Can Dündar, 15 Temmuz'dan sonra soluğu sahiplerinin yanında aldı. Şu an firari konumda. Yurt dışında Türkiye aleyhine ne kadar kampanya varsa omuz veriyor.
Dündar yönetimindeyken bir trol gazetesi haline getirilen Cumhuriyet ise aynı şekilde yoluna devam ediyor.
Gazetenin dün Boğaziçi Üniversitesi'yle ilgili yaptığı bir haber, tarif etmeye çalıştığım güzergâhı çok iyi tarif ediyor. Başlığı söyleyeyim, siz tartışılan haberi içeriğini tahmin edin artık:
"ABD Boğaziçi Üniversitesi'ne el koyabilir!"
Gazete gelen tepkiler üzerine önce haberi revize etti. Ancak bu hamle, "rezilsiniz" diyerek sosyal medyada isyan eden gazetenin okurlarını bile tatmin etmeyince apar topar haberi sildiler.
Bu utanç verici hevesin, mandacılık itirafının izi nasıl yok edilir bilemiyorum...
Bunca rezalette rağmen hâlâ Cumhuriyet alışkanlığını devam ettiren yurtsever okurlar da illa ki "ne yapıyorsunuz" diye soracaklardır. Dün Twitter'da sayıları hiç de az değildi...
Haklısınız, ne gam...
15 Temmuz sonrası başımıza Atatürkçü kesilen FETÖ'cüler, ABD'nin çoktan el koyduğu ve Zaman'ın boşluğunu dolduran Cumhuriyet'e bir el verirler artık.
Giden okurun eksikliğini hissettirmezler, bir şekilde.
Çocukluğumda evimize giren yılların Cumhuriyet'i için ne acıklı bir hal.
***
BENİ BOŞ VERİN DE KENDİNİZİ TEDAVİ EDİN BENGİ HANIM
Prof. Dr. Bengi Başer pandemi döneminde adı duyulan hekimlerden.
Mesleki kariyerinin son günlerinde, önerdiği sert polisiye tedbirler nedeniyle yıldızı bir anda parlayan Başer'e bugünlerde bir haller oldu.
Sanki asli hekimlik vazifelerini unutup sabah akşam ekranlardan izolasyon tedbirlerine nizami olarak uymayan "cahil halkı" terbiye etmeye çalışan o değilmiş gibi... Şimdi de sosyal medya hesabı üzerinden gözyaşları eşliğinde 65 yaş üstü vatandaşın evde sıkılmasına çok ama çok üzüldüğünü anlatan paylaşımlar yapıyormuş.
"Muş" diyorum zira Başer'in hesaplarını göremiyorum. Çünkü hanımefendi aylar önce aynı sıkıntılardan bahsettiğim ve izolasyon tedbirlerini eleştirdiğim için bana çok kızmıştı.
Ve Twitter'dan "Siz sakın elimize düşmeyin" diyerek tehditler savurmaya başlamıştı.
"Tedavi sırasında da hastalarınıza karşı öfkenizi kontrol edemediğiniz oluyor mu?" diye sorunca da sinirlenip hesabımı engellemiş, ardından da yazdıklarını silmişti.
Bu 180 derece dönüşün sebebi ne acaba?
Yoksa kafasına taş mı düştü?
Eğer öyle değilse, hastalarıyla kurduğu ilişkiyi şahsileştirmeyen, Hipokrat yeminine sadık bir hekime başvurup mutlaka muayene olsun.
Belli ki derin gelgitler yaşıyor.
***
KEŞKE DOKTOR YERİNE KABZIMALI ARASAYDI...
Sevgili Kenan İmirzalıoğlu'nun ayrı bir renk getirdiği atv'deki Kim Milyoner Olmak İster yarışmasının cumartesi günkü bölüm yine efsaneydi.
Özellikle de bir yarışmacının "Hangisi beyindeki bir bölgeye verilen addır?" sorusuna verdiği yanıt sosyal medyada viral oldu.
Zira hanımefendi; A: Omurilik sarımsağı, B: Omurilik turpu, C: Omurilik soğanı, D: Omurilik brokolisi şıkları içinde A'yı tercih etti!
Hadi buraya kadar olanlar normal diyelim. Öyle ya; yarışma heyecanı falan der geçeriz, insanlık hali...
Ne var ki yarışmacının telefonla joker hakkını kullandığı hekim arkadaşının da kendisiyle fikirde olmasının izahını gerçekten merak ediyoruz.
Keşke hanımefendi doktor yerine bir kabzımalı arasaydı.