Fenerbahçe, taraftarının müthiş desteğiyle çok hırslı ve tempolu bir ilk yarı sergiledi. Ancak bu baskılı oyun üretkenliğedönüşmüyordu. Bunun en önemli nedeni Sevilla'nın savunma ağırlıklı futboluydu. Takım halinde topun arkasına geçerek uyguladıkları tek blokluk kompakt futbol, pozisyon bulmayı çok güçleştiriyordu. Bu yarıdaki en önemli artıgol ararken rakibe pozisyonverilmeyişiydi. Devrenin sonunda penaltıyla çok kritik anda skor avantajı elde edildi. İkinci yarıya da hırslı ve etkili bir başlangıç yapıldı. Ama kale arkasıtribünlerinden atılan yabancı maddelerleoyunun uzun süre durması takımınmotivasyonunu olumsuz etkiledi. Tabii bu arada ilerleyen bölümde takımda doğal olarak yorgunluk başladı. Buna rağmen seyircinin maçı bırakmaması takımı yine son bölümde ateşledi. Baskı kuruldu ancak ataklar organize değildi, kalabalık savunma arasında yüksek toplara döndü. Çoknet pozisyonlar olmasa da heyecandolu tehlikeler gelişti. Bu arada Samet, bir ortada kafa vuruşuyla gole yaklaştı ama olmadı. Sonuçta da ne yazık ki tek farklı gal-i biyet ve futbolcuların iyi niyetli mücadeleleri maçı uzatmaya götürmeye yetmedi. Jorge Jesus'un ilk 11'i çok ilginçti.Aylardır oynamayan İsmail ilk 11'deydi, banagöre çok da iyiydi. Neden bugüne kadaryedek kaldı? Oosterwolde geldiğindenberi toplam 15 dakika oynamıştı o dailk 11'de vardı. Arda yorulana kadargayet iyi mücadele etti. Fenerbahçe buturu, maçın ilk yarısında kaçırdığı net fırsatlarve ilk maç 1-0'dan sonra oyunu tutmayıp,ikinci gol yemesi yüzünden elendi. Çünkürakip dün geceki gibi kapanacaktı. Dağınıksavunmayı hiçe sayan rakip karşısındaiş bitirilmeliydi.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.