Moskova'daki terör saldırısında İstanbul'daki kilise saldırısı detayı! Sorgu görüntüleri ortaya çıktı...
Rusya'da gerçekleşen terör saldırısı sonrası DEAŞ'ın Horosan kolunun bağlıntıları ortaya çıktı. Uluslararası istihbarat birimleri eldeki verilerde İstanbul’daki kilise saldırısı, İran’da Kasım Süleymani’yi anma törenindeki bombalı eylem ve Moskova’daki son olayın talimatının aynı yerden verildiği belirtildi. Saldırı sonrası 143 kişinin ölümüne sebep olan teröristler hakim karşısına çıkarken, teröristlerin saldırıdan sonra nasıl yakalandığı ve sorgulandığına dair de yeni görüntüler ortaya çıktı. İşte detaylar...
Rusya'nın başkenti Moskova'da Crocus City Hall adlı konser salonuna düzenlenen saldırı dünya gündemine oturdu. Silahlı bir grup saldırgan, Cuma akşam saatlerinde Moskova Bölgesi'ndeki Krasnogorsk kasabasında bulunan konser salonuna girip insanların üzerine ateş açtı.
'Picnic' isimli rock müzik grubunun konserinin hemen öncesinde önce lobide, ardından salon içinde ateş açmaya devam eden teröristler, daha sonra ise patlayıcı attı.
SALON ALEVLER İÇİNDE KALDI
Patlamanın ardından binada büyük bir yangın çıkarken, konser salonunun yaklaşık üçte biri alevler içinde kaldı. Bir kısmı da çöken binada 143 kişi hayatını kaybetti. Saldırıyı gerçekleştiren 4 terörist ile birlikte 11 kişi gözaltına alındı.
CEZAEVİNE GÖNDERİLDİ
"Organize bir grubun üyesi olarak ölümle sonuçlanan terör saldırısı gerçekleştirme" ile suçlanan şüpheliler, Moskova Basmanny Bölge Mahkemesi'nde ayrı ayrı salonlarda hakim karşısına çıkarıldı.
Şüpheliler Tacikistan vatandaşları Dalercon Mirzoyev, Saidakram Murodali Raçabalizoda, Fariduni Şamsidin ve Muhammadsobir Fayzov'un 22 Mayıs'a kadar cezaevinde tutuklu kalmasına karar verildi. Fayzov'un mahkeme salonuna doktor eşliğinde tekerlekli sandalyede getirilmesi ve diğer şüphelilerin yüzlerindeki şiş ve morluklar olduğu görüldü.
Saldırganlar gece saatlerinde Moskova'daki Rusya Soruşturma Komitesi'nin merkez binasına getirildi. Görüntülerde teröristlerin gözleri ve elleri bağlı olduğu görülürken bir süre kafaları duvara dayanacak şekilde eğilerek bekletilmeleri de dikkat çekti.
SORGU GÖRÜNTÜLERİ ORTAYA ÇIKTI
Teröristlerin saldırıdan sonra nasıl yakalandığı ve sorgulandığına dair de yeni bilgilere ulaşıldı.
CİNSEL ORGANINA 80 VOLT ELEKTRİK VERDİLER
Telegram kanallarında 25 Mart tarihinde yayınlanan görüntülerde Fariduni Şamsidin isimli teröristin sorgusunun daha sonra çok daha şiddetli bir şekilde yapıldığı görülüyor.
Görüntülerde bir spor salonunun zeminine yatırılan Fariddun'un ağzından salyalar çıktığı görülürken bu sırada pantolonunun indirildiği ve cinsel organına elektrik kabloları takıldığı anlaşıldı. Kabloların diğer tarafında ise 80 voltluk pile sahip askeri radyo bulunuyor.
Görüntülerin sosyal medyada yayılmasından sonra bazı hesaplar, bu yöntemin Rusya'da yaygın olduğunu aktardı.
Bu sorgunun Tapik lakabıyla bilinen TA-57 isimli askeri telefon aracılığıyla yapıldığı belirtilirken, "80 volta kadar elektrik verilebiliyor ve bu da genelde mahkumların parmak, kulak ve cinsel organına verilebiliyor. En etkili yöntem de mahkumun üzerine su dökmek" yorumu yapıldı.
