ÖMER ÜRÜNDÜL
Ders almamışlar
Fenerbahçe'nin taraftarı ile birlikte oyuna tempolu ve atak başlayacağı bilinen bir gerçekti. Öyle de oldu. Bu uzun bölümde futbol mantığımla bağdaşmayan durum Beşiktaş'ın hiçbir şey yapamayışı idi. Sürekli top kaybettiler, 2-3 pas yapamadılar. Ofansif girişim hiç yoktu. Caner, Diaby ve Burak yokları oynuyordu. Bunlara rağmen Fenerbahçe yoğun baskılı oyunda üretkenlik sağlayamıyordu. İlk gol penaltıdan Rebocho'nun hediyesi idi. 2. gol de kaptırılan topta sahanın en iyisi Ozan'ın attığı mükemmel şutla geldi. Sahadaki görüntü, iki farklı skor avantajı ve coşkulu taraftar ile birlikte bütün saha içi dengeleri F.Bahçe lehineydi. Ama devrenin uzatmasının son dakikasında rakibi soyunma odasına moralli gönderdiler. O dakikaya kadar kaleye tek şut dahi atamayan Beşiktaş, Atiba ile farkı 1'e indirdi. 2. yarıya Avcı, Diaby-Ljajic değişikliği ile başladı. Ve ilk yarının aksine Beşiktaş oyunu domine etmeye başladı. Fenerbahçe'nin de kadro yapısı itibarı ile kontrataktan pozisyon bulacak durumu yoktu. Bu arada maçın kırılma anı gündeme geldi. Beşiktaş'ın Diaby ile birlikte en kötü oyuncusu Burak, Jailson'un düşmesi ile ele geçirdiği yüzde yüzlük pozisyonu kullanamadı. Kısa süre sonra da F.Bahçe 3. golü atınca saha içi dengeleri tekrar F.Bahçe'ye döndüğü gibi Beşiktaş da maça havlu attı.
F.Bahçe'de Kruse hariç herkes görevini kusursuz yerine getirdi.
Sahanın yıldızı Ozan idi. Bu arada Yanal bir gerçeği anlamalı. Pres etkinliği ve takım savunmasının iyi olması için Ozan ile Tolga oynamalı. Beşiktaş'a gelince...Bana göre Kasımpaşa maçında ilk sinyalini vermişti bu kayıpların. O gün 10 kişi oynayan rakibe kaybedecekleri maçı son saniyede kazandılar ama sonrası iki maç malum...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın.