Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak: 2030’dan önce gaz ihraç eden ülkelerden olacağız
Eski Hazine ve Maliye Bakanı Dr. Berat Albayrak, bugün piyasaya çıkan “Burası Çok Önemli!-Enerjiden Ekonomiye Tam Bağımsız Türkiye” kitabında, ortaya konulan ekonomi politikalarıyla Türkiye’nin, dünyanın en gelişmiş ülkelerinden biri olma sürecine girdiğini vurguluyor.
Eski Hazine ve Maliye Bakanı Dr. Berat Albayrak, Turkuvaz Kitap'tan bugün piyasaya çıkan "Burası Çok Önemli! - Enerjiden Ekonomiye Tam Bağımsız Türkiye" kitabında, ortaya konulan ekonomi politikalarıyla artık köprünün geçildiğini anlatırken çok yakın bir gelecekte Türkiye'nin kişi başı milli gelir, cari denge, istihdam ve üretim anlamında dünyanın en gelişmiş ülkelerinden biri olma sürecinin başlayacağının göstergelerini paylaşıyor.
Albayrak, 288 sayfalık kitabında, hem Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı hem de Hazine ve Maliye Bakanlığı yaptığı 5 yıllık süre zarfında daha önce kamuoyuna yansımayan çok sayıda anekdotu okuyucuyla paylaşıyor. İki bölümden oluşan kitabın ilk bölümü Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, ikinci bölümü ise Hazine ve Maliye Bakanlığı dönemlerinden oluşuyor.
GENÇLER İÇİN HAZIRLADI
Gençler için hazırladığını söylediği kitapta, Türkiye'nin siyasi ve ekonomik bağımsızlığını sağlayabilmek için siyasi kariyeri boyunca attığı adımların şifrelerini okuyucuyla paylaşan Albayrak, enerjide milli bir başkaldırışı nasıl tesis ettiklerine, bakanlığı döneminde attığı tohumlarla Mavi Vatan'ın nasıl ete kemiğe büründüğüne, Merkez Bankası'nın rezervlerinin ne durumda olduğuna, iki kur saldırısı ve iki seçime rağmen 17 yılda ilk kez nasıl cari fazla verildiğine ilişkin ayrıntılara değiniyor. Albayrak, 15 Temmuz darbe girişiminden önce özellikle Mavi Vatan doktrininden vazgeçirmeye çalışan üst rütbeli generallere "Kim ne derse desin, Mavi Vatan'dan asla vazgeçmeyeceğiz" cevabını verdiğini, bu kişilerin 15 Temmuz FETÖ darbesinde rol aldığını açıklıyor.
ERDOĞAN VE AİLESİNE TEŞEKKÜR
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a tüm bu hizmetleri hayata geçirmesine vesile olduğu için teşekkürü bir borç bildiğini vurgulayan Berat Albayrak, kendisini sürekli motive eden, her düştüğünde ayağa kaldıran kişi olarak tanımladığı eşi Esra Albayrak başta olmak üzere baba Sadık Albayrak, anne Kıymet Albayrak'a ve çocukluğundan beri geçtiği her dikenli yolda kendisini yalnız bırakmayarak birlikte yürüyen Turkuvaz Medya Grubu Yönetim Kurulu Başkan Vekili Dr. Serhat Albayrak'a teşekkürlerini iletiyor.
KÖKÜ YABANCILARA UZANIYOR
Kitapta ayrıca, eski ABD Başkanı Trump'ın "ambargo" tweet'leri için neden yeni ekonomi vizyonunu açıkladığı 10 Ağustos 2018 tarihini beklediğini, JP Morgan'ın işaret fişeğini yaktığı 22 Mart 2019'daki ikinci kur saldırısının neden çok daha güçlü olduğunu, saldırılara nasıl karşılık verdiklerini anlatan Albayrak, hangi yerli finans uzmanlarının yabancı istihbaratçılarla bağlantısının tespit edildiğine ilişkin ipuçlarını da paylaşıyor.
CARİ AÇIK EN BÜYÜK ENGEL
Cari dengede en büyük yükü yıllık ortalama 50 milyar dolar ithalat rakamıyla enerjinin oluşturduğunu söyleyen Albayrak, "Enerjide dışa bağımlılıktan kurtulmayan ülkelerin ekonomide tam bağımsızlıktan bahsetmesi mümkün değildir. Bırakın ithalatın ikamesini, Türkiye 2030'dan önce gaz ihraç eden ülkelerin arasına girecek. Sadece enerji ve maden sahasındaki ithalatımız düzenli ve sürdürülebilir olarak azaltıldığı takdirde ülkenin kronik cari açık sorununu kalıcı olarak ortadan kaldırabileceğiz" diyor.
ZOR ZAMANLARIN ADAMI
ALBAYRAK'IN eserinde en dikkat çeken detayların başında her iki bakanlık koltuğuna oturur oturmaz büyük çaplı krizlerle karşılaşması geliyor. Öyle ki Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na getirildiği 24 Kasım 2015'te Suriye'nin kuzeyinde Rus uçağının düşürülmesiyle karşılaşan Albayrak, Hazine ve Maliye Bakanlığı'na yeni başladığı dönemde ise ABD ile Türkiye arasında Rahip Brunson kriziyle karşı karşıya kalıyor.
KUR SALDIRILARI VE PANDEMİYE RAĞMEN REZERVLER KORUNDU
BERAT Albayrak kitapta, en çok merak edilen Merkez Bankası'nın döviz rezervleriyle alakalı kamuoyunda belirli çevrelerce dolaşıma sokulan kara propagandalara ise istatistiklerle cevap veriyor. Yaşanan kur saldırılarına rağmen rezervlerin 2019 yılı sonunda 105.7 milyar dolara yükseldiğini ancak pandemi döneminde bir miktar gerileyerek 2020 sonunda 93.6 milyar dolar olduğunu ifade ediyor. Pandeminin etkisinin azalmasıyla birlikte 2021 sonunda rezervlerin 111 milyar dolar seviyesine ulaştığını vurgulayan Albayrak, Merkez Bankası'nın 2018-2021 yılları arasındaki başarılı yönetimin sonucu olarak tarihinde hiç görülmemiş düzeyde 165 milyar liranın üzerinde kâr ettiğini belirtiyor.