MELİH ALTINOK

Çok eğleneceğiz

2019 seçimleri için ittifak senaryoları netleşiyor.
AK Parti ve MHP işbirliği kesin. BBP'nin de ittifaka dahil edilmesine MHP karşı çıkıyor. Ancak ben sorunun aşılacağını düşünüyorum.
Zira hem MHP hem de BBP için bu ittifak hayati. Ayrıca, liderler zaman zaman hatırlasa da bu partilerin tabanları, 15 Temmuz'dan sonra, eskinin ideolojik tartışmalarını tamamen unuttu.
Yani sekter davranacak tarafın bu tavrını izah etmesi hiç de kolay olmayacak.
Dolayısıyla taraflar birer adım geri çekilmekte tereddüt etmeyeceklerdir.
BBP Lideri Mustafa Destici'nin MHP'nin itirazlarına yönelik dünkü açıklaması da tartışmayı derinleştirmeye değil ikna etmeye yönelikti:
"Öncelikle bu süreç bir seçim işbirliğidir. Bir iltihak, ittihat ya da ilhak değildir. Bir ittifak projesi içinde yer alan partilerin asgari müştereklerinden ötürü bir araya gelebilirler hatta ortak bir gelecek tasavvuruna bile sahip olabilirler... Bir ittifak projesine dâhil olan partiler bu ittifakın sadece avantajlarına değil risklerine de ortaktır."
***
CHP de, Saadet Partisi ve Meral Akşener'in İyi Parti'siyle ittifaka sıcak bakıyor.
HDP ismi ise, ulusalcı tabanı ve göz kırpılan partileri ürkütmemek için henüz telaffuz edilmiyor.
Ama hepimiz biliyoruz ki, bu bloğun Ak Parti'nin başını çektiği ittifakın karşısına ciddi bir alternatif olarak çıkması için HDP olmazsa olmaz.
7 Haziran seçimlerini hatırlayın... CHP ismini koymasa da, o dönem HDP'nin Meclis'e girmesi için fiili desteğini esirgememişti. Kimi CHP'li vekillerin, bizzat parti içinden "HDP için çalışmakla" suçlanması hâlâ hafızalarımızda.
Muhtemelen bu süreçte de CHPHDP ilişkisi farklı olmayacak.
Ancak merak etmeyin, bu senaryolar 2019 yaklaştıkça renklenecek.
CHP'li Dursun Çiçek'in dün Abdullah Gül'le ilgili yaptığı açıklamalar bunun işaret fişeği gibiydi.
***
Duymuşsunuzdur, İstanbul Milletvekili Çiçek ittifak yapmaya hazırlandıkları Saadet Partisi'ne Cumhurbaşkanı adayı olarak Gül'ü öneriyor.
Hatta Gül'ün aday olabilmesi için mecliste kendisine CHP olarak destek verebileceklerini de söylüyor...
Kafası karışanlar için netleştirelim. Evet, Dursun Bey, 2007'de Cumhurbaşkanı adayı olamaması için partisinin Anayasa Mahkemesi'ne başvurduğu kişiden bahsediyor...
Gül, şu saate kadar konuyla ilgili bir açıklama yapmadı. Muhtemelen 28 Şubat konulu twitleriyle meşgul. Ve yine muhtemelen işi bitince de bir süre daha duymazlıktan gelecek ya da yine ortadan bir açıklama yapacak... Göreceğiz.
Bu arada "kim daha çok vekil verirse onunla ittifak yaparız" diyerek işi özetleyen Önder Aksakal'ın DSP'sinin hangi cephede karar kılacağını da merak etmiyor değiliz.
Çünkü gülmek seçmenin de hakkı.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.