RAMAZAN ALMAÇAYIR

Dolandırıcılar akla hayale gelmeyecek tuzaklarla insanları mağdur etmenin yollarını aramaya devam ediyor. Maalesef çoğu kez bu tuzaklarına sayısız insanı düşürüyorlar. Telefonla kendini bir kamu görevlisi olarak arayıp insanları korkutanları, sahte servis ya da sahte ilanlar üzerinden vurgun yapanları daha önce defalarca anlattık, yazdık.

Bu kez anlatacağımız dolandırıcılık yöntemi gerçekten pes dedirtecek türden. Hem de ilk ağızdan yani mağdur edilmeye çalışılan kişinin anlatımından sizlerle paylaşacağım. Diş tedavisi için gittiğimiz klinikte muayene bittikten sonra, uzun zamandır tanıdığımız olan işletme sahibi doktor beye selam vermek istedik. Görevli arkadaş doktor beyin telefonda olduğunu söyledi, ben de beklemeye devam ettim. Yaklaşık 10 dakika süren bekleyişin ardından doktor bey yanımıza geldi.

Ben önemli bir görüşmesi olduğunu ve bizim için böldüğünü düşünerek, kusura bakmayın diyecektim ki, doktor bey tam 10 dakikadır kendisini telefonda meşgul eden konuşmayı anlatmaya başladı. Arayan kişi yıllar önce doktor beyin muayenehanesine geldiğini ve diş tedavisi yaptırdığını söylemiş, şimdi İstanbul dışında olduğunu ve çok zor bir durumda olduğunu anlatıp kendisinden maddi yardım talep etmiş. Bu yardımı talep ederken de "İşyerinizde tedavi oldum helalleşmek için sizden yardım bekliyorum, yoksa hakkımı helal etmem." diyerek duygu sömürüsü yapmaktan da geri kalmamış. Konuşmanın devamında doktor bey, İstanbul'a gelmesi durumunda yemek ikramı dahil yardım konusunda ilgilenebileceğini söyleyince, telefonun karşısındaki ses, İstanbul'a gelemeyeceğini söyleyip başlamış sinkaflı sözler söylemeye.

Şimdi doktor bey harcadığı zamana mı yansın, telefonda duyduğu hakaretlere mi üzülsün?

Sohbetimizin devamında öğrendik ki, dolandırıcılar internet üzerinden buldukları telefon numaralarından kurumsal işletmelerin sorumlu ya da sahiplerini arayıp, böyle bir yöntemle ne koparırsak kârdır deyip aramalar yapıyormuş. Öyle ya, vicdan ve merhamet duygusuyla hareket edip gönderilen rakamları toplarsak hiç de azımsanmayacak meblağlar ortaya çıkıyor.

Arayan numaraların çoğu tek kullanımlık hatlar olduğu için dolandırıcıların tespiti de zor oluyor. Patates hat dedikleri tek kullanımlık hatlarla ağlarına düşürdükleri kişilerden para koparan vicdansızlar, yer tespiti ve geri arama yapılmasını engellemek için o hatları atıyor ve bir kez daha kullanmıyor.

İşte bütün bu tuzaklardan kendimizi korumak için, yapacağımız yardımın nereye gideceğinden emin olmamız gerekli. Zira dolandırıcılar yardımsever insanların gerçek ihtiyaç sahiplerine sağlayacağı yardım ve bağışların da önüne geçiyor maalesef. Belki ihtiyaç sahibi olan birine yapacağınız yardımda da aklınıza bu vicdansızlar yüzünden soru işaretleri gelebiliyor.