toplantısının ardından gazetecilere soru bile sordurtmadı.
Tezcan, A Haber muhabirinin soru sormak istemesi üzerine basın toplantısını sona erdirdi. İstanbul İl Seçim Kurulu'nun yasalara aykırı oy sayımını durdurulmasıyla ilgili vatandaşların kafasındaki soru işaretleri duruyor. İşte CHP'nin o gün yaşanan hukuk skandalıyla ilgili karartamadığı gerçekler:
NEDEN 5 DAKİKA ARAYLA ADLİYEYE GELDİLER?
İl Seçim Kurulu eski başkanı hakim Müberra Gürdal ve kurul üyeleri hâkimler Fatma Nigar Uçar ve Nihal Koç, 2 Nisan'da mesailerini bitirip Çağlayan Adliyesi'nden ayrıldı. Gürdal ve iki üyenin, aynı gün saat 20.10'da Çağlayan Adliyesi'ne yeniden giriş yaptıkları güvenlik kameralarına yansıdı.
Hakimlerden sadece 5 dakika sonra ise CHP Genel Başkan Yardımcıları Seyit Torun ve Oğuz Kaan Salıcı, CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Kaboğlu ve CHP Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun bulunduğu CHP heyeti adliyeye giriş yaptı. CHP'li Tezcan, neden hakimlerle 5 dakika arayla adliyeye geldikleri konusuna bir açıklık getiremedi.
AÇIKLAMA YAPAMADI
CHP'li Tezcan, 2 Nisan'da Çağlayan Adliyesi'ne geldiklerini ve mesai saatlerinde 4 defa oyların sayımının durdurulmasına yönelik itirazda bulunduğunu açıkladı. Tezcan, buna rağmen gece yarısı neden yeniden itiraz dilekçesini verdiklerini ise açıklayamadı.
YASA DIŞI KARARI SAVUNDU
Türkıye Cumhuriyeti tarihinde bir oy sayımı yasalara aykırı olarak ilk defa 2 Nisan 2019 tarihinde durduruldu. Gürdal ve iki hakim üye; 298 Sayılı Seçim Kanunu'nun 100. maddesinde yer alan, "Oyların sayım ve dökümüne derhal başlanır, açık ve aralıksız yapılır. Yapılacak şikâyet ve itirazlar, işi durdurmaz" hükmünü açıkça ihlal etti ve CHP'nin itirazı üzerine CHP'nin 7 ilçede "yeniden oy sayımının tedbiren durdurulmasına" ilişkin talebini kabul ederek, söz konusu bölgelerde sayıma başlanmış ise sayımın tedbiren durdurulmasına hükmetti. CHP'li Bülent Tezcan basın toplantısında, Yüksek Seçim Kurulu'nun kararın yasalara aykırı olduğunu oy birliğiyle açıklamasına rağmen İstanbul İl Seçim Kurulu'nun doğru karar verdiğini iddia etti. Kendisi de bir avukat olan Tezcan, kanundaki açık hükmü görmezden geldi.
CHP HEYETİ, HAKİMLERE TELEFON AÇTI MI?
Çağlayan Adliyesi'ne gelen heyette yer alan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, 14 Haziran'da sosyal paylaşım sitesi Twitter'daki hesabından, "2 Nisan gecesi ilçe seçim kurulunda tamamen yasal hakkımız olan dilekçemizi alacak görevli/memur bulamazken (acaba neden?)" ifadelerini paylaştı. Kaftancıoğlu'nun söz konusu açıklamaları, Gürdal ve kurul üyeleri hâkimler Uçar ve Koç'un Çağlayan'daki İstanbul İl Seçim Bürosu'nda olmadığını açıkça gösteriyor. Gürdal ve iki üye hakim ile CHP heyetinin adliyeye girişi arasında sadece 5 dakika olması, CHP heyeti ile hakimler arasındaki yakın irtibatı gözler önüne seriyor. CHP heyetinin hakimlere adliyeye gelmeleri için telefon açıp açmadığı merak ediliyor.
"OYLARIN YÜZDE 90'ININ SAYILMASINA ENGEL OLMADIK" YALANI
CHP'lı Tezcan, Sabah'ın manşetinde yer alan; 'İstanbul İl Seçim Kurulu'nun, oy hırsızlığının ortaya çıkmasını engellemek için İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı oylarının yüzde 90'nın sayımına izin vermediği' ifadelerinin doğru olmadığını iddia etti. Tezcan'ın bu iddiası da gerçeği yansıtmıyor. CHP, İBB oylarının sayımını durdurmak için iki kez il seçim kuruluna başvurmuştu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı'na ait oyların sadece yüzde 10'u tekrar sayıldı ve AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım ile CHP adayı Ekrem İmamoğlu aradaki fark 29 bin 408'den 13 bin 729'a indi. Binali Yıldırım'ın 15 bin 679 oyunun çalındığı belgelendi. Geriye kalan sandıkların yüzde 90 oyun sayıldığı takdirde oy hırsızlığının tüm boyutlarıyla ortaya çıkacaktı. AK Parti'nin İstanbul adayı Binali Yıldırım'ın "Bütün oyların yeniden sayılmasını CHP itirazlarla engelledi" sözüyle ilgili Ekrem İmamoğlu'na, CNN Türk'te katıldığı programda "Niye engellediniz" sorusu sorulmuş, İmamoğlu da, "Biz itiraz etmedik" iddiasında bulunmuştu. Sabah gazetesinin manşeti, CHP adayının yalanını görüntülerle ortaya çıkardı. Bülent Tezcan, CHP adayının yalanının ortaya çıkmasından mı rahatsız oldu?
MUHABİR NEDEN ENGELLENDİ?
Görüntülerde; CHP heyetinin Çağlayan Adliyesi'nden saat 20.45'te çıkış yaptığı sırada çekim yapmak için yaklaşan Demirören Haber Ajansı muhabiri ve kameramanın engellediği görülüyor. CHP heyetinin ziyareti ve İstanbul İl Seçim Kurulu'na başvurusu hukuka uygunsa gazetecilerin görüntü almasına neden müdahale edildiği de merak konusu.