CANLI YAYIN
Puan cetvelinde önündeki iki rakibinin birden üçer puan kaybetmesi, maç öncesi Galatasaray için büyük avantajdı.
Olumsuz hava şartlarına rağmen bana göre seyirci sayısı da yüzde 50 artmıştı. Ama futbolda değişmeyen bir kural var. 'Çok yanlış bir kadro tercihi, takımın bütün kimyasını altüst edebilir.' Galatasaray'ın bugüne kadarki en büyük artısı, topa sahip olma oranının yüksek oluşuydu. Ama bu maçın ilk 11'ini incelersek, bu artının eksiye dönmemesi mümkün değildi. Tolga Ciğerci'nin ciddi maç eksiği var. Üstelik De Jong'u yeterince tanımıyor.
Bu handikaba büyük bir teknik adam yanlışı daha eklendi.
Sırtları dönük top tutamayan, yapıları öne doğru oynamaya müsait olan bireysel üç sprinter bir arada oynamaz (Yasin, Bruma ve Rodrigues). İlk devreye baktığımızda, ne kadar kadro yanlışı olduğu ortaya çıkıyor. Yeni transferlerle yeni bir kadro oluşturan Kayseri, oyunu domine etti ve Galatasaray'ın alışılmış rahatsızlıkları olan duran toplardan da iki gol buldu. İkinci devredeki iki değişiklik, Riekerink'in adeta kendisiyle hesaplaşması gibiydi. Hem Yasin'i hem Rodrigues'i birlikte çıkardı.
Tabii bu yarıda Galatasaray'ın hırslı bir baskısı vardı. Bütün riskleri aldılar. Ama bu hırslı baskıya rağmen üretkenlik sağlayamıyorlardı.
Zaman zaman da çok tehlikeli kontrataklarla karşılaşıyorlardı.
Galatasaray, bu yarıda ilk pozisyona maçın sonlarına doğru girdi ama Podolski bu fırsattan yararlanamadı. Sonra ciddi 2 tehlike atlattılar. Maçın son dakikaları ise bir heyecan kasırgasına dönüştü. Eren Derdiyok'un golüyle G.Saray uzatmaya beraberlik ümidiyle girdi.
Son saniyede de yine Eren çok net bir pozisyonda topu dışarı attı.
Gelelim Kayserispor'a...
Yeni transferlerden kurulmuş ve birbirlerini daha tanıma fırsatı bulamayan oyuncuların Fenerbahçe ve Galatasaray maçlarında gösterdikleri beklenmeyen kolektif uyum ve mücadeleyle 6 gol atıp, 6 puan almaları gerçekten inanılması güç bir başarı. Sergen Yalçın'ı kutlarım. İkinci bir kutlamam da Varela'yı takıma kazandırana gelsin.
Hüseyin Göçek, genel yönetiminde cesur ve objektifti. Seyirci baskısında kalmadı. İki büyük hata yaptı. Deniz'in pozisyonunda uzaktan yakından el yok. Penaltı ve kırmızı gerekir ve maç orada biterdi. 2-1'den sonra da çok net pozisyonu Eren faul yaptı diye kesti.
Bana göre bu karar da yanlıştı.
Olumsuz hava şartlarına rağmen bana göre seyirci sayısı da yüzde 50 artmıştı. Ama futbolda değişmeyen bir kural var. 'Çok yanlış bir kadro tercihi, takımın bütün kimyasını altüst edebilir.' Galatasaray'ın bugüne kadarki en büyük artısı, topa sahip olma oranının yüksek oluşuydu. Ama bu maçın ilk 11'ini incelersek, bu artının eksiye dönmemesi mümkün değildi. Tolga Ciğerci'nin ciddi maç eksiği var. Üstelik De Jong'u yeterince tanımıyor.
Bu handikaba büyük bir teknik adam yanlışı daha eklendi.
Sırtları dönük top tutamayan, yapıları öne doğru oynamaya müsait olan bireysel üç sprinter bir arada oynamaz (Yasin, Bruma ve Rodrigues). İlk devreye baktığımızda, ne kadar kadro yanlışı olduğu ortaya çıkıyor. Yeni transferlerle yeni bir kadro oluşturan Kayseri, oyunu domine etti ve Galatasaray'ın alışılmış rahatsızlıkları olan duran toplardan da iki gol buldu. İkinci devredeki iki değişiklik, Riekerink'in adeta kendisiyle hesaplaşması gibiydi. Hem Yasin'i hem Rodrigues'i birlikte çıkardı.
Tabii bu yarıda Galatasaray'ın hırslı bir baskısı vardı. Bütün riskleri aldılar. Ama bu hırslı baskıya rağmen üretkenlik sağlayamıyorlardı.
Zaman zaman da çok tehlikeli kontrataklarla karşılaşıyorlardı.
Galatasaray, bu yarıda ilk pozisyona maçın sonlarına doğru girdi ama Podolski bu fırsattan yararlanamadı. Sonra ciddi 2 tehlike atlattılar. Maçın son dakikaları ise bir heyecan kasırgasına dönüştü. Eren Derdiyok'un golüyle G.Saray uzatmaya beraberlik ümidiyle girdi.
Son saniyede de yine Eren çok net bir pozisyonda topu dışarı attı.
Gelelim Kayserispor'a...
Yeni transferlerden kurulmuş ve birbirlerini daha tanıma fırsatı bulamayan oyuncuların Fenerbahçe ve Galatasaray maçlarında gösterdikleri beklenmeyen kolektif uyum ve mücadeleyle 6 gol atıp, 6 puan almaları gerçekten inanılması güç bir başarı. Sergen Yalçın'ı kutlarım. İkinci bir kutlamam da Varela'yı takıma kazandırana gelsin.
Hüseyin Göçek, genel yönetiminde cesur ve objektifti. Seyirci baskısında kalmadı. İki büyük hata yaptı. Deniz'in pozisyonunda uzaktan yakından el yok. Penaltı ve kırmızı gerekir ve maç orada biterdi. 2-1'den sonra da çok net pozisyonu Eren faul yaptı diye kesti.
Bana göre bu karar da yanlıştı.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
