Galatasaray, deplasman maçına kendi sahasındaki ofansif klasiği ile başladı. Aslında bu başlangıç hatalıydı. Çünkü rakibin Trezeguet gibi geniş alanı seven bir sprinteri vardı. Nitekim Galatasaray, kısa süre içinde iki tehlike atlattı, bir frikikte ise golü yedi. Muslera'nın kapattığı köşeden yediği golde hatası var dense de bu , vuruşun mükemmel olduğunu örtbasetmez. Skor dezavantajından sonra işler zorlaşmıştı; riskler artacaktı. Beraberlik çabuk gelmezse; oyunu forse ederken, Benfica maçının yorgunluğu da gündeme gelecekti. Ama önce Belhanda güzel bir vuruşla beraberliği sağladı. Kısa süresonra da galibiyet golü gelince Galatasarayrahatladı. İkinci yarı başında fark ikiye çıkınca maç orada bitti. Bundan sonraki süreçte Galatasaray çok rahattı.
Galatasaray'da ligin ikinci yarısına kadar sürekli santrfor sıkıntısı gündeme geldi. Bana göre; dünkü farklı galibiyet yine santrforsuz kazanıldı.
Onyekuru'nun olumsuz futbolunu da buna eklersek orta saha ve geri dörtlünün performansı her şeye yetti. Uzun maç eksiğinden sonra arkadaşlarını da tanımamasına rağmen ben Emre Taşdemir'in performansını beğendim. Kasımpaşa ise tam bir hayal kırıklığı idi. Öncelikle fiziki açıdan büyük bir düşüşleri var. Takım savunmalarıarızalı, orta saha presi yetersiz. Kaleci performansı ise felaket. Bu kaleciyi kim bulduysa onu kutlamak lazım! Mustafa Denizli gibi deneyimli bir hoca da böyle kritik bir maçta niye Ramazan'ı kesti anlamak mümkün değil.. Diagne'nin Ben Youssef'eyaptığı harekete niye VAR müdahaleetmedi? Cevabı basit: Yapanbüyük takım oyuncusu...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.