Kısa, vakur, rafine bir konuşma yaptı ve kürsüden indi. Ancak
"siyaset sahnesinden de indiği" kanaati delegede
oluşmadı. Salonun
her yerinde onun posteri,
şarkılarda onun ismi. Anonslarda
"ebedi ve ezeli genel başkanımız" sözleri...
İYİ Parti'ye veda eden
Meral Akşener'in konuşmasında partinin kuruluş öyküsü, siyasi mücadelesi, kat ettiği mesafe ön plana çıktı.
"Bedeli ben ödedim, hesabı siz tutacaksınız" mesajı verildi. Ama Akşener, hatalarından, sübjektif kararlarından, zikzaklarından ve partisine ödettiği bedelden söz etmedi. Sadece doğrularını sıraladı. Hani, sınavlarda dört yanlış bir doğruyu götürür ya... Meral Hanım 4'er doğrusunu anlatıp 1'er yanlışını silmesini umdu.
Evet, parti tabanında hâlâ güçlü karşılığı var. Belki de bu nedenle
"Söylediklerinin ve yaptıklarının bir gün daha iyi anlaşılacağını" vurguladı. Böylece, yarınlara ilişkin kapıyı tam kapatmamış oldu.
İYİ Parti'nin 5. Olağanüstü Kurultayı, seçim yenilgisi ortamında, şaşkınlık içinde, heyecan ve coşkudan yoksun toplandı. Tam da bu nedenle genel başkan adayları Koray Aydın da Müsavat Dervişoğlu da sandık depreminin enkazını toplamaya, partilileri toparlamaya çalıştı. Yani, hitaplarının ağırlık merkezinde, İYİ Parti'yi "acil yoğun bakımdan çıkarma" gayreti dikkati çekti. Dervişoğlu, İP'in "özü başına yerel seçime katılma" kararını birlikte aldıklarını fakat birlikte uygulayamadıklarını kayda geçirdi ve sadece Akşener'e fatura kesilmesine geçit vermedi. Aydın ise yılların tecrübesi ile siyasal gerçekçilik doğrultusunda delegeye seslendi...
"Doğru bir değerlendirme yapmaz, acil bir müdahalede bulunmazsak bu kötü tablo sürekli hale gelecek!"
Özetleyecek olursak...
İP için bundan sonrasını öngörmek ancak siyasal palyatif kliniğinden taburcu olup olmayacağına bağlı. Milliyetçi, laik, şehirli, Atatürkçü, kadın ve gençleri kuşatan parti iddiası belli ki geride kalmış. İP için, "önce mevcudu tutma, sonra toparlama ve nihayete büyüme planı" bakalım nasıl işleyecek? Ya yeni işbirlikleri geliştirilecek ya da siyaseten erime dönemi giderek hızlanacak!