Altı gün öncesine dönelim ve 1-1 biten Beşiktaş maçındaki yorumumdan üç cümle seçelim size; "...Bu maçın özelmotivasyonu, oyuncularının çoközverili oynaması, Cocu performansınıdoğru değerlendirmemizi engeller.Çünkü bu baskıyı yaratan seyirciyi,derbiler dışında daha fazlabulamaz. Artık bir oyun aklına, oyunşablonuna ve özel oyuncu görevlerineihtiyacı var." Cocu'yu sert eleştirdim. Özellikle Zagrep maçı sonrasındada "tuz koktu" diye yazdım. Uyum sorunuydu, yeni takımdı gibi sorunlar dile getirilebilir, ama düzensizlik, sistemsizlik veya oyun plansızlığı gibi ana unsurlar esas "acı" veren saptamalardır. Sadece sahayadiziliş değildir sistem. Bu planın içindeki oyuncuların ne yapacaklarının belirlenmesi, iyi uygulanamasa da bir oyun ezberinin olması gerekir. İşte Cocu bu noktada sahada neredeyse yok gibi.
Bütün üst düzey takımlar gibi Fenerbahçe'de duran toplarda alan savunması yapıyordu. Hangi gerekçe ile adam adamaya döndüğünü bilmiyorum ama yapılan her ortada salıncak gibi sallanantakıma neden oldu.
İkinci yarıda Aatif-Frey değişikliği ilk çift forvete, Mehmet Topal'ın geriye çekilmesi ile üçlü defansa dönmek, belki de maça asılma adına doğru bir riskdi. 60'a kadar da yakalanan fırsatlar, kaçan pozisyonlar ile verimini gösterdi. Ancak Rizespor'un artan direnci, her şey bir tarafa taktik disiplin içinde oyuncuların en yüksek eforla oynaması da vardı.
Önde baskı yaparak, ilk yarıda rekor top kaybı sağlayıp, Fenerbahçe'ye hücum yapmak adına fikir bile vermediler. Golübuldukları üç pozisyonu da öncedenhesapladıkları ortadaydı. Yani; Fenerbahçe'ye gereken her şey, karşı tarafta vardı. Beşiktaş'ın ilk 45'i değil yani örneklenmesi gereken. Ali Koç'u zor bir karar bekliyor.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.