LGBT çetesinin hedefi yine çocuklar! Çizgi filmlerden sonra bu kez Hollywood üzerinden operasyon | Bu kez figüran: Barbie
Küresel çete toplumsal değerleri yozlaştırarak LGBT gibi sapkınlıkları kültürlere empoze etmeyi kendine hedef edinirken; bunu da görsel ve yazılı medya ile uygulamaya koyuyor. Geçtiğimiz günlerde Nimona isimli animasyon çocuk filminde LGBT sahnelerine yer veren Netflix'in ardından bu kez de çocukların en bilindik oyuncaklarından olan Barbie'nin filmi ile bir kez daha çocuklar hedef alınarak LGBT sapkınlığı zihinlere yerleştirilmeye çalışıldı. Başrollerinde Margot Robbie ve Ryan Gosling’in yer aldığı filmin yönetmeni Gerwig, "Bu hikâyeyi LGBTQIA+ topluluğunu getirmeden anlatmamıza imkan yok. Mattel'in bugün var olan tüm farklı Barbie ve Ken'lerle yarattığı çeşitliliği temsil etmek bizim için önemliydi." dedi. LGBT oyuncular filmin tanıtımını Onur Yürüyüşü’nde yaptı.
Türkiye'de ve dünya genelinde son dönemde sosyal medya platformlarının da büyük katkısıyla giderek yayılan sapkın LGBT örgütü gençleri zehirleme çalışmalarına devam ediyor. Son yıllarda artan LGBT hareketi ve sosyal medyanın LGBT yanlısı içerikleri öne çıkarma ve koruma politikası aileleri endişelerini giderek arttırıyor.
AİLELER LGBT SAPKINLIĞINA KARŞI TEDBİR YOLU ARIYOR
Cinsiyetsiz bir dünya oluşturmayı hedefleyen bu sapkın örgüte karşı aileler çocuklarını korumak için çok sayıda yol deniyor.
Netflix, yine iğrenç bir skandala imza attı. Çizgi filmler aracılığı ile çocukları hedef alan Netflix, bu kez de "Nimona" isimli animasyonda LGBT iğrençliğine çanak tuttu. Çocuk kategorisinde bulunan ancak +18 uyarısı yer alan animasyonda eşcinsel ilişkiyi özendirici sahneler ve diyaloglar yer aldı. Küresel çete de sapkınlığın reklamını yaparken New York Times, LGBT ilişkileri üzerine kurgulanan animasyonu adeta öve öve bitiremeyerek haberleştirdi. Öte yandan İngiltere merkezli bir sitenin editörü ise sapkınlığın sergilendiği animasyon için 'çığır açan film' ifadelerini kullandı.
Bu yaşananların ardından, LGBT dayatması şimdi de çocukların oynadığı "Barbie" ile gündemde. 21 Temmuz'da tüm dünyada gösterime girecek olan Barbie'nin yeni filminde LGBT oyuncular yer aldı.
Oyuncak firması Mattel'in 2022'de Barbie bebek ve aksesuarlarının satış toplamı 1 buçuk milyar doları buldu. Film yapımcısı Warner Bros da bu pazara, 100 milyon dolarlık yeni Barbie filmi ile ekleniyor. Hollywood basını filmin 450 milyon dolardan fazla hasılat yapacağını tahmin ediyor.
FİLM KAMPANYASINA O MARKALARDAN DESTEK!
Film gösterime girmeden önce farklı platformlardan Barbie filmine yönelik reklamlar başladı. Kampanyaya, Google, Burger King çoktan dahil oldu. Barbie'nin şeker pembesi dünyası, Google arama motoruna girdi. Burger King, filme özel pembe menu üretti. Giyim markaları da serilerine Barbie hatırlatmalarını ekledi.
BİLİNÇLİ TERCİH ETMİŞLER!
Tüm dünyada, Barbie çılgınlığı alıp başını giderken işin bir diğer boyutu yabancı basına yansıdı. Yeni filmin yönetmeni filmde lezbiyen, gay ve transseksüel oyuncuların bilinçli olarak tercih edildiğini açıkladı. Greta Gerwig "Barbie evreninin kapılarını açıyoruz… Bu hikâyeyi LGBTQIA+ topluluğunu getirmeden anlatmamıza imkân yok. Mattel'in bugün var olan tüm farklı Barbie ve Ken'lerle yarattığı çeşitliliği temsil etmek bizim için önemliydi." dedi.
Filmin konusu sinema eleştirilerinin yer aldığı internet sitelerinde şöyle yer aldı: "Barbie, uyum sağlayabileceği bir dünya bulma umuduyla yolculuğa çıkan bir kadının hikâyesini konu ediyor. Barbie, yaşadığı dünyanın koşullarına uymayan bir kadındır. Yaşadığı dünyanın 'mükemmel kadın' imajına uzak olduğunu fark eden Barbie, yaşadığı fantastik dünyadan dışlanır. Uyum sağlayabileceği bir dünya bulma umuduyla gerçek dünyaya yolculuğa çıkar. Bu yeni dünyada, kendi evinde dışlanmasına neden olan farklılıkları, onu özel kılan avantajlara dönüşür. Ken ise bu yolculuktan onu vazgeçirmek ister."
ABD'DE LGBT ÖRGÜTLERİ FİLME TOPLU HALDE GİTMEYE HAZIRLANIYOR
Warner Bros., film hakkında ayrıntı vermiyor. Ancak oyuncularının, LGBT etkinliklerinde filmi tanıtması Barbie'nin bu kez LGBT dayatmasında rol oynayacağını akıllara getiriyor. Los Angeles'te LGBT örgütleri tarafından düzenlenen Onur Yürüyüşü'nde dev Barbie Platform üzerine çıkan oyuncular, LGBT bayrağında yer alan renklerin kullanıldığı aksesuarlarla dikkat çekti. Platformun üzerinde ise filmin 21 Temmuz'da gösterime gireceği yazıyordu. ABD'de LGBT örgütleri filme toplu halde gitmeye hazırlanıyor.
