BAŞKAN Erdoğan bugün SOÇİ'de Rusya Devlet Başkanı Putin ile görüşecek.
Erdoğan, BM GENEL KURULU için gittiği New York'ta Başkan Biden ile bir araya gelme şansı bulamamıştı.
Bu nedenle SURİYE MERKEZLİ SORUN YAŞAYAN İKİ ÜLKENİN İKİ LİDERİNİN yapacağı ZİRVE çok önemliydi. Ancak tam yazının başına oturduğum dakikalarda önemli bir açıklama geldi. EKİM'in sonunda ROMA'daki G-20 ZİRVESİ'nde Başkan Biden ile Erdoğan'ın baş başa görüşme yapacağı ilan edildi. Mesaj doğrudan KREMLİN'E gidiyordu. Her türlü türbülansa rağmen Türkiye'nin takınacağı tavır KÜRESEL DENKLEMDE çok ama çok önemliydi. Zaten bunu anlamayanlar GİDİŞATI da doğru okuyamıyordu.
Binlerce kez yazdım TÜRKİYE OLMADAN KİMSE MAÇI KAZANAMAZ...
Bu açıklama inanın PUTİN'in elindeki dosyanın ağırlığını ciddi olarak hafifletecektir.
Devam...
Bazen rakamlara odaklanmak her şeyi anlatır... COVİD-19 hepimizin kabusu oldu.
Büyük korku büyük felaket yaşandı. Aklı başında insanların tanımladığı gibi İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI'ndan sonraki en büyük dramdı...
VİRÜS'ün kendisi de geçirdiği mutasyonlar da belaydı. En son DELTA'da kaldık.
CORONAVİRÜS kaynaklı vaka ve ölümlerde ilginçtir ABD hep en yukarıdaki ülke oldu. Salgın orada etkili ve hızlı yayıldı. Johns Hopkins Üniversitesi'nin paylaştığı en son rakamlarda ülkedeki günlük ortalama vaka sayısı 100 binin üzerindeydi. Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısının son 24 saatte 3 bin 124 kişi artarak 636 bin 733'e yükseldiğini de okudum. ABD'de virüs bulaşanların sayısı da çoktan 38 milyonu geçmişti. Salgınla beraber en çok canı yanan belki de ikinci ülke İNGİLTERE oluyordu.
Bunu aklıma kazıma nedenim de Dünya Ekonomik Forumu'nun Kurucu Başkanı Klaus Schwab'tı... COVID-19 sonrası dönemi anlatan Schwab çok önemli konuların altını çiziyordu... Mesela "İş dünyasının işi kâr etmektir' anlayışını savunan ve serbest piyasanın her sorunu kendi yöntemleriyle çözeceği inancına dayanan neoliberal ideolojinin dünyayı büyük bir çıkmaza sürüklediği pandemiden çok önce belliydi zaten" diyordu...
"Pandemi sonrasında zenginlerden yoksullara, sermaye sahiplerinden emekçi kesime büyük bir kaynak transferi yaşanacak" diyen Dr.
Schwab, "Ben yıllardır sorumlu kapitalizmi savunuyorum. Şu anda iki dev sorunla karşı karşıyayız. Birincisi zenginlerle yoksullar arasındaki uçurumun giderek derinleşmesi, ikincisi iklim krizi. Şimdi bunlara bir de COVID-19 pandemisi eklendi.
COVID-19 krizinden en fazla zarar gören iki ülkenin, yani ABD ile İngiltere'nin, neoliberalizmin en etkili olduğu ülkeler olduğu da bir gerçek. Pandemi krizi neoliberalizmin miadının dolduğunu göstermiştir..." DEĞİŞİMİN İKİ ÜLKEDEN BAŞLAYACAĞINI İLAN ETMEKTEYDİ YANİ... ÖLÜMLER BUNU SAĞLAYACAKTI!
Peki söyledikleri bu kadar mıydı? Elbette hayır.. Klaus Schwab finali daha etkili yapıyordu: "2008-2009 krizi bu çıkmazın bir işaretiydi ama gerçeklerle yüzleşmek sistemden yararlananların işine gelmedi. Çıkmazdaki sistem sınırsız miktarda paraya boğularak ayakta tutuldu. Çıkmazın temelinde yatan sorunun küresel kapitalizmin işleyiş biçimiyle ilgili olduğu göz ardı edildi.
Küresel sermayenin devleti ve toplumun geniş kesimini kendi çıkarlarına alet ettiği bir işleyiş biçiminin büyük eşitsizlikler yarattığı ve toplumsal patlamalara yol açtığı, ayrıca gezegenimizin geleceğini ipotek altına aldığı belliydi ama bu gerçeklerle yüzleşmek için pandemi beklendi sanki...
Sermayenin içinde etkili ve önemli bir ismin dediklerine ne kadar inanırız?
Kestiremiyorum.
ANCAK "Küresel sermaye devleti ve toplumun geniş kesimini kendi çıkarlarına alet etti..." sözü dünyanın tepesindeki kavgayı anlatmaya yetiyordu...
Kendisi bir taraf mıydı yoksa gelinen noktayı mı özetliyordu bilemiyorum...
Sözleriyle kazananın DEVLETLER olacağını ilan ediyordu...
Bu pencereden bakıldığında ERDOĞAN'ın sandıkta yenilmeyeceğini görmek zor olmayacaktı.. Putin'le yapılacak zirve öncesi "BIDEN ile ERDOĞAN GÖRÜŞECEK" açıklaması desteğin tam adresiydi...
Anlatmak istediğim de bu. Güçlü liderlerin güçlü tavırlarına ihtiyaç olunan bir dönemdeyiz...
KÜRESEL SİSTEM LİDERLER OLMADAN DÖNÜŞMEZ. SAVAŞ YOKSA! Gelişmelere bu açıdan bakılırsa AK PARTİ içindeki tasfiyeleri de muhalefetin neden birleştiğini de anlarız...
İçeride yaşadıklarımız, DÜNYANIN ÇATISINDA OLANLARDAN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLDİR... Erdoğan hem içeride hem dışarıda destek bulacaktır... NET! SİYASETİ BIRAKTIĞI zaman bile aynı ekolden biri gelecektir...
PARLAMENTER sistem bunu önlemek içi ısıtılmaktadır...
Konu budur.