FETÖ'yle mücadelede suyu iftiralarıyla bulandıranlar, oklar kendilerini göstermesin diye hedef saptıranlar var. Bu sefer kabak gibi açıktalar ama yine de varlar.
Şahsi hesapları için bana attıkları iftiralar yetmedi, şimdi de dört yıl önce vefat etmiş rahmetli kayınpederim Salim Öğüt'e ve onun dul eşi kıymetli kayınvalidem Seher Öğüt'e iftira atmaya kalktılar.
Neymiş, rahmetli kayınpederim 2010'da Mehtap TV'ye çıkmış ve FETÖ'ye yakın sivil toplum kuruluşunda konuşma yapmış! Neymiş, kıymetli kayınvalidem iki yıl FETÖ'ye yakın sivil toplum kuruluşunda yöneticilik yapmış! Cevap veriyorum çünküiftirayı şahsıma atacakkadar bile mert değilbu çürümüş ruhlar. Altıyıl önce komaya girip,dört yıl önce vefat etmiş,kendi hakkını bu dünyadasavunma imkânı olmayankayınpederime ve onundul eşine dil uzattılar...
Merhum Salim Öğüt, kim onu tebliğe çağırsa, koşa koşa giderdi. Tarikatlı, modernist, partili, vs. diye bakmazdı. BBP'lisine de giderdi, Ak Parti'lisine de, MGV'lisine de. Dolayısıyla, CumhurbaşkanımızınTürkçe Olimpiyatları'nabizzat katıldığı dönemlerde,FETÖ'ye yakın olankurumlarda da konuşmayapmış olması şaşırtıcıdeğil.
Kayınpederimin, Çorum Hitit Üniversitesi'ndeyken yakın olmakla suçlandığı ve şimdi FETÖ'cü olduğu ortaya çıkan Osman Eğri'nin Diyânet Vakfı Yayınları'ndan çıkan ona yakın kitabı vardır.
'Alevilik Masası' âdeta kendisine teslim edilmiştir. 2010'da komaya giren babamın, devletin bu kadar sahip çıktığı bu şahsın 'zararlı' olduğunun tespiti nasıl mümkündür?
İftiralarda bahsedilen bir diğer isim, sözde 'anti- FETÖ'cü' olduğu için istifa eden kişi ise, tüm ilahiyatçı arkadaşlarını fişleyip ihbar eden birisidir. İstenirse buna tanıklık yapmak isteyen kayınpederimin arkadaşları da, fişleme dosyaları da mevcuttur.
Kayınpederim de her zamanki dürüst kişiliğiyle, bu ayıbını fakülte toplantısında yüzüne vurduğu için kendisi istifa etmek zorunda kalmıştır.
Zaten o dönem Yeniçağ gazetesinde çıkan yazıları da, kendisinin nasıl bir zihniyete sahip ilahiyatçı olduğu hakkında fikir verebilir. Merhum kayınpederimintek bir temel derdivardı. Mekke'deki Ümmü'lKur'a Üniversitesi'ndemaster ve doktora seviyesindetamamladığı usûlü'lfıkhilminden aldığı güçle,'tarihselcilik' denen, diniyozlaştırdığını düşündüğümodernist akıma karşıİslâm'ı ve Kur'an'ı muhafazave müdafaa etmekti. Müellifi olduğu eserlerinbüyük kısmı da 'modernist/tarihselci' tabir edilenilahiyatçılara reddiyelerdi.
O'nu, İslâm'ı silikleştirip yok etmeye çalışanlarla aynı anlayışa sahip olmakla suçlamak, Salim Öğüt'e atılan en büyük iftiralardan birisidir.
Ebubekir Sifil Hoca'nın, vefatının ardından, Millî Gazete'deki köşesinde, kayınpederim için yazdığı gibi, "Müslüman bir ilim adamınınomuzlarındakiyükün herhangi bir insanınkindenkat kat fazlaolduğunun idrakiylebir uçtan bir uca dolaştıTürkiye'yi; konferanslarverdi, sohbetler yaptı. Ahir zamaniğvalarına karşıuyardı insanları. Sözü hiçeğip bükmedi. Doğruyusöyledi, doğrubiçimde söyledi;söyledikleriyleçelişmeyenbir hayatyaşadı."
Velhasılkayınpederimgibi temizbir şahsiyetin neden FETÖ'cüolmadığını yazmak zorundabırakanlardan iki cihanda dadavacı olacağım.
Kayınvalidem ise, 15 Temmuz sonrası FETÖ ile ilişkisi tespit edilen Armoni Eğitim ve Yardımlaşma Derneği'nde, 2004'te, sadece YEDİ AY yöneticilik yapmış ve kendisi istifa ederek ayrılmıştır. Ayrılma sebebi ise, dernekteki, şimdi FETÖ'cü olduğu netleşen isimlerle anlaşamamasıdır. Kendisinegazeteci süsü veren tetikçilerelbette ki bu 'yediay' ve kendisinin istifaetmiş olması gibi 'ayrıntılara'yer vermeden aşağılıklıklarınıngereğiniyapmışlardır. Garip olanı,bugün FETÖ bağlantısı devlettarafından tespit edilenArmoni'nin projesine 2015'te,İçişleri Bakanlığı'nca fon verilmişolmasıdır. Derdi FETÖolan bu onayı hangi bürokratlarınverdiği ile uğraşır amadediğim gibi esas meseleleri,FETÖ ile mücadelesi ortadaolan insanlara çamur atmaktanbaşkası değildir.
Yine kayınvalidem, Armoni'de yaşadığı kötü tecrübenin ardından, 2005 sonunda, FETÖ kumpaslarının mağdurlarından olan Deniz Feneri Derneği'nin Çorum'daki tek resmî temsilciliğini ve gönüllü koordinatörlüğünü üstlenmiştir. Dernek bu vazife için normalde maaş vermesine rağmen, hayır işi olduğu için annem bu işi tamamen gönüllü olarak beş yıl kadar yürütmüş ve Çorum'dan taşındıkları için bırakmıştır. Deniz FeneriDerneği'nin, FETÖ'cükumpas davası açıldıktansonra dahi kayınvalidemleçalışmayı sürdürmüşolmasına da tetikçilerinneden değinmediği ortadadır. Eşim Suheyb Öğüt,2 Aralık'ta, daha 17Aralık olmadan, herkesPensilvanya'ya ricacıolmaya giderken, bu örgütünipliğini pazara çıkaranve darbeci olduklarınıilan eden ilk yazılardanbirini yazmıştır. Bundanbir yıl önce de, 2012'deTürkçe Olimpiyatları'nıkolonyalist zihniyetle suçlayanbir yazı kâleme almıştır. Ayrıca kendisi, FETÖ'nünSelam-Tevhid kumpasıkapsamında dinlediğiisimlerden biridir.
Şahsımın medya arşivi herkese açıktır ve 17 Aralık'tan itibaren kâlemimde milim sapma olmadan bu örgütle nasıl mücadele ettiğim, hatta 'FETÖ'yle mücadelede çok merhametli gidiliyor' dediğim için nasıl linç edildiğim ortadadır. Hal böyleyken, sizinbize attığınız bu çamurtutmaz ama ben sizinnasıl bir bataklıktan türediğinizitek tek yazacağım. Bataklık sineklerindenbaşlayarak...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.