Kudüs neden önemli, neresi, tarihsel süreci nasıl? İşte Yahudilik, İslamiyet ve Hristiyanlıktaki yeri nedir? Siyonistler neden Kudüs'ü istiyor?
İşgalci İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırısının ardından araştırmalar hız kazandı. Arama motorlarında "Siyonistler neden Kudüs'ü istiyor?" sorusunun cevabı aratılıyor. Kudüs, Orta Doğu'nun kalbinde yer alır ve dini açıdan büyük bir kutsallığa sahiptir. Bu şehir, hem İslam'ın üçüncü kutsal mekanı olan Mescid-i Aksa'ya ev sahipliği yapmasıyla Müslümanlar için büyük bir öneme sahiptir, hem de Yahudilik ve Hristiyanlık için önemli dini alanları içinde barındırmasıyla tarihi bir çeşitliliğe sahiptir. Peki Kudüs neresi, tarihsel önemi nedir?
Kudüs, tarih boyunca büyük dini ve siyasi öneme sahip olan bir şehir olarak bilinir. Bu şehir, hem İslam, hem de diğer semavi dinler için büyük kutsallığa sahip olan Mescid-i Aksa'ya ev sahipliği yapması nedeniyle Müslümanlar için son derece önemlidir. Peki Kudüs neresi, tarihsel önemi nedir? İşte Yahudilik, İslamiyet ve Hristiyanlıktaki yeri ve önemi...
KUDÜS NE DEMEK?
Kudüs kelimesi Türkçe'de "kutsallık, kudsiyet, kutsanmış şey veya yer, harim" anlamına gelir.
3 DİNDE KUDÜS'ÜN YERİ VE ÖNEMİ
📍Yahudilere göre dünya yaratılmaya Kudüs ile başladı. Yani arzın merkezi ve vaat edilmiş topraklar.
📍Hristiyanlar için mahşerin, dirilişin mekânı ve Hz. İsa'nın çarmıha gerildiği yeri ifade etmektidir.
📍Müslümanlar yani İslam dini için Miraç'ın basamağı, ilk kıble ve Mekke ve Medine'den sonra üçüncü kutsal şehirdir.
KUDÜS VE İSRAİLOĞULLARI
📌İsrailoğulları'nın tarihine göre, Hz. Musa'nın önderliğinde Mısır'dan çıkan kavim, vaat edilen topraklara giremeyerek cezalandırılmış ve liderlik Yeşu'ya devredilmiştir. Yeşu önderliğinde Filistin topraklarına giren İsrailoğulları, bölgedeki yerli halklarla savaşarak topraklarının büyük bir kısmını ele geçirmişlerdir.
M.Ö. 11. yüzyılın sonlarına doğru İsrailoğulları'nın ilk devleti İsrail kurulmuş, Kral Saul'dan sonra Hz. Davud Kudüs'ü fethederek başkent yapmıştır. Bu dönem, Kudüs'ün kutsallığının başladığı kabul edilir.
YAHUDİLERİN BÖLGEDEN SÜRGÜNÜ
Hz. Süleyman'ın ölümüyle, İsrail devleti kuzeyde başşehri Sâmiriye (Samana) olan İsrail ve güneyde başşehri Kudüs (Jeruselam) olan Yahuda krallıkları olmak üzere ikiye ayrıldı. İki krallığın da varlıkları uzun ömürlü olmadı. Önce İsrail krallığı M.Ö 722'de Asur kralı II. Sargon tarafından, Yahuda krallığı ise M.Ö 586'da Babil kralı Nabukadnezar (Buhtunnasr) tarafından yıkıldı. Asur ve Babiller, Yahudi kabilelerini bölgeden sürgün ettiler. Bu kabilelerden bazısı da Arap yarımadasında Hicaz bölgesine göç etti.
TÜRKLER VE KUDÜS
Üç semavi din tarafından mukaddes kabul edilen Kudüs, XVI. yüzyılda İslam'ın yeni bayraktarı olan Osmanlı Devleti'nin hâkimiyetine ekim 1516'da alındı. 4 yüzyıl süren Osmanlı dönemindeki günlerinin ise müstesna bir yeri olduğu aşikârdır. Dolayısıyla tüm insanlığın ortak değeri ve mirası olan Kudüs, Türkler için huzur ve sükûn içerisinde yönetilen bir medeniyet şehri ve Osmanlı hatırasıdır.
BALFOUR BİLDİRGESİ
2 Kasım 1917'de İngiltere, Balfour bildirgesi ile Kudüs'ün Yahudi toprağı olduğunu ve onların siyasi birlik kurmalarını destekleyeceğini ilan etti. 11 Aralık 1917'de İngiliz askerinin Kudüs'e girmesiyle bölgede manda yönetimi başladı. Böylece Kudüs'te sadece haçlı işgali ile kesintiye uğrayan yaklaşık 1200 yıllık İslami yönetim sona erdiği gibi Aralık 1917'den itibaren Kudüs giderek İslami kimliğini de kaybetmeye başladı.
YAHUDİLER'İN KUDÜS'E DÖNÜŞÜ
19. yüzyılın ikinci yarısında Nazilerin Yahudi düşmanlığını körüklemesi, Yahudi düşmanlığını körüklemesi sonrası, milli ve dini kimliklerini, ideallerini inatla yaşatan Yahudilerin kendilerine vadeliden toprak dedikleri bölgeye göç etmelerini ortaya çıkardı. Siyonizm denen Yahudi milliyetçiliğinin de harekete geçmesi Kudüs'ün İslami kimliğini kaybetmesine sebep oldu.
KUDÜS NEREDEDİR?
Lut gölünün bulunduğu çukur alanın batısında ve bu alandan fay diklikleriyle ayrılmış olan Yahudiye platosunun dalgalı yüzeyi üzerinde kurulmuştur. Lut gölüne 24, Akdeniz kıyılarına kuş uçuşu mesafe olarak 52 km. uzaklıkta bulunan şehrin deniz seviyesinden yüksekliği Harem-i şerif'te 747 metredir.