2013 Mayıs'ından bu yana, Türkiye'nin başına gelmeyen kalmadı. Ayaklanma denemesinden darbelere, terör saldırılarından ekonomik kuşatmaya kadar her şey yaşandı. Ve her şey gözlerimizin önünde oldu.
Dindar kılıklı bir cemaatten nasıl bir canavar çıktığına şahit olduk.
Silah bırakacağını, "düz ovadasiyaset" yapacağını söyleyen PKK'nınçukur terörüyle nasıl kan döktüğünü,"Türkiyelileşeceğiz" diyen siyasi koluHDP'nin, nasıl birdenbire "aslan" kesilipçözüm sürecini bitirdiğini ve "PKKsizi tükürüğüyle boğar" sarhoşluğunakapıldığını gördük.
Burada kalsa iyiydi, daha vahim olan cumhuriyetin kurucu partisi CHP ve "dostları"nın tavrı. O partiler ve siyasi aktörler, Gezi ve 17-25 Aralık yargı darbesinden MİT TIR'ları operasyonuna kadar her saldırıya bir gerekçe buldu ve onlara karşı direnenleri itibarsızlaştıran bir siyaset izledi.
Bunu da en acımasızca yapan, 15 Temmuz'a "kontrollü darbe" diyen CHP Genel Başkanı KemalKılıçdaroğlu'ydu.
SANKİ FETÖ'CÜ GLADYODARBESİ YAŞANMAMIŞ GİBİ
O darbeye karşı direnişi itibarsızlaştırmakiçin hem kendisi hem de ekibielinden geleni yaptı ve sosyolojileri debuna katıldı. Bugün ne CHP parti örgütlerinde,ne sivil toplumda, ne de "dostlar"diye tanımlanan partilerde 15Temmuz'un ruhuna uygun bir anmayapılmıyor.
CHP'ye yakın Halk TV veya Tele1 gibi televizyonlara bakın, bütün programlarda "15 Temmuz'u nasıl itibarsızlaştırabiliriz?" çabası var. Yalan yanlış bilgilerle, kimi Meclis araştırma dosyasının sümenaltı edilmesinden, kimi hiçbir belge ortaya koymadan "kaybolansilahlar"dan söz ediyor.
Ama ne FETÖ'cü Gladyo darbesi üzerinde duruluyor, ne de o darbeyi durdurmak için tankların önüne yatan, canını feda eden halkın destansı direnişi üzerinde...
Herhalde dünyada eşi benzeri görülmemiş bu demokrasi direnişi onları korkutuyor ki, bırakın anmayı konuşmak bile istemiyorlar. Başkan Erdoğan, geçen yılki konuşmasında, 15 Temmuz'u "tarihibir kırılma noktası" olarak nitelemiş ve Malazgirt'ten İstiklal Harbi'ne uzanan bir bağ kurarak şöyle demişti: "Her kim 15 Temmuz'u küçümsemeye,önemsizleştirmeye, itibarsızlaştırmaya,karikatürleştirmeyeçalışıyorsa bilin ki, amacı iştebu derin tarihi anlamı gölgelemek,gözlerden kaçırmaktır."
Peki, başta CHP olmak üzere bazımuhalefet partileri, kendi halkının darbeyekarşı çıkmasından, dünyaya örnekolacak biçimde demokrasiye sahip çıkmasındanneden rahatsız? Neden sahipçıkmazlar?
15 TEMMUZ RUHUNDANKORKULUYOR!
Sorunun cevabını 15 Temmuz kanlı darbe girişimine karşı verilen mücadelenin beşinci yıldönümünde yazdığı "Asırlık Gece" kitabıyla dikkat çeken Başkan Erdoğan'ın avukatı Doç. Dr. Hüseyin Aydın veriyor: "15 Temmuz'u itibarsızlaştırmakisteyenleri iki ana grupta toplayabiliriz. Birinci grupta örgütmensupları var. Onlar bu çabalarıylaörgütü aklamaya ve 40 yıllıkserüvenlerinin finalinde yaşadıklarıhayal kırıklığını unutturmaya çalışıyorlar. İkinci grupta siyasi saiklerle veikbal endişesiyle itibarsızlaştırmayaçalışanlar var. Bu grupta olanlar,15 Temmuz ruhunun egemenolduğu bir ülkede siyasi amaçlarınaulaşamayacaklarının ve millettenitibar göremeyeceklerinin farkındalar."
Anlaşılan tam da bu yüzden sondönemde akla hayale gelmeyen biryalan siyaseti furyası var.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.