500 BİN RUBLE KARŞILIĞINDA YAPMIŞ
Ukrayna sınırına 100 km. uzaklıkta yakalanan terörist Fariduni Şamsidin, talimatın Telegram üzerinden verildiğini 500 bin ruble karşılığında anlaştıklarını, paranın yarısını peşin aldıklarını 15 gün önce ülkeye geldiğini, diğer saldırganlarla da kaldıkları pansiyonda tanıştıklarını anlattı.
Terörist ayrıca kendisine konser salonundaki herkesin öldürülmesi yönünde talimat verildiğini de anlattı.
Sosyal medyada dört teröristin Crocus Şehir Merkezi'nin lobisine giriş yaptığı anlar da yayınlandı. Amatör bir kamera ile çekilen görüntülerde önce uzaktan gelen silah sesleri ile insanların kaçışmaya başladığı fakat daha sonra silahlarla cam kapıları tuzla buz eden teröristlerin insanların üzerine ateş açtığı anlaşılıyor.
RUSYA ABD VE UKRAYNA'YI İŞARET ETTİ
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova, Moskova saldırısına ilişkin kaleme aldığı yazıda, ABD ve Ukrayna'yı işaret etti. Zaharova, "ABD, Rusya'da yasadışı ilan edilen DAEŞ terör örgütünden bahsederek, Ukrayna'yı kurtarmaya, kendisini ve yarattığı Zelenski rejimini örtbas etmeye çalışıyor" dedi.
Zaharova, "Amerikalı siyaset mühendisleri, Crocus Belediye Binası saldırısının DAEŞ terör örgütü tarafından gerçekleştirildiği masallarıyla kendilerini köşeye sıkıştırdılar" ifadelerini kullandı.
İNGİLTERE RUSYA'YI PROPAGANDA YAPMAKLA SUÇLADI
Diğer yandan Rusya'nın saldırıların ardından ABD ve Ukrayna'nın olduğunu öne sürmesi üzerine İngiltere, Rusya'yı 'tamamen şeytani bir işgali savunmak için sis perdesi propagandası yapmakla' suçladı.
Soruşturma devam ederken IŞİD'in Horasan Grubu, saldırıyı üstlendi. Saldırıyı gerçekleştiren teröristler Türkiye'de ve İran'da eylem yapan DEAŞ'ın aynı hücresinden çıktı.
RAPORLAR ORTAYA ÇIKTI
29 Şubat 2020'de ABD ve Taliban arasında imzalanan anlaşma kapsamında, ABD ve NATO güçlerinin Afganistan'dan çekilme sürecine başlamasıyla birlikte, Taliban Afganistan Kabil'i 15 Ağustos 2021'de kontrolü altına aldı.
Suriye, Irak ve Afrika başta olmak üzere dünyanın çeşitli bölgelerinde faaliyetlerini sürdüren DEAŞ terör örgütü, Afganistan bölgesinde sözde Horasan Vilayeti "Islamıc State Khorasan Province" (ISKP) adı altında otorite boşluğuyla beraber, bölgede etkinliğini artırdı. Horasan bölgesi, İran'ın doğusu ile Türkmenistan, Özbekistan, Tacikistan ve Afganistan'ın kesişim noktalarını kapsamasına rağmen, örgüt bölgedeki ana varlığını Afganistan'ın doğusuna taşıdı.
Taliban'ın da cezaevlerinin kapılarını açmasıyla birlikte Birleşmiş Milletler verilerine göre örgütün toplam mensup sayısı yaklaşık 6 bine yükseldi. Örgütün bölgedeki sözde liderliğini yapan Tacik kökenli Afganistan vatandaşı Şahab El Muhacir kod adlı Sanaullah Ghaffari'nin 6 Haziran 2023'de Afganistan'ın güneyindeki Kunar Eyaleti'nde düzenlenen bir operasyonda öldürüldü.
Birleşmiş Milletler'in DEAŞ terör örgütü ile ilgili yayınladığı 17. Rapor'da ise Salahudin kod adlı Maulawi Rajab isimli teröristin Sanaullah Ghaffari'nin ölümünden sonra sözde Horasan Vilayeti Dış Operasyonlar Sorumlusu olarak faaliyet gösterdiği aktarıldı.
PROPAGANDA FAALİYETLERİ DEŞİFRE OLDU
Örgütün bölgede toprak hakimiyeti sağlamak yerine hücre tipi yapılanmalarla vur-kaç taktiği ile eylem arayışlarını sürdürdüğü, "Voice Of Khorasan" ve "Sawt Khorasan" isimli dergilerle bölgedeki faaliyetler anlatılarak propaganda faaliyetleri yürüttüğü öğrenildi.
