YÜKSEL AYTUĞ

Şehitler, Türkiye'nin gerçeği... Güneydoğu'da terör örgütlerine karşı verilen mücadele de öyle... Dizi sektörü de bu dramatik gerçeğe daha fazla kayıtsız kalamadı. Bir haftada şehitlerimizi ve teröre karşı kahramanca mücadele veren askerlerimizi konu alan üç dizi birden başladı.
'İsimsizler', 'Söz' ve 'Savaşçı'... Geçen hafta vizyona giren sinema filmi 'Bordo Bereliler'i de katarsanız, etti dört... Peki vatandaş; şehitlerin kanlar içinde toprağa düştüğü, acılı yakınlarının yasa boğulduğu, albayların şehit haberi vermek için evlerin kapısına dayandığı bu yürek paralayan dizileri gerçekten de izlemek istiyor mu? Dizilerin reytinglerine, filmin gişe hasılatına göz gezdirdim. FOX'un 'Savaşçı' dizisinin pazar gecesi avantajını kullanarak elde ettiği ikincilik dışında, sonuç: İstemiyor... Peki neden? Zaten terörden yorgun düşmüş olan halk, televizyonda ve sinemada eğlenmek, unutmak, rehabilite olmak istiyor da ondan. Sinemada komedi ve romantik komedi filmleri gişe yapıyor sadece. Geçtiğimiz aylarda 'Dağ' ve 'Dağ 2' filmlerine olan konjonktürel ilgi ise saman alevi gibi hemen sönüvermiş görünüyor.
Şahsen, gına getiren entrika dizileri yerine ülkemin gerçeklerini anlatan dizileri tercih ederim tabii ki. Ama asker eksenli dizileri yaparken, kıl kadar ince bir ipin üzerinde dengede durmak zorundasınız. Şehitlerimizi yad edeyim derken, yaraların kabukları kaldırmamak zorundasınız. Hele şehit kanından reyting damıtmaya asla yeltenmemelisiniz. Haber bültenlerinde zaten şehit haberi görmekten bitkin düşen ruhları, daha fazla tırmalamamak lazım. Kahramanlarımızın yaşadıkları zorlukları anlatırken de oğlu askerde olan anaların yüreğine korku ve kaygı salmamak gerek.
Diyeceğim o ki; bu yük ve kasvet, zaten yorgun olan omuzlara pek ağır gelmiş gibi görünüyor...