CANLI YAYIN
RTÜK, tüm Türkiye'de seri katil Atalay Filiz aranırken, 3 Haziran'da insan kaçakçıları 'Müge Anlı ile Tatlı Sert'e canlı telefon bağlantısı gerçekleştirdi diye programa 1 milyon 320 bin lira para cezası kesmişti.
Anlı'nın yayında bazı küçük hatalara imza atmasına rağmen bu kadar ağır para cezasını hak etmediğini, Filiz'in yakalanmasında büyük rol oynadığını, katilleri yakalatan, kayıp çocukları bulan bir programa böylesine ağır bir ceza kesilmesinin vicdanları yaraladığını yazmıştım.
'ALKIŞLATMADIM'
Bu yazıdan sonra Müge Anlı aradı; bugün aynı olay yaşansa yine aynı soruları soracağını, RTÜK'ün programını haksız yere cezalandırdığını söyledi: "3 Haziran'daki programdan yaklaşık iki ay önce insan kaçaklarının yanında çalışan ve kaybolan bir gençle ilgili program yapmıştık. O programda insan kaçakçılarının canını okumuştum. Ama bazen şartlar gereği farklı konuşmak zorunda kalıyorsunuz. 'Valla harikasınız' dedim diye ceza kesiyorlar. 'Filiz'in yakalanması için elimizden ne gelirse yapıyoruz, fotoğraflarını arkadaşlara dağıttık, onu yurt dışına kaçırmayacağız' diyen birine lanet mi okusaydım, bağırıp çağırsa mıydım?
Bir seri katili yakalatmak için uğraşanlara başka ne diyebilirdim ki." Anlı şöyle devam etti: "Atalay Filiz'in yakalanmasında bizim yaptığımız programların rolü büyüktü.
Herkes Filiz'i Ankara'da ararken, güvenlik güçlerini İzmir taraflarına yönlendirdik. Filiz'i polise ihbar eden kişiler 'Müge Anlı'da izledikten sonra Atalay Filiz'i teşhis ettik' dediler. Bir seri katilin yakalanmasında büyük rol oynayan bir programa böyle ağır bir cezanın kesilmesi haksızlık." Anlı, RTÜK'ün, 'İnsan kaçakçılarını seyirciye alkışlattı' suçlamasına da karşı çıkıyor: "Ben kaçakçıları izleyicilere alkışlatmadım, kendileri alkışladı. O yayını, yaşandığı gündeme göre değerlendirilmeliyiz.
3 Haziran'da neler yaşandığı, tüm Türkiye'nin Atalay Filiz'in peşinde koştuğu unutuluyor. Ayrıca insan kaçakçılarıyla ilk konuşan da ben değilim. İnsan kaçakçılarıyla ilgili birçok yayın yapıldı. Haberciler kaçakçılarla birlikte yolculuğa çıktı, insanları nasıl kaçırdıklarını, bu işlerin kaça yapıldığını vs. konuştular. Ben konuşunca mı ya da bu konuşma sabah programında yayınlanınca mı RTÜK ceza kesiyor?"
Anlı, son olarak RTÜK'ün ceza kararına itiraz edeceğini ve haklı olduğunu kanıtlayacağını da sözlerine ekledi. Telefondaki ses, kayıp çocukları bulan, katilleri yakalatan ses kadar kendinden emindi.
Anlı'nın yayında bazı küçük hatalara imza atmasına rağmen bu kadar ağır para cezasını hak etmediğini, Filiz'in yakalanmasında büyük rol oynadığını, katilleri yakalatan, kayıp çocukları bulan bir programa böylesine ağır bir ceza kesilmesinin vicdanları yaraladığını yazmıştım.
'ALKIŞLATMADIM'
Bu yazıdan sonra Müge Anlı aradı; bugün aynı olay yaşansa yine aynı soruları soracağını, RTÜK'ün programını haksız yere cezalandırdığını söyledi: "3 Haziran'daki programdan yaklaşık iki ay önce insan kaçaklarının yanında çalışan ve kaybolan bir gençle ilgili program yapmıştık. O programda insan kaçakçılarının canını okumuştum. Ama bazen şartlar gereği farklı konuşmak zorunda kalıyorsunuz. 'Valla harikasınız' dedim diye ceza kesiyorlar. 'Filiz'in yakalanması için elimizden ne gelirse yapıyoruz, fotoğraflarını arkadaşlara dağıttık, onu yurt dışına kaçırmayacağız' diyen birine lanet mi okusaydım, bağırıp çağırsa mıydım?
Bir seri katili yakalatmak için uğraşanlara başka ne diyebilirdim ki." Anlı şöyle devam etti: "Atalay Filiz'in yakalanmasında bizim yaptığımız programların rolü büyüktü.
Herkes Filiz'i Ankara'da ararken, güvenlik güçlerini İzmir taraflarına yönlendirdik. Filiz'i polise ihbar eden kişiler 'Müge Anlı'da izledikten sonra Atalay Filiz'i teşhis ettik' dediler. Bir seri katilin yakalanmasında büyük rol oynayan bir programa böyle ağır bir cezanın kesilmesi haksızlık." Anlı, RTÜK'ün, 'İnsan kaçakçılarını seyirciye alkışlattı' suçlamasına da karşı çıkıyor: "Ben kaçakçıları izleyicilere alkışlatmadım, kendileri alkışladı. O yayını, yaşandığı gündeme göre değerlendirilmeliyiz.
3 Haziran'da neler yaşandığı, tüm Türkiye'nin Atalay Filiz'in peşinde koştuğu unutuluyor. Ayrıca insan kaçakçılarıyla ilk konuşan da ben değilim. İnsan kaçakçılarıyla ilgili birçok yayın yapıldı. Haberciler kaçakçılarla birlikte yolculuğa çıktı, insanları nasıl kaçırdıklarını, bu işlerin kaça yapıldığını vs. konuştular. Ben konuşunca mı ya da bu konuşma sabah programında yayınlanınca mı RTÜK ceza kesiyor?"
Anlı, son olarak RTÜK'ün ceza kararına itiraz edeceğini ve haklı olduğunu kanıtlayacağını da sözlerine ekledi. Telefondaki ses, kayıp çocukları bulan, katilleri yakalatan ses kadar kendinden emindi.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
