Türkiye'de elektrik tüketiminde 1 Haziran itibariyle 'Yeşil tarife' dönemi başladı
Elektrik tüketiminde 1 Haziran itibariyle ‘Yeşil Tarife’ dönemi başladı. Tüketilen elektriğin yenilenebilir kaynaklardan üretildiğini gösteren Yeşil Tarife (YETA), kullanıcıların çevre bilinçlerinin yükselmesi ve özellikle de elektrik piyasalarının rekabete açılmasıyla birlikte, dünyada her geçen gün popülerliğini artırıyor. Elektrik tüketicileri, Yeşil Tarife'ye geçmek için bölgelerindeki görevli tedarik şirketine talepte bulunabiliyor. Tarife değişikliğindeki süreç, tedarikçi değişikliğine çok benzer olarak gerçekleşiyor.
Tüketicilerin çevre bilinçlerinin artması ve elektrik piyasasının serbestleşmesiyle birlikte dünyada daha fazla tercih edilmeye başlayan Yeşil Tarife (YETA), Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından 1 Haziran itibariyle ülkemizde de gönüllülük esasına dayalı bir tarife olarak tüketicilerin kullanımına sunuldu.
YETA TÜRKİYE'DE KULLANIMA SUNULDU: DÜNYADA GİDEREK ARTIYOR
Tüketilen elektriğin yenilenebilir kaynaklardan üretildiğini gösteren Yeşil Tarife uygulamasıyla tüketicilerin, yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen enerjiyi kullanması amaçlanıyor. Böylece hem Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizmasında (YEKDEM) oluşan yüksek ve öngörülemez maliyetlerin önüne geçilecek hem de yenilenebilir enerji kaynaklarından üretim yapan şirketlere destek olunacak.
YEŞİL TARİFE'YE GEÇİŞ, TEDARİKÇİ DEĞİŞTİRMEK KADAR KOLAY
Elektrik tüketicileri, Yeşil Tarife'ye geçmek için bölgelerindeki görevli tedarik şirketine talepte bulunabiliyor. Tarife değişikliğindeki süreç, tedarikçi değişikliğine çok benzer olarak gerçekleşiyor.
YEŞİL TARİFE'YE GEÇME TALEBİ BİR YIL İÇİNDE EN FAZLA 2 KEZ YAPILABİLİYOR
Tüketiciler başvurunun ardından son faturasını normal tarifeden ödüyor ve devam eden dönemlerde tedarik, Yeşil Tarife üzerinden gerçekleştiriliyor. Yeşil Tarife'ye geçme talebi bir yıl içinde en fazla 2 kez yapılabiliyor.
Mesken, ticarethane veya sanayi aboneleri, tedarikçilerine başvurarak Yeşil Tarife'ye geçiş yapabiliyor. Ancak Yeşil Tarife şu anda standart elektrik kullanımından daha yüksek fiyata mal oluyor. Bu tarifeye geçen tüketicilerin elektrik faturalarında, temin ettikleri enerjinin yenilenebilir enerji kaynaklarından üretildiğini gösteren bir yeşil işaret bulunuyor.
TÜKETİCİLER YEŞİL ENERJİ SERTİFİKASI TALEP EDEBİLİYOR
Tüketiciler aynı zamanda tedarikçilerinden yeşil enerji sertifikası da talep edebiliyor. Yeşil Tarife, tüketicinin satın aldığı elektriğin bir kısmının veya tamamının yenilenebilir kaynaklardan üretildiğinin taahhüdü anlamına geliyor.
EŞİTLEME MEKANIZMASI DEVREYE GİRİYOR
Elektrik sistemi bir havuz gibi işlediği ve tüm kaynaklardan üretilen elektrik birbirine karıştığı için fiziki olarak bir tüketicinin elektrik enerjisinin, direkt yenilenebilir kaynaklardan sağlanması mümkün değil. Bunu sağlamak için eşitleme yöntemi adı verilen bir mekanizma devreye giriyor.
Örneğin, 100 birim elektrik tüketen bir tüketici için yenilenebilir enerji santrallerinden 100 birim kadar elektrik sisteme veriliyor. Giren ve çıkan elektrik sayaçlarla kayıt altına alınıyor ve sertifikasyon süreci ile birlikte tüketicilerin kullandığı elektriğin yenilenebilir kaynaklardan üretildiği teyit edilebiliyor.
BAZI ÜLKELERDE NÜKLEER ENERJİ YEŞİL TARİFENİN İÇİNDE
Tüketiciler elektrik kaynağını, tedarikçilerinin sağlamakla yükümlü olduğu Yenilenebilir Enerji Kaynak Garanti Belgesi (YEK-G Belgesi) ile kontrol edebiliyor.
SADECE YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARINDAN ÜRETİLEN ELEKTRİK İÇİN GEÇERLİ OLACAK
Yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen Yeşil Enerji, rüzgar çiftlikleri ve hidroelektrik santralleri gibi çeşitli yenilenebilir enerji kaynaklarından üretiliyor. Bazı ülkelerde yeşil enerji tarifeleri, karbon salınımı olmaması nedeniyle nükleer enerji santrallerinden üretilen elektriği de kapsarken çoğu ülkede tamamen yenilenebilir enerji santrallerinden sağlanıyor.
DEVLET PEK ÇOK TEŞVİK MEKANIZMASI UYGULUYOR
Ülkemizdeki mevzuat uyarınca bir süre sonra devreye girecek olan nükleer enerji santralinden üretilen elektrik enerjisi, Yeşil Tarife kategorisine dahil edilmeyecek ve Yeşil Tarife sadece yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektrik için geçerli olacak. Yeşil tarife, alım garantilerinden daha sürdürülebilir Devlet tarafından yenilenebilir enerji santrallerine yatırımın artırılması amacıyla geçmişten günümüze kadar pek çok teşvik mekanizması uygulanıyor.
Tüketiciler tarafından direkt olarak fark edilmese de bu teşvik mekanizması için belirli bir bedel elektrik faturalarına maliyet tarafında yansıtılıyor. Nisan ayında, sadece yenilenebilir enerji santrallerine verilen alım garantisi teşviklerinin karşılığı olarak tüm tüketicilerin elektrik bedellerine tüketilen her bir kWh için 0,17127 TL yansıtıldı.
Bir diğer taraftan alım garantileri için, hidroelektrik santrallerine kWh başına 0,62 TL, rüzgar enerji santrallerine 0,62 TL, güneş enerji santrallerine 1,13 TL, jeotermal enerji santrallerine ise 0,89 TL ödeniyor.
ORTA VADEDE ÇOK DAHA UCUZ ELEKTRİK KULLANIMI ANLAMINA GELİYOR
Tüm bu bedeller direkt olarak tüketici faturalarına etki ettiğinden bu bedeller aslında tüketiciler tarafından ödeniyor. Bu durumda tavan fiyat olarak işlev gören Yeşil Tarife, ulusal tarife fiyatının YEKDEM alım garantilerinden daha düşük olması, sistemin gerçekten iyi işlemesi ve tüketiciler için orta vadede çok daha ucuz elektrik kullanımı anlamına gelirken elektrik piyasası ve ülkemiz için çok daha sürdürülebilir bir mekanizma işlemiş oluyor.