15 Ağustos 2021'den günümüze kadar Horasan vilayeti tarafından 40'dan fazla silahlı, bombalı ve suikast tipi saldırı gerçekleştirildi. Bu saldırılarda yaklaşık 800 kişi hayatını kaybederken yüzlerce kişi ise yaralandı.
RUSYA, İRAN VE TÜRKİYE'DEKİ SALDIRI AYNI HÜCREDEN
Bu saldırılar arasında en dikkat çekenleri ise son olarak Moskova'daki kanlı saldırı ile 5 Eylül 2022'de 2 Rus misyon çalışanının da aralarında olduğu yaklaşık 25 kişinin hayatını kaybettiği Kabil'deki Rusya Büyükelçiliğine yapılan saldırı, İran'da Şah Çerağ Türbesi'ne yönelik 26 Ekime 2022 ve 13 Ağustos 2023'de gerçekleştirilen saldırılar oldu.
Ayrıca örgüt 03 Ocak 2024'de İran Kirman'da Kasım Süleymani'nin ölüm yıldönümü kapsamında düzenlenen anma etkinliklerine yönelik gerçekleştirilen 89 kişinin hayatını kaybettiği bombalı saldırıyı gerçekleştirdi.
ÇALIŞMALAR YOĞUNLAŞTIRILDI
DEAŞ'ın Horasan kolunun yeni tehdit mekanizması olduğu şüphesi yaptığı eylemlerle de gün yüzüne çıkmış oldu. Türkiye, DEAŞ'ın Horasan koluna katılımın yoğun olduğu ülkelerden gelen yolcuları da mercek altına aldı.
Örgüte katılımın yoğun olduğu ülkelerden gelen genç yolcuların dönüş biletleri ve otel rezervasyonları havalimanlarında incelenmeye alındı.
Dönüş bileti ve rezervasyonları olmayan kişilerin havalimanlarından geri ülkelerine gönderilmesi sağlandı. Ayrıca gelen yolcuların istihbari kayıtları da incelenerek Türkiye'ye alınan onayın ardından alınması sağlandı. Milli İstihbarat Teşkilatı ve Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Başkanlığı, saha ajanlarıyla DEAŞ'ın Horasan kolunun faaliyetlerini sıkı izlemeye başladı.
Öyle ki örgütün gerçekleştirmeye çalıştığı birçok kanlı eylem de engellendi. Bunların başında örgütün yılbaşında hazırlandığı kanlı eylem vardı. Horasan kolunun Fatih Balat'taki Santa Maria Kilisesi ve bir Sinagog'ta eylem yapmayı planladığı bilgisine ulaşan Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), bu bilgiyi Emniyet Genel Müdürlüğü'yle paylaştı.
KOD İSİMDEN YOLA ÇIKILARAK HÜCRE ÇÖKERTİLDİ
Emniyet Birimlerine teröristin sadece kod ismi verildi. Emniyete bağlı istihbarat timleri sahaya inip, elde edilen verilere göre eylem yapacak kişinin E.Y. isimli Iraklı üyesi olduğunu belirledi. E.Y. isimli DEAŞ üyesinin Balat'ta eylem yapabilmek için hem Meryem Ana Kilisesi'ni hem de Sinagog'da keşif faaliyeti gerçekleştirdiği belirlendi. Yapılan çalışmaların ardından 9 ilde yapılan operasyonda 32 şüpheli gözaltına alındı.
ÖZEL UYGULAMALARLA TEMAS KURUYORLAR
Terör örgütü DEAŞ'ın sözde Horasan yapılanmasının, son dönemde Türkiye'ye karşı faaliyetlerinde de yabancı uyruklu mensuplarını daha çok kullandığı, bunların da Türkiye'de güvenlik birimlerinin kontrol ve takibine yakalanmamak için internet tabanlı uygulamalar üzerinden haberleştiği saptandı.Bu bilgi de Rusya'da saldırı sonrasında yakalanan teröristin ifadeleriyle bir kez daha kesinleşmiş oldu.
