A HABER GALERİ
Şahan Gökbakar’ın Sibel Ünli paylaşımına Yusuf Güney’den sert tepki!
İstanbul Üniversitesi öğrencisi Sibel Ünli'nin intiharı hakkında sosyal medya hesabında paylaşım yapan Şahan Gökbakar'a tepki yağdı. Gökbakara'a en sert çıkış Yusuf Güney'den geldi. Şahan Gökbakar'a Instagram'dan yaptığı paylaşımla tepki gösteren Yusuf Güney 'Her durumda devletimize muhalif olup hakaret edeceğinize siz ve sizin gibiler kazandığınız milyonlardan biraz da olsa Sibel ve Sibel gibi ihtiyaç sahibi kardeşlerimize yardım da bulunsaydınız' dedi.

İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünde okuyan ve intihar eden Sibel Ünli hakkında Şahan Gökbakar'ın yaptığı paylaşım olay oldu. Gökbakar Ünli'nin karesini paylaşarak, "Uzaklarda değil! İstanbul'da… Halbuki ne güzel bir havalimanı vardı, inci gibi köprüler vardı, gökdelenler yapılıyordu, belki kanal bile açılacaktı.

Öyle bir ülkede yaşıyordu ki Sibel, kişi başı gelir 8 bin dolardı ama Sibel yaşamaya değer bulmadı. 1 lirası vardı çünkü yemek kartında. Pardon 1 lira 45 kuruş… Çok üzgünüm Sibel… Seni doyuramadı, okutamadı ve yaşatamadı bu devlet. Nur içinde yat…" dedi.

YUSUF GÜNEY SESSİZ KALAMADI!
Bu paylaşıma en ağır tepki ise Yusuf Güney'den geldi. Güney, Gökbakar'ın paylaşımına şunları yazdı:

"Öncelikle kardeşimize rahmet diliyorum mekanı cennet olsun. Bu utanç hepimizin; Sibel kardeşimiz gibi nicelerinin acısını yaşadık ama halk olarak komşumuz aç iken biz tok yaşar olduk! Şahan bey size gelince her durumda devletimize muhalif olup hakaret edeceğinize siz ve sizin gibiler kazandığınız milyonlardan biraz da olsa Sibel ve Sibel gibi ihtiyaç sahibi kardeşlerimize yardım da bulunsaydınız elinizi taşın altına koysaydınız her şeyi devletten beklemeseydiniz ne güzel olurdu!

Daha düne kadar sinema yasasının çıkması için içeride kalan milyonlarca alacağınız için el pençe divan olmuştunuz Cumhurbaşkanımız karşısında ki paylaştım fotoğraflarınızı çıkar ve menfaat tablosu gururla sunar!

'SOKAĞA İNİN HALKA KARIŞIN'
Alacağınızı aldınız milyonlarca lirayı cebinize koydunuz tek bir ricanızla soruyorum? Ne ara kötü devlet verip veriştiriyorsunuz siz ve sizin gibilerden ricam şudur; sokağa inin halka karışın sosyal medyadan konuşmak muhalif olmak sizin gibi değerli sanatçılarımıza yakışmıyor; bunu yaparken de bazı arkadaşlar gibi yapılan hayr-ı 50 tane sayfadan paylaştırıp show haline getirmeyin!

Bu da diğer bir ricamdır son olarak; devletin eksikleri yetişemediği durumlar yetersiz kaldığı olaylar olabilir hatta alınan yanlış kararlar bile olabilir destek olup çözüm üretin üretelim; her defasında köstek olup muhalif olmayalım bu hepimizin vatandaşlık görevidir saygılar..."

3 YILDIR BİRDEN FAZLA OLAN BAŞARISIZ İNTİHAR...
Ailelerinin yaşadığı elim hadisenin ulusal gündemde ve sosyal medyada fütursuzca kullanılmasının kendilerini derinden üzdüğünü belirten Ünli, kardeşi Sibel'in yaklaşık 1 yaşında geçirdiği ağır ateşli hastalık sonrası günlerce hastanede kaldığını ifade ederek, şunları kaydetti:

"Bu hastalık sonrası tekrarlanan sara krizlerini farklı zamanlarda yaşamış ve antiepileptik tedaviler almıştır. Ergenliğe girmeye başladığı süreçten itibaren çeşitli duygu durum bozuklukları yaşamıştır. Kardeşimiz bu durumdan dolayı psikiyatri doktorlarına götürülmüştür. Kardeşimizin çeşitli tedaviler alması sağlanmıştır. Buna rağmen son 3 yıldır birden fazla olan başarısız intihar girişimlerinde bulunmuştur. İntihar girişimlerinden sonra major (ağır) depresyon tanısıyla 2 defa Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları servisine yatırılmıştır. Önerilen tedavileri hastane dışında da sürdürmesi için ailesi ve yakın arkadaşları tarafından kendisine destek olunmuştur. Düzenli olarak psikolog ile görüşmesine olanak sağlanmıştır. Tüm bunlara rağmen ailecek yaşadığımız sosyoekonomik durum, kardeşimizin sosyal ağlarda maruz kaldığı siber zorbalık ile duyarlı ve hassas kişilik yapısı kendisinin yaşama azmini bitirmiştir."

"KANUNUN UYGUN GÖRDÜĞÜ AYNİ VE NAKDİ YARDIM ALMIŞTIR"
Ailenin geçmişte yaşadığı sosyoekonomik sorunlar nedeniyle İstanbul Valiliği, Güngören Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesine başvurduklarını aktaran Ünli, "Kanunun uygun gördüğü ayni ve nakdi yardım almıştır. Okuyan kardeşlerime öğrenci yardımı verilmiştir. Ailemiz Sosyal Yardım Kartı almıştır. Dini bayramlarda gıda yardımı almıştır." ifadelerini kullandı.

Sonbaharda tıp doktoru olarak atamasının gerçekleştiğini ve ailesinin maddi olanaklarının iyileşeceğini söyleyen Ünli, açıklamasını, "Bu yüzden bize yapılan yardımların bizden daha muhtaç durumdaki ailelere verilmesi için bu kurumlardan yardım almayı bıraktık. Son olarak yüce devletimizden ailemizin bu sosyal travmalardan sonra yaşadığı sıkıntıların üstesinden gelmesi için psikiyatrik destek almayı saygıyla talep ediyoruz." diye sonlandırdı.

"ALLAH'A ÇOK ŞÜKÜR BİZİM HER ŞEYİMİZ VAR"
Baba Zeki Ünli ise olayın mali imkansızlıklarla ilgili olmadığını ifade ederek, şunları söyledi:
"Diyorlar ki 'Bir aydır kayıp', yalandır. Diyor ki 'yatacak yerim yok.' Hepsi yalan. Bizim evimiz Muş'ta var, burada da var, Bursa'da da var. Aylığımız Allah'a çok şükür en az 10 bine kadar var. Bu yalanı hangisi yapmış? Böyle şeyler ayıptır. Bu acı günlerimizde bu kelimeler yakışmaz. Allah'a çok şükür bizim her şeyimiz var. Hiçbir sıkıntımız yok. Devlet de yardım ediyor Allah'a çok şükür, burs da var. Devleti kötülemek için böyle yapıyorlar."