ABD-AB... Türkiye’ye ikili sıkıştırma...
Türkiye ekonomisinin küresel imajı düzelir, pozitif ajanda üzerinden ilerleme niyeti beyan edilirken alttan alta işlenen kurgular da ihmale edilecek gibi değil. Örneğin, AB Komisyonu, Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerini, -tam üyelik perspektifinde olmasa bile- seçilmiş alanlarda canlandıracak kapsamlı bir yol haritası açıkladı. AB Devlet ve Hükümet Başkanları Konseyi, bu ay ortasında, Türkiye'yi stratejik eksende tutacak bahse konu planı onaylayacak. Gümrük Birliği'nin güncellenmesi, vize kolaylığı (maalesef vize muafiyeti değil), göç yönetimi, enerji, yeşil ekonomi ve dijital dönüşümde etkili işbirliği ile Avrupa Yatırım Bankası kredilerinin açılması gibi hususlar, önümüzdeki dönemin belirleyici başlıkları olacak.
Ama bu arada AB, Rusya'ya yönelik yaptırımlara taraf olmadığı için Ankara'yı radarına almış durumda. Türkiye'nin, Rusya'ya ihracatındaki artışı dikkatle izliyorlar. AB'ye tam üye olmayan Türkiye'den, tüm yaptırım listesine birebir uymasını istemeye yüzleri tutmuyor. Neden? Çünkü bunun maliyetini üstlenmeye yanaşmıyorlar. Buna karşın Rusya'nın, Ukrayna'ya karşı sürdürdüğü savaşta, giderek kaybettiği teknolojik kabiliyetini Çin, İran, Kuzey Kore üzerinden telafi etmeye çalıştığını, Türkiye'yi ise platform olarak kullandığını savunuyorlar. Türk Hükümeti'nin aldığı tedbirleri, "gerekli ama yetersiz" buluyorlar. Kendi firmalarının Türkiye ile ticari ilişkilerini bir şekilde idare ederken, Türkiye'nin dış ticaretine kulp takmaktan vazgeçmiyorlar. Hemen bugün veya yarın olmasa bile bir bahane ile umulmadık zamanda firma bazında "cezai yaptırım" diye ortaya çıkmak için fırsat kolluyorlar. Aman dikkat!
Yetmedi...
Bu sıralar ABD tarafı da boş durmuyor. Ankara ve İstanbul'da temaslarda bulunan Amerikan Hazine Bakanlığı'nın Terörizm ve Mali İstihbarattan sorumlu Müsteşarı Brian Nelson, "Hamas'ın gelecekteki olası terör saldırıları için Türkiye'den mali destek bulması bizi endişelendiriyor" diyecek kadar ileri gidiyor. Daha da önemlisi, Hamas'ın siyasi kanadı ile temas kuran, silahlı kanadına mesafeli duran, finansal faaliyetlerine ise geçit vermeyeceğini söyleyen Türkiye'yi zan altında bırakıyor. Burada kritik husus şu... Hamas veya bir başka oluşum, para bulmak için küresel sistemin açıklarından yararlanmayı deneyebilir. Lakin esas olan, resmi kurumların bu tür iş ve işlemlere nasıl baktığı yani himaye edip etmediğidir. Ve Türkiye'nin bu açıdan sicili temizdir!
***
TÜRKİYE TARIM ZİRVESİ...
Bizim memlekette adettendir. Bir olaya ağırlık kazandırmak için önüne "geleneksel" ibaresi eklenir. Mesela, 1. Geleneksel ... Festivali gibi... Birinci ise henüz geleneksel olmadığına bakılmaz. Bunun için kurumsallaşma ve emek gerekir. Tıpkı Turkuvaz Medya Grubu'muzun, ülkenin her hassas konusunda düzenlediği zirveler gibi... Eğitim, tarım, ihracat, akıllı şehirler, karbon sıfır hedefi, gayrimenkul/inşaat, spor, e-oyun, yazılım, lojistik... Yani, bugünü ve geleceği ilgilendiren ne varsa hem toplumsal farkındalık oluşturmak hem de paydaşları bir araya getirmek için hatırı sayılır bir çaba gösteriliyor.
Dün de Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'nın onur konuğu olduğu, Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce'nin tematik konuşma yaptığı, bakanlık bürokrasisi ve sektör temsilcilerinin farklı perspektiften yorumlarıyla fikri zenginlik kattığı bir tarım zirvesini daha tamamladık. Elbette Ziraat Bankası, TARSİM, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu başta olmak üzere sürdürülebilir üretimin sembol kuruluşlarının da varlığıyla...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Ekonomiye dair kısa Notlar... (21.11.2024)
- Küresel zirveleri etkileme kabiliyeti... (20.11.2024)
- G20 Zirvesi... Erdoğan, Rio’da Biden’ı uğurlarken... (19.11.2024)
- AK Parti... Değişim, Değişiklik, İhtiyat! (16.11.2024)
- Etki ajanlığı mı, yeni nesil casusluk mu? (14.11.2024)
- Geleceğe hazırlanmak… (12.11.2024)
- MİT, belediye takip eder mi? (09.11.2024)
- Başkentte güncellenen Trump Dosyası... (07.11.2024)
- Kayyum kararları ve arka planı... (05.11.2024)
- CHP-DEM... Birliktelik yapay, hesaplaşma gerçek! (02.11.2024)