31 Mart'ta el değiştiren belediyelerden işten çıkarma, sürgün, mobbing haberleri geliyor.
Şikâyetler yalnızca başkanlığın rakip partilere geçtiği belediyelerden gelmiyor, aynı partiden koltuğu devralan başkanlar bile kimsenin gözünün yaşına bakmıyor.
Devraldıkları belediyenin bütçesini afişlerle ilan eden başkanlar, göreve geldikten sonra kaç işçi çıkardıklarını da ilan etsinler. Şeffaflıksa şeffaflık.
Görelim bakalım kim iş yapmaya geldi, kim kamu kaynaklarına çökmeye.
Zira "kendi adamlarını" bile yediklerine göre belli ki mesele siyasi değil, "tamamen duygusal".
***
VERGİ
Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından geçen yıl elde edilen gelirlere ilişkin 1 Mart'ta başlatılan gelir vergisi beyan dönemi 5 Nisan'da sona ermişti.
GİB dün bu dönemde kira, ücret, menkul sermaye iradı ile diğer kazanç ve iratlardan gelir elde eden 1 milyon 811 bin mükellefin beyanname verdiğini, beyannamelerle 399.2 milyar lira matrah ve 126.9 milyar lira vergi beyan edildiğini açıkladı.
Bu kapsamda geçen yıla oranla beyanname sayısında yüzde 27, matrah miktarında yüzde 107 ve hesaplanan vergide yüzde 101 artış sağlanmış.
Otomasyonu kullanıp mükellefler hakkında her kurumdan bilgi almışlar, titiz çalışmışlar.
Örneğin, yıllık 21 bin liranın altında kira geliri olana bile muafiyet hakkı kazanması için yıllık gelirinin 550 bin liranın altında olması şartı getirmişler.
Gözümüzün önünde dolup dolup taşan, kapısında kuyruk olan ancak duvarda asılı vergi levhasında zarar yazan işletmelere de aynı hassasiyet gösterilmiştir diye umuyoruz.
***
HAFTA SONU KAFE, RESTORAN BOYKOTU
Kafe ve restoranlardaki yemek fiyatlarının artışına tepki gösteren vatandaşlar, sosyal medyadan örgütlenmişler.
İlk adımları hafta sonu için boykot çağrısı. Kullanıcılar, cumartesi ve pazar günü kafe ve restoranlara gitmeme kararlarını açıkladılar.
Yerden göğe kadar haklılar. Piyasada müthiş bir vurgun furyası var. Etiketleri girdilerle, enflasyonla vs. izah etmek mümkün değil.
Tüketicilerin, puslu havadan faydalanıp vatandaşı çarpanlara bir ders vermesi, enayi olmadığımızı kafalarına sokması lazım.
Çünkü tutturabildiğine satanlar, piyasanın tüm dengelerini dinamitliyorlar. Karşıdaki rakibin zam yaptığını gören esnaf da ayakta kalabilmek için etiketlere yükleniyor.
Enflasyon çığ olup büyüyor, altında hepimiz kalıyoruz.
Ama kurunun yanında yaş da yanmamalı. Bu haklı tepki işini namusuyla yapan esnafa zarar vermemeli. Aksine makul kârlarla çalışanlar teşvik edilmeli ki rekabet canlansın, piyasa dengesini bulsun.
Sonucu gerçekten merak ediyorum.
Takipteyiz, sandıkta kendiliğinden örgütlenip ince mesajlar veren seçmen bakalım doğrudan çıkarına olan bu sorunu çözmek için harekete geçebilecek mi?
Yoksa bu hayati mesele de bir sosyal medya fantezisi olarak unutulup gidecek mi?
***
YEME BİZİ BİDEN
ABD Başkanı Joe Biden'ın, Pensilvanya'nın Scranton kentine yaptığı ziyarette İkinci Dünya Savaşı sırasında Pasifik harekâtında görev yapan amcasının savaş anıtını ziyaret ettiği duyuruldu.
Biden, "Bosie Amca" olarak bilinen akrabasının adını taşıyan savaş anıtını ziyaretinde gazetecilere bir de aile anısından bahsetmiş. Şu sözlerle de Bosie Amca'sının yamyamlar tarafından yendiğini ima etmiş:
"Uçak, o zamanlar çok sayıda yamyamın olduğu bir bölgede vuruldu. Cesedini asla bulamadılar ama oraya tekrar gittiklerinde kontrol edip uçağın bazı parçalarını buldular. Yeni Gine'de vuruldu ve cesedi asla bulunamadı; çünkü eskiden Yeni Gine'nin o bölgesinde gerçekten çok fazla yamyam vardı."
Güzel hikâye de hangi çağda yaşıyoruz değil mi?
Artık arşiv dediğin herkesin bir tık uzağında.
Daily Mail de Pentagon kayıtlarına ulaşmış. ABD Savunma Bakanlığı Pentagon'a göre 14 Mayıs 1944'te Papua Yeni Gine açıklarında motor arızası yaşayan bir kurye uçağı okyanusa düşmüş. Amcası da pilot değil yolcuymuş.
Acaba bu öyküyü hangi aile büyüğü yazmış? Daha da önemlisi, Biden neyi unuttu da bu aile sırrından bahsetti dersiniz?