İSTİKLAL'imize yapılan kanlı saldırının ardından kimi muhalifler en ufak bilgiye/ bulguya dayanmaksızın anında şavulladı.
Mesela...
Aziz Nesin'in adı lazım değil bir oğlu,
"Devlet seçim çalışmalarını başlattı" dedi.
Evet, çok mantıksız.
Fakat, hakkını teslim edelim: Ne
Erk Acarer adlı şahıs gibi ne de
Akşener'in
şehit bacısına küfreden o milletvekili gibi
lafı dolaştırdı. İçinden (gönlünden mi
deseydik?) geçeni "dan" diye söyledi.
Hülasa, yutkunmadı, kıvırmadı,
"muhalif koro" gibi sureti haktan görünmeye çalışmadı.
Şayet muhalif koro gibi yapsaydı, "Devlet seçim çalışmalarını başlattı" yerine,
"Sınırları kapatın" demesi icap ederdi.
***
Muhalif koro işini biliyor. Hem terör saldırısını araçsallaştırarak muhalifliğine meze yapıyor hem de sureti haktan görünmeyi başarıyor.
"Sınırlar kapatılsın" he mi?
İyi tamam, kapatılsın; kapatılsın da, bunu öncelikle 6'lı masanızın "liyakat" timsali aktörü
Davutoğlu'na söyleyin. İBB Başkanı'yla zabıtayı (Nasılsın zabıta / Sağ ol...) denetleme törenlerinden fırsat bulursa, "stratejik derinlikli"
Suriye politikasını da birinci elden anlatsın size.
"Sınırlar kapatılsın" ifadesini de bir zahmet netleştirin, muğlak bırakmayın.
Davutoğlu'nun adamları da vaktiyle "Sınırlar kaldırılsın" derken böyle muğlaktılar.
Şimdilerde birlikte olduğunuza göre sınır güvenliğimizi
"Sınır aç / Sınır kapa" yöntemiyle sağlayacaksınız galiba.
Şaka bir yana da, aynı masa etrafında muhalefet yapmanızı bu
muğlaklığa mı borçlusunuz yoksa?
***
Emniyet güçleri, saldırıyı yapan teröristin PKK/PYD bağlantısını açıklıyor, siz hâlâ mahut örgütünün adını vermekten imtina ediyorsunuz!
Neyi karartmanın gayreti içindesiniz?
"Sınırları kapatın" demeden
evvel, terör
örgütüne gönlünüzde
açtığınız sınırları
kapatın önce.
Şayet
gönlünüzü kapatmış olsaydınız, söz konusu terör örgütünün Türkiye'yi savaş suçlusu göstermek için ürettiği kimyasal silah yalanıyla algı oluşturmaya çalışanları canhıraş bir şekilde arkalamazdınız.
Bu ülkenin
İçişleri Bakanı, "ABD'nin taziyesini kabul etmiyoruz"
diyecek kadar net bir şekilde İstiklal'imize
yapılan saldırının merkez üssünü işaret
ediyor, gıkınız çıkmıyor!
Neden hep böylesiniz!
Türkiye'ye gelince "muhalif" kesiliyorsunuz,
ABD'ye gelince suspus oluyorsunuz!
ABD sınırlarımıza silah yığmış
Yunanistan'la tatbikat yapıyor, terör örgütüne binlerce TIR silah veriyor, Türkiye'ye ambargo koyuyor, parmak sallıyor, F-35'lerde olduğu gibi kazık atıyor,
15 Temmuz saldırısının elebaşına yardım ve yataklık yapmaya devam ediyor, siz susuyorsunuz!..
"Reelpolitik" diyemezsiniz, "muhalifsiniz" ya, sırtınızda yumurta küfesi yok!
İstiklal'imize saldıran teröriste
"Kürt militan" diyen
New York Times'a
içinizden tek bir kişi çıkıp da neden laf
etmedi?
Bu denli
"ABD yandaşı muhalif" olmayı içinize nasıl sindiriyorsunuz?
Hadi meşrebiniz müsait sindiriyorsunuz; peki ABD emperyalizmine ve taşeron terör örgütlerine karşı çıkan "yurtsever muhalifleri" neden itibarsızlaştırmaya çalışıyorsunuz?
Her muhalif sizin gibi 6'lı masanın "emir eri" olmak zorunda mı?
E hani muhalife muhalefet yapılmazdı, siz neden yapıyorsunuz?