3 YILDA DEAŞ'E DARBE VURULDU
MİT'in son 3 yılda Emniyet Genel Müdürlüğü işbirliğiyle yurt içinde ve Suriye'de gerçekleştirdiği operasyonlarda DEAŞ yöneticilerinin de aralarında bulunduğu çok sayıda terörist etkisiz hale getirilirken, örgütün Türkiye yapılanmasına da büyük darbe vuruldu. MİT tarafından, DEAŞ'ın sözde eski "Türkiye vilayeti sorumlusu" Kasım Güler, Nisan 2021'de Suriye'de düzenlenen operasyonla yakalanarak, Türkiye'ye getirildi.
Güler'in ifadesinde yer alan, irtibatlı olduğu örgüt mensuplarına ilişkin bilgiler sonucunda ülke genelinde Emniyet Genel Müdürlüğü ile koordineli olarak operasyonlar gerçekleştirildi ve DEAŞ'ın sözde "Türkiye vilayeti yapılanması" ile bu yapılanmanın bağlı bulunduğu "Faruk ofisi"nin faaliyetleri akamete uğratıldı. Devam eden süreçte, MİT tarafından yürütülen istihbarat çalışmaları sonucu, DEAŞ'ın sözde "Türkiye vilayeti" mensubu olduğu bilinen ve Türkiye'deki örgüt üyelerine yardım faaliyetine aracılık eden Mohannad Mehi Aldine, Mahmoud Jabran ve Husam Elhumeydi'nin yakalanması sağlandı.
MİT, bu kişilerin ifadelerinden hareketle Şubat 2022'de örgütün sözde "Türkiye vilayeti" yapılanmasına yönelik operasyon gerçekleştirdi. Emniyet Genel Müdürlüğü ile koordineli gerçekleştirilen operasyonda, sözde Türkiye yapılanmasının faaliyetlerine darbe vuruldu.
DEAŞ'IN SÖZDE ELEBAŞI SURİYE'DE ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ
MİT ayrıca terör örgütü DEAŞ'ın sözde lideri Ebu Hüseyin El Hüseyni El Kureyşi'nin tespitine yönelik çalışmalar yürüttü. Suriye'deki istihbarat çalışmaları sonucu, El Kureyşi'nin örgüte yönelik operasyonlar nedeniyle sürekli gizlendiği ve yer değiştirdiği tespit edildi. İdlib-Dana bölgesinde, içerisinde yeraltı sığınağı bulunan bir ev inşa edildiği, ancak Kureyşi'nin Suriye'de DEAŞ'ın üst düzey kadrolarına yönelik gerçekleştirilen operasyonlardan tedirgin olması dolayısıyla bu eve yerleşmekten vazgeçtiği belirlendi.
El Kureyşi'yi yakın takibe alan MİT, DEAŞ'ın sözde liderinin kısa süreliğine Afrin Cinderes'te bir adreste bulunduğunu belirlerken, buradan da başka bir bölgeye geçeceği istihbaratının alınması üzerine, 29 Nisan 2023'te kritik operasyon için harekete geçti. Yaklaşık dört saat süren operasyonda Ebu Hüseyin El Hüseyni El Kureyşi, MİT ekiplerinin teslim olması yönündeki uyarılarına cevap vermedi. El Kureyşi, MİT ekiplerinin evin duvarlarını patlatarak içeri girmesinin ardından üzerindeki intihar yeleğini infilak ettirerek hayatını kaybetti.
İsrail'in Gazze'ye yönelik 7 Ekim'de başlayan saldırıları sonrasında, örgütün sözde üst yönetiminin, Türkiye'deki diğer dinlere mensup kişilere, ayrıca sinagog ve kiliselere yönelik eylem talimatı verdiği belirlendi.
İstanbul'da bulunan dini mekanlara yönelik, terör örgütü DEAŞ'ın Türkiye yapılanmasının sözde istihbarat sorumlusu "Abu Yakin el Iraki" kod adlı Micbel el-Şuveyhi ile "Ebu Leys" kod adlı Muhammed Hilaf İbrahim İbrahim tarafından keşif faaliyeti yürütüldüğü ve hazırlanan raporun örgüt üst yönetimine kriptolu bir mesaj halinde aktarıldığı, DEAŞ'ın Türkiye yapılanmasından "Abdullah el Cumeyli" kod adlı İyheb Elani tarafından ise Irak Büyükelçiliğine yönelik rapor hazırlandığı MİT tarafından deşifre edildi.
Emniyet Genel Müdürlüğü ile koordineli olarak Aralık 2023'te düzenlenen operasyonlarda, Selman-ı Farisi Taburu unsurlarının yakalanmasının da sağlandığı öğrenildi.