Filmde lezbiyen oyuncu Kate McKinnon, saçları kısacık ve eğreti şekilde kesilmiş, yüzü keçe kalemlerle boyanmış sıra dışı bir Barbie bebeği canlandırıyor. Bazı yorumculara göre McKinnon'un oynadığı 'tuhaf Barbie' aslında biyolojik cinsiyete karşı bir tür başkaldırı. Fragmanda yer alan Barbie'nin hemcinsiyle uzun ve derin bakışmalarını içeren bir sahne de filmde Barbie'nin lezbiyen bir karakteri canlandırdığı yorumlarına neden oldu.
"LGBTQ+ PARTİSİ"
Out Magazin adlı dergi geçen hafta yayımlanan sayısında kapağını filme ayırdı. 'Barbie Bir LGBTQ+ Partisidir, Out'un Kapak Yıldızlarını Doğrulayın' başlıklı yazıda, Yönetmen Greta Gerwig'in Barbie'yi yönetmeye ve senaryoyu Noah Baumbach'la birlikte yazmaya başladığında, LGBTQ + içermesinin bir gereklilik olacağını bildiği ifade edildi. Filmin LGBT oyuncuları Hari Nef, Scott Evans ve Alexandra Shipp dergi için kapak fotoğrafı çektirdi. Transseksüel oyuncu Hari Nef, "Barbiler birer oyuncak bebek, insan kadın değiller. Cinsel organları yok." dedi. Nef, bu oyuncakların cinsel organları olmayan gerçek bebekler oldukları için filmin, trans kadınlara sunacağı çok şey olduğunu düşünüyor.
NETFLİX'TEN YENİ LGBT PROPAGANDASI: NİMONA | ÇOCUK KATEGORİSİNDE YAYINLAYIP +18 UYARISI KOYDULAR!
Netflix ile Hollywood'un eşcinsellik propagandası bütün dünya tarafından kaygı ile izleniyor. Ahlak karşıtı yayınlarıyla sürekli adından söz ettiren film paltformları, dayattıkları sapkın yaşam tarzıyla yüzlerce çocuğun ruh sağlığıyla oynuyor.
ÇOCUK DİZİSİNE LGBT SKANDALI
Milyarlarca dolarlık bütçelerle desteklenen bu tür yapımların ana hedefinde çocuklar ve ahlaksız ideolojilere karşı çıkan ebeveynler var. Netflix'in çocuklar üzerinde ahlak bozan bir skandalı da Nimona adlı animasyon filmi oldu.
Filmde, el ele tutuşan, öpüşen iki erkek, LGBT'yi temsil eden renkli bayrak gibi içerikler yer alıyor. Üstelik de film, platformun çocuk kategorisinde. Ancak filmde +18 uyarısı bulunuyor.
Emperyalizmin kültürel araçlarından biri olan dijital içerik platformu Netflix, Batı'nın tüketim kültürünün bir parçası olarak sürekli gündemimizde. Milyarlarca dolarlık bütçesiyle devasa bir içerik üretim gücüne sahip. Ürettikleri ile de Batı'nın yeni değerleri olan yalnızlaşma, LGBT, pedofili gibi ahlaki çürüme öğelerini toplumlara dayatıyor.
EŞCİNSEL KARAKTERLERİN ÖPÜŞME SAHNESİ VAR
Haziran ayında yayınlanan Nimona isimli yeni film de şaşırtmadı. Nimona isimli animasyon filmin ana karakterleri eşcinsel.
Film daha 4. dakikasında eşcinsel karakterlerin el ele tutuşmaları ile başlıyor. Film, topluma karşı güvensizlik ve toplumsal kurumlara dair yıkıcı söylemlerle ilerliyor. Batı kültürünün gençlere aşılamaya çalıştığı, toplumda 'normal' olandan farklı olma ve farklı olduğu için yalnız kalma, toplumdan ayrılma düşüncesi, karakterler aracılığıyla işleniyor.
Baştan sona kadar toplumsal kurumlar ile mücadele içinde geçen filmde bu düşünceler ana karakterlerden biri olan Nimona'nın ağzından "sistem çürümüş, kurum (filmde devlet olarak tasvir ediliyor) kapatılmalı", "normal olana göre kötü olalım" gibi söylemler, öfkeli bir biçimde dile getiriliyor. Toplumun ve insanların özünün kötü olduğu dolayısıyla da güvenilmez olduğunu sık sık dile getiren film, 82. dakikasında da eşcinsel iki ana karakterin öpüşmesi ve birlikte 'mutlu' olmaları ile son buluyor.
KÜRESEL ÇETE DE İŞ BAŞINDA
Aile yapısını hedef alan LGBT terörünün arkasında bildiğiniz gibi yine küresel çete var. Sapkınlığın çocuklara kadar indirilmesinden hiç rahatsız olmayan New York Times, skandal animasyon filmini öve öve bitiremedi. Birkaç kez manşetine taşıyan NYT, LGBT terörünün çocukları hedef aldığı animasyonu "mesaj filmi" diye tanımlıyor.
Yine NYT bir başka haberinde sapkınlığın yazarını öne çıkarıp, "Trans deneyimin unsurlarını araştırıyor. Film, trans haklarının giderek daha fazla saldırıya uğradığı bir dönemde bu temaları ön plana çıkarıyor" şeklinde ifadelerle LGBT terörünü övüyor.